Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

SIRITARAK VE KIRITARAK PARTİ DEĞİŞTİRMEK!

AK Parti’nin kuruluşunun 23.

AK Parti’nin kuruluşunun 23. Yıldönümü nedeniyle toplu milletvekili ve belediye başkanı transferine tanık olduk.
İYİ Parti listelerinden seçilmiş iki milletvekili ve bir belediye başkanı ile yedisi Yeniden Refah Partisi listelerinden seçilmiş, toplam on üç ilçe ve belde belediye başkanı AK Parti’ye katıldılar.
Bir milletvekili ya da belediye başkanı, parti politikalarına ters düşerek, pek alâ partisinden ayrılabilir. Partisinden istifa edebilir yani.
Bunda utanılacak ya da ayıplanacak bir şey yoktur. Ancak, partilerinden ayrılan milletvekillerinin, belediye başkanlarının, belediye meclisi üyelerinin ve il genel meclisi üyelerinin, seçildikleri dönemin sonuna kadar bağımsız kalmaları gerekir.
Çünkü siyasi ahlak bunu gerektirir.
Gelin görün ki, Ülkemiz siyasetinin bu anlamda sicili bozuk.
Seçilmişlerin ezici çoğunluğu kendilerini seçen Millet iradesine bağlı kalmakla birlikte (maalesef!) siyasi ahlakla bağdaşmayan bu tür parti değiştirmeler olabiliyor.
Haliyle, bu da seçmende tiksintiye ve mide bulantısına yol açıyor.
Artık Türkiye’nin bunları aşması lazım.
Bunun da yolu siyasi ahlak yasasını çıkarmaktan geçer. Çıkarılacak yasada, seçimle gelip de partilerinden istifa edenlerin, seçildikleri dönemin sonuna kadar bağımsız kalmaları zorunlu hale getirilmelidir.
Herhangi bir nedenle başka bir partiye geçenler olursa, bunların seçilmişlikten kaynaklanan sıfatları, hiçbir yasal işleme gerek kalmaksızın son bulmalıdır. Daha açık bir ifadeyle, parti değiştiren milletvekillerinin milletvekilliği, belediye başkanlarının başkanlığı, belediye meclisi üyelerinin ve il genel meclisi üyelerinin üyelikleri otomatik olarak düşmelidir.
Bugünkü transferlerin, siyasi hayatımızdaki son transferler olmasını umuyor ve diliyorum!
Unutmayalım!
“İkbalini düşünene siyasetçi, vatanını ve milletini düşünene devlet adamı denir.”
Devlet adamı vasfına sahip siyasetçilerimizin çoğalması ve Türk Siyasetinin bu tür lekelerden arınması umut ve dileğimle esen kalın!

SINIRI AŞMAMAK!

“Sınırı bir kere aşan için artık sınır diye bir şey yoktur.”

Epiktetos (MÖ 55 – MS 135)
Antik Yunan filozofu

Kendini, yerini ve haddini bilenlere ve sınırı sadece insanlığın iyiliği ve esenliği için aşanlara selam olsun!