Bu Ülke’de otuz milyonun üzerinde çalışan ve üreten insan var!
Emeğiyle (alın teriyle ve akıl teriyle) geçinen insan var yani. Geçinebilmek için bir kısmı halen çalışan on beş milyon civarında da emekli var!
Bu iki kesimin toplamı nüfusun yarısını (kırk beş milyonu) geçer.
Üstelik de bunların tamamı seçmen statüsünde.
Ezici çoğunluğu da geçim sıkıntısı çekmekte.
Gelin görün ki, muhalefet partilerinden hiçbiri bu durumu lehine çeviremiyor. CHP çeviremiyor, İYİ Parti çeviremiyor, diğerleri çeviremiyor.
Oysa yapacakları şey gayet basit!
Bu iki kesimin hak ve çıkarlarını önceleyen bir parti programları olacak.
Bir de, empati yapmasını bilen ve ikbal derdi olmayan, iyi organize olmuş bilgili, genç, dinamik ve enerjik (çalışkan ve üretken) kadroları.
Bunu başarabilen parti, emin olun ilk seçimde tek başına iktidar olur.
Hem de güle oynaya iktidar olur.
Muhalefet partilerinin, sürekli eleştiri yapmak ve birbirlerinden medet ummak yerine, bu konuya odaklanmaları lazım.
Daha açık bir ifadeyle, vatandaşa umut ve güven vermeleri lazım.
Unutmayalım!
İşini iyi (doğru düzgün) yapan ve aşk ile çalışan başarır. Başaramayan da sınıfta kalır. Tıpkı bugün olduğu gibi…
İçinden geçtiğimiz şu sıkıntılı günlerde Milletimize iyilik, esenlik ve kolaylık diliyorum!