Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

MERSİN’DE KATLEDİLEN KADINLAR ANISINA ‘MELEKLERİ ÖLDÜRMEYİN!’ SERGİSİ’

DENİZ KARAKUŞ Prof. Dr.

DENİZ KARAKUŞ
Prof. Dr. Nurseren Tor 3. kez ‘Melekleri Öldürmeyin Sergisi’ni açtı. Sergide konuşan Tor, “Tüm Kadınlar Günü Haftası kutlu olsun! Katledilmiş kadınlarımız ve kız çocuklarımızı sevgiyle anıyorum! 1. Melekleri Öldürmeyin Sergisi üzerinden 3 yıl geçti. 3 yıl içinde de katledilen kız çocuğu, kadın, anne, sevgili katliamları devam etti. Bilindiği gibi nedeni belli olmayan sebeple Hastane Caddesi’nde ilgili sergimiz de yerle bir edilmişti. Bu katledilen sergimizin ve kadınlarımızın anısına yeniden katledilen Mersinli kadınların haberlerini her gün okuyoruz. Bu kadınlar sadece Mersin’de değil ülkemizin ve dünyanın birçok yerinde öldürülüp topraklarına getirilip gömülüyor. Basında bile haberi olmayıp öylece öldürülüp izi silinen kadınların ise çığlıklarını kulaktan kulağa duyuyoruz. İzleri siliniyor mu yoksa bu izleri çocukları ya da anneleri alın yazısı olarak taşıyor mu 3 (üç) yıldır bilemedim… Kadın nedir ve kimdir sorularına cevap arıyorum. Kadın,” biyolojik, toplumsal ve kültürel açılardan farklı şekillerde tanımlanabilir.” dedi.

“Kadınlar hayatın her alanında çeşitli roller üstlenebilirler”

Kadınlar hakkında bazı bilgiler veren Tor, “Biyolojik açıdan, kadın, genetik olarak XX kromozomlarına sahip, dişi üreme organlarıyla doğan insandır. Doğurganlık, adet döngüsü ve süt üretimi gibi biyolojik özellikler, kadın bedeninin işlevsel özelliklerindendir. Toplumsal açıdan, kadın kimliği, kültürel normlar, gelenekler ve sosyal roller çerçevesinde şekillenir. Toplumda kadınlara biçilen roller ve beklentiler tarih boyunca değişmiş ve çeşitlenmiştir. Kültürel ve bireysel açıdan ise “kadınlık,” kişinin kendini nasıl tanımladığıyla da ilgilidir. Cinsiyet kimliği, bireyin kendisini kadın olarak hissedip tanımlamasıyla da ilişkilidir. Kadın, hem bireysel hem toplumsal varoluşuyla hayatın her alanında etkili bir özne olarak yer alır Sanatta, bilimde, siyasette ve günlük yaşamda önemli roller üstlenir. Kadınlar, bireysel tercihlerine, yeteneklerine, yaşam koşullarına ve toplumun sunduğu imkanlara bağlı olarak hayatın her alanında çeşitli roller üstlenebilirler. Bu roller tarihsel, kültürel ve toplumsal dinamiklerle şekillense de, günümüzde kadınlar çok çeşitli alanlarda aktif olarak yer almaktadır.” şeklinde konuştu.

“Dünya’da kadın cinayetleri toplumsal sorun olarak varlığını sürdürüyor!”

Kadınların Mersin’de yer aldığı bazı alanları paylaşan Tor, “Eğitim ve Bilim; Kadınlar öğretmen, akademisyen, bilim insanı, araştırmacı olarak bilgi üretir ve paylaşır. Sanat ve Kültür; Ressam, yazar, müzisyen, yönetmen, oyuncu gibi yaratıcı alanlarda eserler üretir. İş Dünyası; Girişimci, yönetici, mühendis, tasarımcı gibi mesleklerde çalışır, şirketler kurar ve yönetir. Siyaset ve Liderlik; Milletvekili, belediye başkanı, diplomat gibi siyasi ve idari görevlerde bulunmaktadırlar. Her şeye rağmen kadın cinayetleri, dünya genelinde ciddi bir toplumsal sorun olarak varlığını sürdürmektedir. Kadınların öldürülmesinin nedenleri karmaşık, çok boyutlu ve çoğunlukla toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle bağlantılıdır. Bu cinayetler, genellikle kadınların yaşam hakkına yönelik sistematik ihlallerin bir sonucu olarak ortaya çıkar.” ifadelerini kullandı.

