DOKUZ+1 - Mersin Gazetesi

*Birkaç şiir kitabı ve bir öykü kitabı çıkarttım.

*Çok kitap okuduğumu da düşünüyorum.

*Yazımın başlığını oluşturan ”Dokuz+1” bir kitap adı.

*Yazarı Ali Kiper. 28.10 2022 tarihine sanıyorum Mersin Kitap Fuarında “Sn, Abidin Güneyli’ye Saygılarımla.”Yazarak hediye etmiş. Kitaptan birkaç sayfa okumuş ve okumam gereken kitaplar arasına koymuşum. Satın aldığım kitaplar ve hediye edilen kitaplar oldukça fazla. Aralara eşimin hastalığı ve ameliyatları benim hastalıklarım ve ameliyatlarım uzun süre kitap okumama engel olmuştu.

Bu yaz “Dokuz+1’i tekrardan elime aldım.

*Dokuz öyküden oluşmuş bir kitap kitabın sonunda oldukça detaylı bir söyleşi var. Kitabın adı da galiba buradan geliyor. Dokuz öykü ve bir söyleşi. Dokuz+1

*Kayseri/Servet Yayınevi tarafından hazırlanmış ve İzmir/Bornova’da Metod Matbaasında basılmış.

Genel Yayın Yönetmeni Servet Selçuk. Editör: Özlem Tanrıverdi.

Grafik tasarım Ahmet Çevik.

*Kitap çıkartmak büyük özveri gerektiriyor. Yazıyorsunuz. Bilgisayar ortamında basacak yayınevine gönderiyorsunuz. Sizin yazdıklarınızın onda birini yazamayacak kişiler tarafından kontrol ediliyor.(Bu sözüm herkes için değil. Tabi ki şiiri ve öyküyü iyi bilenler var.) Mutlaka beğeniliyor çünkü yayınlanınca sizden parasını alıyor.

Yazımın başında yazdığım gibi bana çok kitap geliyor. İncelemem için değil. Sadece yazarlar ve şairler arasındaki dostluktan dolayı kitap fuarlarında herkes birbirine kitap hediye ediyor.

*Şayet ülkede tanınmış biriyseniz. Kitap çıkınca alıcısı yeterli sayıda oluyorsa yayınevi para almadan basıyor kitabınızı. Ancak çoğunlukla Yazar ve Şairler kitaplarını bastırıp parasını ödüyorlar ve satamaya çalışıyorlar/Ya da eşe dosta dağıtıyorlar.

*Neyse gelelim konumuza. Yazarımız Ali Kiper’im “Sevgi Kumsalı(Şiir) ve Göç(Roman)-Veda(Roman) isimli üç kitabı daha var.

*Elimdeki kitap yazımın başında da yazdığım gibi 9 öykü bir de söyleşiden oluşmaktadır. Yazar kitabını “Bu kitabımı; beni ülkeme, milletime faydalı bir birey olarak yetiştiren kıymetli anneciğim Hacı Ceyhun Kiper ve rahmetli babacığım Hacı İbrahim Kiper’e ithaf ediyorum.” diye yazarın kısa önsözü ile başlıyor.

*Sonra kitabın çıkmasında destek veren: Özlem Tanrıverdi-Somer Helvacı-Servet Selçuk’a teşekkür ediyor.

*Sonra biricik eşim Beliz, canım kızlarım Berru ve Sena’ya benden anı kalması ümidi ile…”demiş.

*Ve sonra önsöz yazmış, “Bu dokuz öyküyü kurgularken yine gerçek hayattan esintiler taşıyan olayları hayal gücümle yoğurarak kaleme aldım.” demiş.

*Öyküler hayatın içinden gelmiş. Öyle sıcak ve dokunaklı ki okuyucuyu başka alemlere götürüyor.

*Şiir/öykü ve roman yazarı olarak edebiyatımızda yerini alması gerekir. Suyun başında İstanbul’da olmadığı/Taşrada olduğu için bu dileğim çok zaman sonra da olabilir hemen yarın da. Mutlaka olur.

*Dikkatimi çeken bir olay da benim son birkaç kitabımda yaptığım ile benzerlik taşıması. Ben son 3 ya da 4 kitabımda şiir ağırlıklı denemelerle birlikte çıkartmıştım. Okuyan şiirden bıkmasın istemiştim.

Ali Kiper’in”Dokuz+1” kitabında 9 öykü ve bir söyleşi var ama aralarda harika deyişler ve şiirler var.

*Öykülerinden örnekler sayfamız sebebiyle veremeyeceğim için şiirlerinden ve deyişlerinden örnekler veriyorum.

Tıpkı dört mevsim gibidir insan

Gülerken yaza/Sevinirken ilkbahara/Soğurken kışa

Hayalleri yıkılırken sonbahara benzer…

Yalan mıydı acaba yaşadıklarımız?

Etrafımızdaki sahtelikler yalan mı?

Niye böyle olduk, bizler/Riyakârca yaşam biçimleri.

Yoksa bizler de mi yalan olduk!

Bizlerde mi kaybolduk bu hiçliğin içinde!

Yalanı doğruyu harmanlayıp ateşin içine savrulduk

Yalan mıydı boşa geçen yaşamlarımız?