Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CİMRİLİK..!

Cimrilik denilince, Guinness rekorlar kitabına cimriliğiyle giren, “Wall Street Cadısı”

Cimrilik denilince, Guinness rekorlar kitabına cimriliğiyle giren, “Wall Street Cadısı” lakaplı Hetty Green adlı iş kadınından bahsetmeden geçemeyeceğim…

Varlıklı bir ailede doğan Hetty Green 6 yaşındayken okumayı söküyor. 8 yaşındayken biriktirdiği harçlıklarını bankaya yatırarak ilk banka hesabını açıyor…

Gözleri görmeyen dedesine günlük gazetesini okurken , ekonomi haberleri ilgisini çekiyor…

Genç kız olduğunda talipleri olsun diye babasının kendisine aldığı birkaç elbiseyi gizlice satarak parasını bankaya yatırıyor…

Annesi erken yaşlarda ölen Hetty Green’e, babasının da ölümünden sonra yüklü bir servet kalıyor…

Kendisi de düşük riskli yatırımlar yaparak, vergi kaçırarak, finansal krizleri iyi değerlendirerek servetine servet katıyor…

Amerika’nın ilk değer yatırımcısı oluyor…

Hetty Green’in zenginliğinin yanında bir o kadar cimriliği de dikkat çekiyor…

Evinde ısıtma ya da sıcak su kullanmıyor..!

Sürekli elbise değiştirmesin diye sokağa çıktığında pardösü gibi bir kıyafet giyiniyor..!

Su ve sabun harcanmasın diye, bu kıyafetinin de sadece yere değen kısımlarını yıkıyor..!

Yakıt parası vermemek için yiyeceklerini çiğ tüketiyor..!

Ucuz pansiyonlarda kalıyor..!

Evliliğinden bir kızı ve oğlu olan Hetty Green’in oğlunun bacağı kırılıyor…

Tedavi masrafı ödememek için fakirlerin ücretsiz tedavi olduğu kliniğe götürerek oğlunun bacağında kalıcı hasar oluşmasına neden oluyor..!

En son olarak da markette bir kilo paket sütün fiyatını çok bulan Hetty Green, kasiyerle tartışma sonrası kalp krizi geçirerek ölüyor…

Hetty Green, öldüğünde yüz milyon dolar nakiti ve de aynı miktarda taşınmaz serveti çocuklarına kalıyor…

Hetty Green gibi varlıklı olup da cimri insanlar yok mudur?

Acınacak durumda olduklarını dahi bilmeden..!

Sabahtan akşama kadar yaptıkları tek şey hesaplardır.

Sermayelerini zirvede tutmak zorundadırlar…

Bazen iflas eden bu insanların hayatlarına kıydıklarına da şahit oluruz…

Kendi yaşamlarından, güzelliklerden sürekli ödün veren insanlar…

‘Mandıra Filozofu’ filminde olduğu gibi…

Hastalıklarla boğuşan zengin bir insanın, mandıra filozofu sayesinde yaşama yeniden döndürülmesi…

Bu tür cimriler, hiç hastalanmayacaklarmış gibi veya hiç ölmeyeceklermiş gibi halüsinasyona kapılmazlar mı?

Kendilerini servetleri ölçüsünde güçlü görmezler mi?

Böyle olunca da aslında birçok değerli ve de önemli şeyleri kaçırdıklarının dahi farkına varmazlar…

Bazen o kadar çok kendilerini iş hayatına kaptırırlar ki, yaşamayı unuturlar..!

Onlar için yaşam, bankalarındaki likiditesi, emlakları ve de arsalarıdır..!

Gözleri doymayan bu insanlar, daha çok kazanmak için doğaya, ekolojik sisteme dahi zarar vermezler mi?

Bu tür cimri insanların yaşamlarına baktığımızda kendi hayatlarındaki trajediyi hemen fark ederseniz…

Kendilerinin fark etmediği başkalarının gördüğü acınacak durumlarını…

Bu nedenle hiç istemediğim kişilerdir, cimri insanlar…

Evine aldıkları zavallı bir işçinin ücretinden kırpmaktan tutun da, her işini bedavaya halletmeye çalışan tipler..!

Hetty Green gibi milyarder olup bir paket sütün, bir pet şişe suyun fiyatını tartışacak duruma düşen insanlar..!

Bu tip insanlara ne diyelim, Allah yedirmeyi nasip etsin demekten başka…

Aksi taktirde çalışıp da yemeye kıyamadığınız servetinizi çatır çatır yiyen çok olur..!

Onlara da afiyet olsun, dileklerimle…