Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    ‘Dün direndik şimdi de direneceğiz’

    BİLAL BAKIRDÖVEN Mersin’deki Şişecam
    BİLAL BAKIRDÖVEN
    Mersin’deki Şişecam fabrikasında çalışan işçiler, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde talep ettikleri ücret artışının kabul edilmemesi üzerine 12 Mayıs günü greve gitme kararı aldı.
    Basın açıklamasına, TİP Mersin Milletvekili Adayı Doç. Dr. Hakan Güneş de katıldı. Güneş, “Sevgili arkadaşlar, bu arkamızda gördüğümüz fabrika ülkemizin zenginlik üreten fabrikalarından bir tanesi, hem de en iyilerinden bir tanesi. İşçileriyle, mühendisleriyle, idari personeliyle, herkesin el birliğiyle ürettiği, geliştirdiği, ülkemize katkı sağladığı bir fabrika. Fakat bu kadar zenginlik üreten bu fabrika, az önce başkan da söyledi, nedense işçilerine bir pay vermekten uzak. Onlara köle muamelesi, hatta köleden daha aşağı bir muamele yapmakta en ufak bir utanç duymuyor, vicdansızlığın sınırlarında geziniyor. Detaylı olarak toplu iş sözleşmesi için hazırlanan, sendikanın talep ettiği, işçilerin talep ettiği maddeleri gördüm. Orada örneğin çocuk yardımı diye bir madde var, yani ücretlerin yanında, mesela ortaokul, üniversite için 5 bin lira, çok mu bu arkadaşlar? Bir aylık kirasını karşılayamazsınız, yurt ücretini karşılayamazsınız, büyük bir şehirde çocuğunuzu okutamazsınız.” dedi.
    “Biz çocuklarımızın geçinebileceği bir para istiyoruz”
    Petrol İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Erdem İyim ise, “İşverenlerin ‘İdari maddeleri geçelim, paraya dayalı bir sözleşme yapalım’ dedikleri andan itibaren bugüne 7 ay oldu. 7 ayın sonunda 12 kişilik bir heyet gidiyor. 3 toplantı boyunca teklif ve para dahi verilmiyor. Son 3 toplantıda ise birer lira birer lira teklif veriliyor. Bu sözleşme tekniği ile bu sözleşmenin bitme şansı yoktur. Bunu buradan bütün Şişecam duysun. Burası Atatürk’ün fabrikası. Ben ömrümün sonuna kadar gurur duyarak söyleyeceğim. Atatürk’ün askeriyim ben. Ama şöyle bir teknik yok. Aşağıda 56 lira verip, yukarı genel başkanın olduğu yerde 6 aylık 85, yıl bitimi 100 lira teklif verip de, diğer toplantıda 100 lirayı 78 liraya çekmek bu şirketin şerefine, namına yakışmaz. 2020 yılıydı burada içeriden çıkıyorduk. Ben dedim ki; Atalar, “Şahtı şahbaz oldu.” demiş. 300 lira verdiler direndik. Sizle beraber olduk. Bunun 3 katını aldık. Şimdi de direneceğiz. Biz ev, araba parası istemiyoruz. Biz çocuklarımızın geçinebileceği bir para istiyoruz. Bu parayı da paşa paşa paşa verecekler. Biz yolumuzdan dönmeyiz.” ifadelerini kullandı.