Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ANADOLUYA ANADOLU İSMİNİN VERİLİŞ ÖYKÜSÜ…

Tarihi zamanlar içerisinde Anadolu,
Tarihi zamanlar içerisinde Anadolu, birçok savaşlara ev sahipliği yapmış ve değişik dönemlerde farklı toplulukların yaşadığı bir yer olmuştur.
Anadolu, İstanbul Boğazı ile Avrupa’dan ayrılan Asya Kıtası üzerinde kalan topraklara denmektedir.
1071 Malazgirt Savaşı Anadolu’nun kapılarının Türklere açıldığı tarihtir.
Anadolu isminin nereden geldiğine dair en büyük ve bilinen efsane olan bir Türk anadan gelmektedir.
Anadolu isminin nereden gelmiş olduğu, günümüzde hala bir tartışma konusudur ve bu konuyla ilgili çeşitli söylentiler bulunmaktadır.
Bu söylentilerin en meşhuru ise, Taşlıca köyünde meydana gelmiş olan bir olaya dayanır.
Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı olan Alaaddin Keykubat, kendisinden önce yapılmış olan seferleri devam ettirerek Anadolu’nun İslam-Türk ülkesi haline getirmek için çalışmaktadır.
Bunun için Keykubat, Başköy Rum Kalesini fethetmek ister ve burayı fethetmek üzere yola çıkar.
Yolda ise, günümüzde Ankara Kızılcahamam sınırları içerisinde bulunan Taşlıca köyüne uğrar.
Bu köyde ise, buraya yıllar öncesinden gelip yerleşmiş olan kadın erenlerden Kırmızı Ebe ve de oğlu Oruç yaşar.
Bu köye gelen Türk askerler, Kırmızı Ebe tarafından karşılanır ve Kırmızı Ebe askerlere ayran ikram etmek ister.
İşte tam da burada keramet başlamaktadır.
Kırmızı Ebe yayıkta yeni olarak hazırlamış olduğu ayranı askerle ikram etmek üzere orada bulunan taş oluğa döker.
Askerler ise, bu ayrandan içmek ve de kaplarını doldurmak için sıraya girer. Bütün askerler hem ayranını içer hem de kaplarını doldurur.
Buna rağmen taş oluktaki ayran bitmez.
Bu olay ise, Kırmızı Ebe’nin evliyadan ve üzerinde bir keramet olduğunun göstergesi olarak yorumlanır.
Askerler teker teker ayran içerken ve de kaplarını doldururlarken Kırmızı Ebe ve askerler arasında bir diyalog yaşanır.
-Doldurun Gazilerim
-Doldur Ana,
-Doldurun yavrularım,
-Ana, dolu.
Anadolu ismi bu diyalogdan gelir.
Kırmızı Ebe, bir bakraç ayranla bir orduyu doyurur ve bu durum sultanın kulağına gider.
Bunun üzerinde Kırmızı Ebe’yi huzuruna davet eder.
Sultan kadının bu kerametinden çok etkilenir ve de kadının oğlu Oruç Gazi’ye çevre toprakları bağışlar.
Bu hikaye, Anadolu isminin nereden geldiğine dair en bilindik hikaye olmakla birlikte, bu ismin nereden geldiğinde dair çok farklı söylentiler de mevcuttur. Anadolu’nun bilindiği üzere ilk ismi, üzerinde yaşadıkları Hititler nedeniyle Hatti Ülkesi olmuştur.
Anadolu ismi ise, bu bölgeye sonradan gelmiş olan Yunanlılardan gelir.
Yunanca dilinde anatole ismi doğu anlamına gelmektedir.
Ana sözcüğü ise, yine bu dilde yukarı anlamına gelir.
Bu anlamlardan yola çıkılarak Yunanlılar buraya anatelein ismini vermişlerdir.
Bu isim, Güneş’in doğduğu ülke anlamına gelir. Ve Anadolu isminin MÖ. kullanılan Anatolian kelimesinden geldiği de oldukça yaygın söylentiler arasında yer alır.
Eskiçağ tarihlerinde “Küçük Asya” olarak adlandırılan Anadolu adı onuncu asra kadar devam etmiştir.
Helenistik çağda Anadolu’ya “Anadolos” denmiştir.
Osmanlılar döneminde Anadolu toprakları “Diyar-ı Rum”, “Memaliki Rum ”gibi adlarla anılmıştır.
Kanuni Sultan Süleyman İmparatorluğun topraklarını “Rumeli” ve “Anadolu “olmak üzere, iki eyalete ayırmıştı.
Osmanlılar döneminde Anadolu eyaletinin ilk merkezi Ankara daha sonra Kütahya olmuştu.
Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra, Asya kesimindeki Türk topraklarının hepsine “Anadolu” adı verilmişti.
Anadolu’muzun Türklere ait bir yurt olduğunu ilk defa haçlı yazarlar belirtmişlerdir.
Anadolu’ya “Türkia” demişlerdi.
Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Anadolu, Doğu ve Batı uygarlığı arasında bir köprü olmuştur.
İşte Anadolu adının değişik anlatımlarla veriliş öyküsü…
Hoşça kalınız.