Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

HERKES KENDİ İŞİNİ YAPARSA BU ÜLKE UÇAR!

Nobel ödüllü bilim insanımız
Nobel ödüllü bilim insanımız Prof. Dr. Aziz Sancar, İş Bankası’nın 100. Kuruluş Yıl Dönümünde (26 Ağustos 2024’de) konuşma yapması için İstanbul’a davet edilmişti. Konuşmanın ana konusu, bilim ve teknolojide Çin’in liderliği ele geçirmesiydi.
Aziz Sancar, “Türk Dünyası Ülkeleri ile Çin, coğrafi büyüklük ve doğal zenginlik bakımından hemen hemen birbirine eşittir. Bu gerçeğe rağmen, Çin bilimde ve teknolojide lider ülke olurken, Türk Dünyası çok geri kaldı. Bunun yedi (7) ana nedeni var!” diyerek, Türk Dünyası Ülkeleri ile Çin’i kıyasladı ve aradaki farkın kapatılabilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı!
1-Teknoloji üretimi temel bilimlerden doğar. Türk Dünyası temel bilimlere öncelik vermelidir.
2-Deney ve gözlem teoriden önce gelir. Türk Dünyası deneye ve gözleme önem vermelidir.
3-Siyasetçiler ve din adamları bilime karışmamalıdır. Türk Dünyası’nda bilime ve bilim insanına müdahale etmek marifet sanılıyor.
4-Bilim insanlarına şunu yap, bunu yapma şeklinde dayatma yapılmamalıdır. Türk Dünyası bu saplantısından vazgeçmiyor.
5-Bilim insanları siyasete ve dine karışmamalıdır. Türk Dünyası bu işe bayılıyor.
6-Kız ve erkek çocuklara eşit eğitim fırsatı tanınmalıdır. Türk Dünyası bu konuda eksik ya da yetersiz kalıyor.
7-Akademik dünyadaki ve kamudaki terfilerde liyakat esas alınmalıdır. Türk Dünyası liyakatli olana iş vermeyip, liyakatsiz olanı işin başına getiriyor.
Kuşkusuz ki, Türk Dünyası Ülkeleri arasında bilimde ve teknolojide en ileri ülke Türkiye’dir. Öteki ülkelerin hiçbiri, bu anlamda Türkiye’nin eline su dökemez. Ama bu demek değildir ki, sayın Sancar’ın tespitlerinden Ülkemiz nasibini almıyor. Alıyor! Hem de ziyadesiyle alıyor. Çünkü aynı ya da benzer durumlar Ülkemizde de yaşanıyor. Öyle olduğu için de Ülkemiz bilimde ve teknolojide güçlü bir atak yapamıyor. Hiç kimse kusura bakmasın! Bunun en büyük sorumlusu siyaset kurumudur. Daha doğrusu, siyasetçilerdir. Siyasetçiler, Devlet organlarının kurumlaşmasını ve güçlü bir yapıya kavuşmasını istemiyorlar. Kurumsallaşmayı siyasi ikballerinin önünde engel olarak görüyorlar. O yüzdendir ki, kurumlarda kendi anlayışlarını egemen kılıp, yozlaşmalarına sebep oluyorlar. Haliyle, yozlaşma da bu tür sorunlara yol açıyor. Siyasetçilerin bu anlayıştan vazgeçip, asıl işlerine yönelmeleri ve bunu yaparken de kurumsallaşmaya saygı göstermeleri lazım. Güçlü bir Türkiye için kurumları daha da güçlendirmeleri ve kendi işlerine odaklanmalarını sağlamaları lazım. En başta da siyaset kurumunu kurumlaştırmaları ve görev sınırlarını çizmeleri lazım. Her kurum kendi işine odaklandığında, bu Ülke çeyrek asıra kalmaz, bilimde ve teknolojide çağ atlar. Sadece bilimde ve teknolojide değil, her alanda çağ atlar.
Gerçekçi olmak gerekirse, Ülkemizde böyle bir potansiyel var! Yeter ki, herkes kendi işine baksın ve görevinin sınırlarını aşıp, olur olmaz işlere burnunu sokmasın.
Siyasetçi kendine iş arıyorsa, sorun mu yok bu Ülke’de?
Dağ gibi yığılmış sorunu var bu Ülke’nin.
Aş sorunu var, iş sorunu var, eğitim sorunu var, sağlık sorunu var, adalet sorunu var, güvenlik sorunu var, sığınmacı sorunu var!
Kısacası, birikmiş ya da ertelenmiş onlarca sorunu var! Vatandaş siyasetçiden, kurumlar arasında işbirliğini ve koordinasyonu sağlamasını ve Ülke’nin birikmiş ve ertelenmiş sorunlarını çözmesini bekliyor…
SORU SORMA VE HAYAL KURMA
“Soru sorma ve hayal kurma becerisi kazandırmayan, merak uyandırıp ümit ve heyecan yaratmayan bir eğitim sistemi çağın gereklerine ve toplumun ihtiyaçlarına uygun değildir.”

Biz, bugünkü ezberci, yarıştırmacı ve tokuşturmacı eğitim sistemiyle bir yere varamayız. Varırız da, vardığımız yer çağdaş uygarlık olmaz.

Eğitimin amacı, insanı hayata hazırlamaktır. Eğitimin amacı, ailesine, çevresine, toplumuna ve insanlığa yararlı bireyler yetiştirmektir.

Türk Toplumu (maalesef!) dilini, kültürünü, tarihini ve değerlerini bilmiyor. Değer üretip, bilim ve sanat yaratamıyor

“Değer üretemeyen ve bilim, sanat yaratamayan toplumlar değersizleşirler.”

Bölgemizde ve dünyada lider ülke olmak istiyorsak, boş işlerle uğraşmayı bırakıp, değer üretmemiz lazım.

Değer üretebilen ve bilim, sanat yaratabilen bir toplum olmamız umut ve dileğimle esen kalın!