Nöbetçi Eczaneler
Gazi Öğretmen emekli olduktan sonra TRT’ nin açtığı ‘’ Radyo Tiyatrosu Yarışması’’na Anamur Halk Oyunlarından ‘’ ANAMUR YOLLARI ‘’ ve ‘’GERALİ HAMÇÖKELEK ‘’ oyunlarını ‘’ RADYO TİYATROSU na uyarlayarak katılmış…
Gazi Öğretmen; ‘’ ANAMUR YOLLARI ‘’ radyo tiyatrosu yarışmasına ‘’YÖRÜK ‘’ rumuzu ile katılmış…
Gazi Öğretmenin TRT’nin açtığı yarışmaya katıldığı ANAMUR YOLLARI Radyo Tiyatrosunun ikinci bölümü şöyleymiş EFEKT__________ : KISA MÜZİK FONDA -KUŞ SESLERİ – PATATES SULAYAN GÜLİZAR
AHMET : Gülizar..!
GÜLİZAR : Ahmet..!
AHMET : Kız, ben görmeyeli çok güzelleşmişsin, serpilmişsin…
GÜLİZAR : (UTANGAÇ GÜLER )
AHMET : Biliyor musun sen şu Anamur köyleri içinde en güzel kızsın… Değme şehir kızları senin eline su dökemez…Hep ben konuştum, yoksa birimi var gönlünde…
GÜLİZAR : ( GÜLER ) Yooo…
AHMET : Öyleyse, neye gülüyorsun ?
GÜLİZAR : Hatırlıyor musun koca ceviz ağacından bir kaç ceviz koparıp, bir kaç ceviz de benim kucağıma atıp gitmiştin…Giderken arkandan baktım, öyle komiktin ki, gülmekten kendimi alamadım…
AHMET : Hatırlamaz olur muyum, o cevizleri aldığın zaman dünyalar benim olmuştu…O gün sabaha kadar sevincimden uyuyamadım…
GÜLİZAR : Babanla Anamur’a gitmişsin doğru mu ?
AHMET : Kim söyledi ?
GÜLİZAR : Anan’la anam konuşurken duydum…
AHMET : Doğru…Ama artık ne Anamur’a ne Bozyazı’ya gideceğim. Ne o gidiyor musun Gülizar ?
GÜLİZAR : Dedem evde yalınız, beni merak eder sonra…
AHMET : Gompilleri sulamak için yine gel, olur mu ?
GÜLİZAR : Dedem, uyursa gelirim…
EFEKT_________ : KISA MÜZİK FONDA – KAPANAN KAPI FONDA
ESE DAYI : Gülizar, sen misin kızım, nerede kaldın ?
GÜLİZAR : Kargalar bostana zarar veriyordu kovmaya gittim dede?
ESE DAYI : ( GÜLÜMSER ) Hey gidi gençlik, senin yaşındayken ben de, anama bir yalan uydurur, sevdiğim kıza giderdim…
GÜLİZAR : ( İNKAR EDER ) Ama dede..!
ESE DAYI : Şu gözlere bak, inkar etme, her akşam üzeri Ahmet’le görüşmeye gittiğini biliyorum…
EFEKT__________ : KISA MÜZİK FO NDA -AÇILAN KAPI FONDA
DÜRDANE ANA : Ahmet ! Hele buraya gel…
AHMET : Buyur nene ?
DÜRDANE ANA : Sende bir değişiklik görüyorum torunum…Aynanın karşısına geçip saçını tarıyorsun. Oturuşun, duruşun, konuşman bile değişti. Kim bu kız ?
AHMET : Kız falan yok nine ! Nereden çıkardın bunu ?
DÜRDANE ANA : ( GÜLER ) Sen yaşlardayken bizim de başımızdan böyle bir sevda geçti…Birbirimizi seviyorduk, ama ailelerimiz yaşı küçük diye izin vermedi… O sevdiğim çocuk başka bir kızla evlendi sonra…
AHMET : İlahi nene ! Sen saman altından su yürütüyormuşsun da haberimiz olmamış !
EFEKT——————-GEÇİŞ MÜZİĞİ – KUŞ SESLERİ / AKAN DERE
AHMET : Gülizar !
GÜLİZAR : Ahmet !
AHMET : Bugün hava ne kadar güzel Gülizar… Şu kuş sesleri, yakından akan dere, uzakta görünen yemyeşil bahçeler…! Gök yüzünde uçuşan beyaz bulutlar !
GÜLİZAR : (GÜLER ) Yalnız onlar mı ?
AHMET : ( GÜLÜMSER ) Sen her şeyden güzelsin ! Bakışların, yemyeşil gözlerin, omuzlarına kadar dökülen sarı saçların…
GÜLİZAR : Yalancı ! Neyse, gompil ekmeği yaptım, haydi gel ye..! Babamın Bozyazı’dan getirdiği pirinçle pilav da var, bakalım beğenecek misin ?
AHMET : Gülizar,
GÜLİZAR : Efendim Ahmet !