“Kadınların ekonomik ve sosyal olarak güçlendirilmesi gerekir”

Kadın cinayetlerinin temel nedenlerini sıralayan Tor, “Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği; Erkek egemen toplumlarda kadınlar, erkeklere göre daha değersiz görülür ve kontrol edilmek istenir. Bu durum, şiddeti meşrulaştıran bir zemine dönüşebilir. Erkeklik ve İktidar Anlayışı; Kadınların kendi hayatları üzerinde karar vermesi, erkeklerin kontrolünü kaybetme korkusunu tetikleyebilir. Ayrılmak isteyen, boşanmak isteyen ya da özgür seçimler yapmak istiyoruz. Mersin’de son yıllarda meydana gelen kadın cinayetleri, genellikle yakın ilişkilerde yaşanan anlaşmazlıklar ve kadına yönelik şiddetle ilişkilidir. Öne çıkan bazı vakalar şunlardır:
Merve Sağ Cinayeti (Ocak 2025): Mersin Doğum Hastanesi’nde hemşire olarak çalışan Merve Sağ, iş çıkışı evinin önünde nişanlısı tarafından vurularak öldürüldü. İrem Sağlam Cinayeti (Ağustos 2023): İrem Sağlam, tartıştığı erkek arkadaşı Mehmet A. tarafından başından vurularak öldürüldü. Bu vakalar, kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin ciddi bir toplumsal sorun olduğunu göstermektedir. Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Gülce Dida Çavdar, cezasızlık politikalarının kadın cinayetlerinin artmasına neden olduğunu vurgulamaktadır. Türkiye genelinde kadın cinayetlerinin nedenleri arasında toplumsal cinsiyet eşitsizliği, ataerkil değerler, ekonomik bağımlılık ve yetersiz hukuki yaptırımlar bulunmaktadır. Bu faktörler, kadınların şiddete maruz kalma riskini artırmaktadır. Kadın cinayetlerinin önlenmesi için toplumsal farkındalığın artırılması, hukuki düzenlemelerin güçlendirilmesi ve kadınların ekonomik ve sosyal olarak güçlendirilmesi gerekir diyerek 40 sanatçının katılımıyla sergimizi gerçekleştirdik. Resim, desen, heykel, performans, seramik, kitap ve düzenleme gibi Farkı disiplinlerde ve farklı tarzlarda eserler ile Kadın konusu bu muhteşem salonda sergilendi.” diye konuştu.

Tor şöyle devam etti;
“Abdullah Ramazan Polat, Arzu Erkuş, Ayça Juana Botella Tor, Ayhatun Ateşin, Ayşe İşci, Claartje Borren
Çetin Acar, Diclehan Öz, Dilan Demirbilek, Elif Nur Güllü, Elif Şevval Yener, Esin Küçüktatıl, Gülcan Deniz, Hamit Emre Okur, Hava Nur Ceran, Helin Göksun, Hüseyin Emre, İrem Balun, Karolina Kinander, Lütfü Hasoğlu, Maria Sezer, Melike Taşkent, Mustafa Büyükberber, Nurdan Karasu Gökçe, Nurseren Tor, Özlem Gök, Rukiye Tekir, Seda Bayrakdar, Sedat Mehder, Sema Tüfekçi, Semanur Nayir, Serap Aygenli, Sigrun Jakubbachke, Sıla Saliha Aksoy, Süreyya Güler,
Sveta Evglevkasia, Tarık Botella Tor, Toni Wıthmüller,
Zeynep Gülhan Sarpkaya, Zülfikar Koç’un katılımıyla Çukurova Fabrikası, Şahmeran Sanat Galerisinde 21 Mart Cuma günü saat 14.00 de “Kadın” konulu panelimizle kapanışı gerçekleştireceğiz. Kadın hakları, sanatçı kadın, girişimci kadın gibi başlıklar ile Kadını, katliamsız, şiddetsiz ortamlarda yeniden yaratmak ve güçlendirmek istiyoruz. Çağımızın gerekliliği doğrultusunda Sanat burada bir yöntem bazan da bir amaç olarak görevini yapıyor. Tüm sanat dostlarını davet ediyoruz. Tüm katılımcı sanatçılara ve bize kucak açan Lütfu Hasoğlu ve Şerife Hasoğlu’na ayrıca Tarsus ve Mersin basın mensuplarına teşekkür ederiz.”