Ukrayna için Avrupa Birliği kapıları savaşın başından bu yana ticaret açısından sonuna kadar açıktı. Ancak şimdi bu kapı biraz aralanıyor, hatta kapanmaya başlıyor olabilir.
5 Haziran itibarıyla Ukrayna’nın AB’ye gümrüksüz ihracat yapmasına imkân tanıyan geçici ticaret programı sona eriyor.
Ve bu durum Kiev-Brüksel hattında hem ekonomik hem de siyasi anlamda yeni bir dönemin habercisi.
2022’de, Rusya’nın tam ölçekli işgali başladığında AB, Ukrayna’ya ekonomik olarak destek olabilmek için tarife ve kota sınırlarını kaldırmıştı.
Bu adım, Ukrayna tarımı için adeta bir can simidiydi. Tahıldan yumurtaya, mısırdan kümes hayvanlarına kadar pek çok ürün Avrupa pazarına rahatça girebildi. Bu serbestlik, Ukrayna’nın savaş ekonomisini ayakta tutmada büyük rol oynadı.
Ancak geçici olan bu sistem -yani “Otonom Ticaret Tedbirleri” (ATM’ler)- artık sona eriyor.
Dahası, zaten bir kez uzatıldığı için bir kez daha yenilenemiyor. AB Komisyonu yeni bir çerçeve sunmakta gecikti ve bu durum Ukraynalı ihracatçılar kadar bazı AB ülkelerini de hayal kırıklığına uğrattı.
Özellikle Polonya gibi ülkelerde Ukrayna ürünlerinin iç pazarı baskılaması nedeniyle yaşanan protestolar da Brüksel’in elini kolunu bağladı.
Bundan sonra ne olacak?
En kısa vadeli sonuç:
Ukrayna tarım ürünlerine tekrar gümrük tarifeleri uygulanacak. Kotalar geri gelecek. Yani ticaret koşulları savaş öncesi döneme dönecek.
Bu sadece teknik bir konu değil. Ekonomik olarak Ukrayna’nın yıllık 3 milyar euro’yu aşan gelir kaybı yaşaması söz konusu.
Üstelik 2024’te Ukrayna’nın ihracatının yüzde 60’ı AB’ye yapılmışken…
Bu rakam, savaş başlamadan önce yüzde 40’ın altındaydı.
Yani AB’ye serbest erişim, Ukrayna’nın ekonomik nefes borusu hâline gelmişti.
Şimdi o boru daralıyor. Brüksel’in ve Kiev’in önünde zor bir süreç var: Taraflar, karşılıklı çıkarları koruyacak yeni bir ticaret anlaşması için yeniden masaya oturmalı.
Zaman daralıyor. Ukrayna’nın savaştan çıkışı kadar, ayakta kalışı da Avrupa’nın ona ne kadar alan tanıyacağına bağlı olacak…