AHMET : Şey… Dedenden istetsem seni, benimle evlenir misin ?
GÜLİZAR : Bilmem ki dedem bilir…
AHMET : O … Ellerine sağlık pilav çok lezzetli olmuş…
GÜLİZAR : Afiyet olsun !..
EFEKT———— : GEÇİŞ MÜZİĞİ
ESE DAYI : Hoş geldin Dürdane kadın !
DÜRDANE ANA : Hoş bulduk Ese !
ESE DAYI : Yıllar sonra karşılaşıyoruz seninle değil mi ? Hiç değişmemişsin Dürdane ! Sadece saçında beyazlıklar ” aklar var “, ama hala güzelsin.
DÜRDANE ANA : Sen de değişmemişsin Ese..! Yalnız gözlerinin altında morluklar var, saçın da biraz dökülmüş…
ESE DAYI : Eeee… Torun büyütmek kolay mı ?
DÜRDANE ANA : Ben buraya hayırlı bir iş için geldim Ese… Allah’ın emri Peygamber’in kavliyle torunum Ahmet ‘e Torunun Gülizar’ı istiyorum… Gayrı sen bilin…
ESE DAYI : ( GÜLER ) Biliyorum Dürdane…! Biliyorum… Daha kapıdan girişte anladım…
DÜRDANE ANA : ( AĞLAR GİBİ ) Bir birimizi sevdiğimiz halde evlenmek kısmet olmadı. Hiç olmazsa…
ESE DAYI : ( KESER ) ( GÜLER ) Torunum Gülizar ile Ahmet’in arasında bir ilişki olduğunu biliyorum… Allah yazdıysa niye olmasın…
EFEKT__________ _: ( ÜZGÜN ) Ahmet..!
GÜLİZAR : Demek Askere gidiyorsun… Senin yokluğuna nasıl dayanacağım Ahmet.
AHMET : Kısmetse, askerden dönüşte düğünümüzü yaparız… Yooo… Ağlama…Güzel gözlerini sil… Benim sağ – salim dönmem için dua etmeni istiyorum.
GÜLİZAR : Bu mendili senin için işledim, ona baktıkça beni an…
AHMET : İşte iç cebime yerleştiriyorum… Şey… Hakkını helal et Gülizar.
GÜLİZAR : Helal olsun Ahmet… Sen de hakkını helal et…
AHMET : Helal olsun…
EFEKT________ : KISA MÜZİK FONDA – GALATA KÖPRÜSÜ – KALABALIK SESİ
GAZETECİ ÇOCUK: Yazıyor..! Yazıyor..! İktam gazetesi yazıyor…Balkan savaşı çıktı..!
EFEKT________ : TOP SESLERİ _ ALLAH ALLAH SESLERİ !
AHMET : Al bakalım kefere ! Bu el bombası aklını başına getirir…
EFEKT_______ _: PATLAYAN BİR ŞARAPNEL PARÇASI
AHMET : Ah !
1. ASKER : Çavuşum ! Ahmet çavuşum… Yaralandınız mı ?
AHMET : Yaralandığımı kimseye söyleme çocuk ! Askerin morali bozulmasın !
1. ASKER : Yaran kanıyor çavuşum…! Çavuşum ( AĞLAR ) Bu
bacakla savaşamazsın…
AHMET : Emir veriyorum, ateşa devam et…
EFEKT_____ : KISA MÜZİK FONDA – SAHRA HASTANESİ – YARALI ASKER İNLEMELERİ
ASKERİ DOKTOR : Geçmiş olsun evlat !
AHMET : Sağ ol efendim !
ASKERİ DOKTOR : İlk zamanlar takma bacakla yürümek zor gelir ama, sonra alışırsın… Kesmesek kangren olacaktı… … Yarın taburcu oluyorsun…
AHMET : ( EKOLU – İÇ ) Keşke o şarapnel parçası ile hayatım sona erseydi…! Şimdi yarım bir adamım, kendime faydam yok ki, evleneceğim kıza olsun…!
ASKERİ DOKTOR : Adana’ya aktarmalı gidersin… Anamur askerlik şubesinden işlemlerini yaptırdıktan sonra, bir at temin ederek, verdiğim rehberle köyüne gidersin…
AHMET : ( BURUK ) Size bir sürü zahmet ettim, hakkınızı helal edin efendim !
ASKERİ DOKTOR : Helal olsun evladım…
EFEKT________: KISA MÜZİK – AKŞAM – KÖPEK HAVLAMALARI
DUDU : Off… Çok yorulmuşum…! Dürdane anam yatalak. Musa dersen kendine hayrı yok. Bütün evin işleri bana bakıyor, üstelik keçi ve oğlakları da ağıla ben katıyorum… ” ESNER ”
EFEKT_______ KAPI DÖVÜLÜR
DUDU : Hayırdır İnşallah ! Hava da karardı, “Akşam vakti kim gelir ? Bu saatte komşu geldi desem, kimse kapımızı çalmaz… Belki darda kalmış bir Tanrı misafiridir.
