Mersin Atatürk Çocuk Park’ında gerçekleşen açıklamada Mersin Saadet Partisi Kadın Kolları İl Başkanı Emine Balcı Ağirkan “Çocuklar bir milletin geleceğidir” diyerek konuşmasına başladı.
23 Nisan Çocuk Bayramını kutlayan Ağirkan, çocuklara yapılan her türlü yatırım, ülkeye yapılmış bir yatırım olduğunu vurguladı.
Son yıllarda çocuk istismarının artığını ve ülke geleceğinin giderek kötüleştiğine değinen Ağirkan, tüm çocuklara sahip çıkılması gerektiğini öne sürdü.
“ÇOCUKLAR SICAK YUVALARI YERİNE SOKAKLARDA YAŞAMAKTADIR”
“Çocukların en temel hakkı; sağlığı ve mutlu ailedir” diye kaydeden Ağirkan: “Bu ülkemiz nüfusunun %28’ni 23 milyon çocuğumuz oluşturmaktadır. Ancak 200 bin çocuğumuz çeşitli sebeplerle sıcak yuvaları yerine sokaklarda yaşamaktadır. Asgari ücretin açlık sınırında olduğu ülkemizde aileler, yeterli ve dengeli beslenmemekte, çocuklar, temel gıda maddelerini alamamakta, gelişimlerini tamamlayamamaktadır. Çocuklarımız, ailesinin içinde bulunduğu ekonomik zorluklar karşısında eğitime ara vererek çalışma hayatına sürüklenmemektedir.” ifadeleri kullandı.
“TEMEL DEĞERLERDEN YOKSUN BIRAKILMIŞTIR”
Çocuklar için en önemli ihtiyaç iyi bir eğitimden geldiğini belirten Ağirkan: “Gündelik kararlarla şekillenen, milli olmaktan çoktan uzaklaşmış, çocuklarımıza ve ailelerimize güven vermemektedir. Yanı sıra, yetersiz okul ve öğretmen sayısı; kalabalık sınıflar meydana getirmiş, eğitim kalitesi düşmüştür. Taşımalı eğitim sistemi, 2018 Türkiye’si için kabul edilemez. Sayılara hapsolmuş başarı uygulaması ve içeriğin olmadığı eğitim müfredatı, çocuklarımızı daha çabuk soru çözer hale getirmiştir. Fakat karakterini ve vicdanını oluşturacak temel değerlerden yoksun bırakılmıştır.” şeklinde konuştu.
“BERABER OYUN OYNAMAYA, BİRLİKTE VAKİT GEÇİRMEYE İHTİYAÇLARI VAR”
Çocuklarının en büyük problemlerinden biri sosyalleşememeleri olduğunu kaydeden Ağirakan: “ Çok az kelime ile konuşmaları, hayal güçlerini kullanamamalarıdır. Bunun sebebi süresiz televizyon ve internete mahkum bırakılmalıdır. En kıymetli varlığımızla nitelikli zaman geçirmek yerine işin kolaycılığına kaçarak, kendisini ve çocuğunu televizyona kilitleyen anne-baba olarak bizler suçluyuz. Araştırma ve proje ödevlerini kopyala-yapıştır yoluyla alan öğretmenler suçludur. Yavrularımızın hayatlarına mal olan oyunlar üzerinde kontrol mekanizması kuramayan devlet suçludur. Bilinmelidir ki, çocuklarımızın, televizyona değil, arkadaşa, bilgisayar oyunlarına değil oyuncaklara, beraber oyun oynamaya, birlikte vakit geçirmeye ihtiyaçları var.” diye belirtti.
EMRAH BİRGÜL
YORUMLAR