Gazeteci olarak tam 50 yıldır, yarım asır boyunca İletişim ve İşletme Fakülteleri eğitimim ile birlikte önce GÜNAYDIN-THA-DÜNYA ve 31 yıldır da MERSİN Gazetesi’nde ülkeme ve kentime hizmet etmeye çalışıyorum.
İnandığım gerçekleri hiç bir çıkar gözetmeden elimden geldiğince, yasaların izin verdiği düzeyde;
köşe, manşet, haber, radyo, televizyon program ve canlı yayınlarında insanlarımızla paylaşmaya çalıştım.
Bu inancım nedeniyle mahkeme, ekonomik sansür, karalama, kötüleme, yok sayma ve tehdit gibi pek çok olumsuz dönüşlerle karşılaştım. Bunlar yetmemiş gibi çoğunlukla gazeteyi kapattırma, dava açma tehditleri ve can suyumuz olan abone ve ilanlarımızı kesme cezaları… ile de karşıma çıktılar.
Çıkmaya da devam ediyorlar..!
Ancak hiç biri beni yıldıramadı.
Doğru bildiğim gerçekleri her zaman savundum ve arkasında durdum. Arkasında durmaya da devam ediyorum. Gururla, dimdik de ayaktayım…
Kentime kazandırılmasında payım olduğu düşündüğüm, onurlandırıldığım ekonomi değeri yüksek olan dev projeler bana gurur veriyor.
En büyük kazancım da bunlardır.
Ancak yıllardır tamamlanmayan veya hiç başlamayan projelerimiz de yok değil!
Rant peşinde koşan, sadece çıkarı için çalışan, ama memleket için çalıştığını ifade den yöneticilerle mücadele ettim.
Bu tür kişiler, usulsüzlükler ve haksızlar yaptılar,
değişik şekillerde milyonlarca lira para yediler, içtiler, gezdiler ama hiç bir ceza da almadılar!
En acı tarafı yaptıkları yanlarına kar kaldı ve halen değer görmeye de devam ediyorlar..!
Bunların kimler olduğu köşe yazılarımızda ve manşetlerimizde duruyor.
50 yıl boyunca verdiğim mücadeleleri, yazdığım köşe yazılarımı kitap olarak yayınlasaydım sanırım en az 40-50 kitabım olurdu!
Ülke genelinde son dönemde bir kuruluşun başına gelen yönetici, başkan, idareci gibi kişilerin büyük çoğunluğu genelde sadece kendi çıkarları için çalışıyor!
Ülkesi, kenti, vatandaşı veya üyeleri için gecesini gündüzüne kattığını söylese de, sadece çıkarlarını gözetiyorlar!
Bazılarına bunlar da yetmiyor, her tür tavizi vererek koltuğuna yapışıyor, maalesef gözleri bir türlü doymak da bilmiyor..!
Ülkesine, kentine ve vatandaşına gerçek anlamda sahip çıkan çok az sayıda insan kaldı!
Ülkemizde artık düzen de değişti!
Yaşadığımız bu dünyada haksızlıklar ve yanlışlar aynı bozuk düzen içerisinde, küçük çıkarlar için “alkışlanarak” devam edip gidiyor..!
Yaşadığımız sürece tüm engelere rağmen yasalar ve olanaklar çerçevesinde dik durmak, ülkesini sevenlerle birlikte olmak, yanlışlara ve haksızlıklara karşı çıkmak hepimizin
boynunun borcu…
Sevgili genç gazeteci arkadaşlarım;
Meslek hayatınızda karşınıza ne ile gelirlerse gelsinler, mesleğimizin “etik ilkeleri” hep gözünün önünde olsun.
Unutmayınız ki sizler birer rol modelsiniz.
“Tuz kokarsa” toplum kokar, ülke batar…
Beni tanıyıp güvenen desteğini hiç bir zaman eksik etmeyen sevgili ailemin, gecemizi gündüzümüze katarak birlikte ter döktüğümüz çalışma arkadaşlarımın, yazarlarımızın ve haber kaynaklarımızın da bu çalışmalarımda önemli payı olduğunu önemle vurgulamak isterim.
Aslında yazacak daha o kadar çok şey var ki.
Dile kolay gazetecilikte tam 50 yıl oldu…
Bana inanan ve güvenen tüm okurlarıma, desteğini hiç bir zaman eksik etmeyen tüm dostlarıma sonsuz teşekkür ediyorum.
Bu düşüncelerimi paylaşan herkese selam olsun.
Sevgi ve saygılarımla…
YORUMLAR