EFEKT_________: KAPI AÇILIR FONDA
DUDU : Gözüm iyi seçmiyor, sen kimsin ?
AHMET : ( BURUK ) Ana…! Beni tanımadın mı ? Ben Ahmet !
DUDU : ( AĞLAR ) Ahmet…! Oğlum…!
AHMET : ( AĞLAR ) Anam !
DUDU : Burnumda burcu burcu tüttün yavrum … Gel seni bir doya doya koklayayım… Kokunu içme çekeyim…
AHMET : Babamla, ninem nerde ana ?
DUDU : Yemeklerini yiyip yattılar… Dur, onları kaldırırım şimdi… Sen üstünü soyun hele, yol … ( UZAKLAŞIR )
MUSA – DÜRDANE ANA : Ahmet mi geldi yoksa ?
DUDU : ( AĞLAR ) Ahmet geldi… İki bacağı da takma, sakın belli etmeyin… İçlidir zaten…
MUSA : Yavuklusunu sorarsa…
DUDU : Alıştıra alıştıra ben anlatırım… Haydi şimdi yanına gidelim !
AHMET : Baba… Nene…!
DÜRDANE ANA : Ahmet ! Aslan torunum …!
AHMET : (AĞLAR ) Nene ! Artık ben yarım adamım…
DÜRDANE ANA : Canın sağ olsun oğlum ! Balkan savaşına gidip te dönen mi var ? Yine sağ salim dönmüşsün !
MUSA : Bacakların takma olsa ne çıkar, senin dolaşan o kadar insan var… Onlar dert ediyor mu?
DUDU : Yoldan geldin, yat, dinlen, sabah bol bol konuşuruz.
EFEKT————-: KISA MÜZİK FONDA – KÖYDE KÖPEK HAVLAMALARI
AHMET : ( BURUK ) Ana ! Benden bir şey mi gizliyorsunuz ?
DUDU : Yook ! Bunu da nereden çıkardın ?
AHMET : İçimde bir sıkıntı var… Sahra hastanesinde yatarken hep Gülizarı düşündüm. Verdiği bu beyaz mendili hala saklıyorum… Üzeri kan oldu… Sahi o nasıl ?
DUDU : İyi oğlum ! Evinde oturuyor…
AHMET : İki kere mektup yazdığım halde cevap vermedi. Benim bildiğim Gülizar, vefasız değildir… Bu işte bir iş var. Nasıl olsa sabah öğrenirim…
DUDU : Oğlum, gerçekler acı da olsa kabullenmek zorundasın… Gülizar kocaya gitti…
AHMET : ( ÖFKELİ ) Nasıl olur ana ? Bir birimize söz vermiştik !?
DUDU : Kızın suçu yok oğlum ! Etraftan ” Ahmet’in sağ salim döneceği belli değil ” diye dedikodu etmişler… O da evlenmek zorunda kaldı. Bak, anlatınca , sen de kıza hak vereceksin.
EFEKT_________: KISA MÜZİK FONDA – ORMAN İÇİ – KUŞ SESLERİ – BÖCEK SESLERİ FONDA – AT KİŞNEMESİ
BEY OĞLU : Of ! Bayağı yorulmuşum. Hava da çok sıcak, şu pınardan su içeyim, Oh ! Kendime geldim ! Aman Allah’ım…! Yoksa hayal mi görüyorum… Ömrümde böyle bir güzel görmedim… Adın ne senin güzelim !
EFEKT_________: ( GÜLİZAR – KAÇAR )
BEY OĞLU : ( ARKASINDAN ) Avcıların övdüğü kız bu olmalı…
EFEKT_________ : KISA MÜZİK FONDA
BEY OĞLUNUN ANNESİ : Oğlum, avın nasıl geçti ?
BEY OĞLU : Ana, Geyiği falan gözüm görmedi… Pınardan su içiyordum, ormanda bir kız gördüm…! Ay parçası gibiydi ! Aklımı başımdan aldı…
BEY OĞLUNUN ANNESİ : Aklını çelen şu kızı ben de merak ettim… Kimin kızıymış acaba ?
BEY OĞLU : Avcılar Kızılca köylü olduğunu söylüyor… Oba Yörüklerinden her halde… Lakin kızın sevdiği .bir delikanlı varmış, askerdeymiş…
BEY OĞLUNUN ANNESİ : Balkan savaşı çıktı haberin yok mu ? Baban bedel ödedi de askere almadılar seni… Babanı şu Bozyazı’da herkes tanır… Biz isteyince, kız babaları güle oynaya verir… Akşam gelsin, babanla konuşuyum, bakalım ne diyecek…
EFEKT_________ : KISA MÜZİK FONDA – AT KİŞNEMESİ
BEY : Halit, şu atı ahıra çek… Ha, teri soğumadan çekme, gezdir…
BEY KARISI : Hoş geldin bey ?
( devam edecek )