NEPOTİZM (KAYIRMACILIK)

Ülkemizde nepotizm tartışması (maalesef!) bitmek bilmiyor.
Genelde ve yerelde yönetimi elinde bulunduranlar, muhalifleri tarafından kayırmacılıkla ve kollamacılıkla suçlanıyor.
Bu suçlamalarda bulunanların da çoğu zaman haklı oldukları görülüyor.
Çünkü iktidarı elinde bulunduranlar, kendi yakınlarını ve yandaşlarını bir şekilde koruyup kolluyorlar.
Bu yüzden de iyi eğitim almış gençlerimizin çoğu, liyakati esas alan Batı Ülkelerine kaçıyor.
Ülkemiz adına son derece üzüntü verici bir durumdur bu. İyi yetişmiş genç insan gücünü bizim kadar kolay israf eden başka bir Ülke var mıdır bilmiyorum?!

Bundan yıllar önce, batı ülkelerinin birinde okuyup, Oraya yerleşen ve aynı zamanda o ülkenin vatandaşı da olan erkek bir Türk’le, Ülkemizde yaşayan halası arasında geçen telefon konuşmasına tanık olmuştum.
Erkek, telefonda Halasına şöyle diyordu!
-Çalıştığım bankanın bilgisayar terminallerinin başına birini getirecekler. Halihazırda beş aday var! İçlerindeki tek yabancı kökenli aday benim.
Bizim de içinde bulunduğumuz coğrafyada devlet çarkının nasıl döndüğünden çok etkilenmiş olmalı ki, Halası Yeğenine şöyle diyordu!
-Bu fırsat bir daha ele geçmez! Torpil morpil ne gerekiyorsa yap!
Bu söz üzerine Yeğeni şaşkınlığını gizleyemedi ve Halasına şöyle dedi!
-Torpil dediğin şey ne Hala? Hani, şu gemiden gemiye fırlattıkları şey mi yoksa?
Yeğeninin bu şaşkınlığını fırsat bilip, telefonu elime aldım ve kendisine şöyle dedim!
-Bizde bir söz var! “Derler ki! Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye’de terfi ve temayüz için ya olacak madeni haz (para) ya olacak ten ile temas ya da olacak iltimas.”
Yani, iyi bir makama ya da mevkiye gelmek için ya paranın gücünü kullacaksın, ya devlet büyüklerinden birinin kızıyla ya da oğluyla evleneceksin, ya da devlet büyüklerinden biri seni kanatları altına alıp, koruyup kollayacak.
(Osmanlı, liyakati esas aldığı dönemlerde cihan imparatorluğu oldu. Liyakati elden bıraktıktan sonra da parçalanıp dağıldı.)
Bu sözlerim üzerine Yeğen kahkahayla gülmeye başladı ve ve şöyle dedi!
-Benim yaşadığım ülkenin dilinde torpil kelimesinin karşıklığı yok. Onlar böyle şeyleri ne bilirler ne de böyle şeylere itibar ederler. Onlar için asıl olan liyakattir. Bir işi en iyi kimin yapacağına kanaat getirirlerse, işin başına kesinlikle o insanı getirirler. Getirdikleri insanın dilini, dinini, ırkını, cinsiyetini hiç dikkate almazlar. Çünkü onlar için önemli olan işin layıkıyla (zamanında ve en iyi, en verimli şekilde) yapılmasıdır.
Bizim de tez zamanda aynı anlayışa kavuşmamızı umut ve temenni ediyor, nepotizmin egemen olmadığı bir Türkiye diliyorum!

“Bir ülke için en büyük israf, yetişmiş genç insan gücünü atıl durumda tutmaktır.”

13 MAYIS TÜRK DİL BAYRAMIDIR

“Bugünden sonra divanda, dergahta, bargahta, (sarayda) mecliste ve meydanda Türkçe’den başka dil kullanılmayacaktır!”
Karamanoğlu Mehmet Bey
(Tarih 13 Mayıs 1277)
Dil Bayramımızın 747. Yılı kutlu olsun!
“Diline, tarihine, kültürüne ve değerlerine sahip çıkmayan, değer üretebilme ve bilim – sanat yaratabilme kabiliyeti olmayan milletler sürünmeye ve yok olmaya mahkumdurlar.”