Mersinliler Mersin Kent Konseyi başta olmak üzere Akdeniz, Toroslar, Yenişehir ve Mezitli kent konseyi başkanlarının yeterince etkin olmadıklarını belirterek tepki gösterdi. Kamuoyunun temsili niteliği taşıyan kent konseylerine vatandaşlar, “Şehrin geleceğini etkileyecek projelere kamuoyu yaratmak için çalışın. Kentin sorunlarını ve problemlerini göz ardı etmeyin. Sorun yaşanan alanlarda vatandaştan yana çözüme kavuşturacak adımlar atın. Görevlerinizi hakkı ile yaptığınız söylenemez!” dedi.
Mersin, Akdeniz, Toroslar, Yenişehir ve Mezitli Kent Konseyi Başkanlarının kent geleceğini etkileyecek özellikle sorun yaratacak projelere ses çıkarmaması ilçe ve il genelinde tepki ile takip ediliyor. Kent konseylerinin Mersin’de yanlış stratejik plan ve projelerin uygulanmaması için kamuoyu oluşturması gerekirken ve Mersin için çalışması gereken kent konseyi başkanlarının kendilerini yönetimi getiren belediye başkanları karşısındaki sessizliği büyük tepkilere neden oluyor.
Vatandaşlar, “Kent konseyleri bizlerin sesi ve kulağı olmak zorundadır. Bizleri temsil eden konseyler gerek denetim mekanizması olarak gerekse kent sakinleri bilgilendirmek Mersin yararına ve Mersinlilerin yararına çalışmalılar. Fakat olumsuz projelerde ve planlarda kent konseyi başkanlarını nedense göremiyoruz. Belediye başkanına bağımlı olmak zorunda değiller. Dik durup vatandaşların hakkını savunmak zorundalar. Aksi halde sorunları dile getiremiyorum, dik duramıyorum diyerek istifa etsinler.” diyerek eleştirilerde bulundu.
“Hesap sorma ve hesap verme, yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalışan kurumlardır”
Mersinli Mimar Abdullah Yılmaz da konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada kent konseylerini eleştirerek, “Kent konseyleri kent yaşamında, kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım, yönetim ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalışan kurumlardır. Ancak bunların hiçbirinin yapıldığını göremiyoruz!” dedi.
“Kent konseyleri belediyelerin arka bahçeleri değildir!”
Merkezi yönetimin, yerel yönetimin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve sivil toplumun, ortaklık anlayışıyla, hemşehrilik hukuku çerçevesinde buluştuğu kent konseylerinin kentin kalkınma önceliklerinin, sorunlarının, vizyonlarının sürdürülebilir kalkınma ilkeleri temelinde belirlendiği yer olduğunu ve tartışıldığını belirten Yılmaz, “Kent için çözümlerin geliştirildiği ortak aklın ve uzlaşmanın esas olduğu, demokratik yönetişim anlayışına dayalı ve sürdürülebilir kalkınma içinde çeşitli toplum kesimlerinin kent yönetimine katkıda bulunmalarını, kaliteli ve yaşanabilir bir kentin yönetiminde aktif rol almalarını hedefleyen ve gönüllülük esasında yasayla oluşmuş yapılardır. Kent konseyleri belediyelerin arka bahçeleri değildir!” diye konuştu.
SEYFETTİN AKARCA
YORUMLAR