Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP’li Başarır: “Mahkemeyi basmadık” Bakan Bozdağ: “Yalan söylüyorsunuz”

CHP Mersin Milletvekili Ali
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, Yalova Adliyesi’nde mahkeme heyetinin üstüne yürüdüğü iddialarını yalanlayarak, “O an mahkeme salonunda olan havuz medyasının bir gazetecisi gizli bir çekim yaptı” dedi. Bu sözler üzerine Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Yalan söylüyorsunuz, kayıtlar ortada” diyerek Başarır’a tepki gösterdi.
“Hiç kimse yargıya emir ve talimat veremez”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın Yalova Adliyesi’nde mahkeme heyetinin üstüne yürüdüğünü savunarak, “Senin ahlaksızlığına cevap vermeye benim ahlakım yetmez. Burada meclisimizin saygın üyelerine sesleniyorum; Türk mahkemelerini basan, yargıçlarımıza savcılarımıza el kol sallayıp, onlara hakaret edenlerin lütfen dokunulmazlığını kaldırın. El salladıkları yargının huzuruna bunları çıkarın” dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bakanlığının 2023 bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının AK Parti hükumeti için önemli olduğunu savunan Bozdağ, şunları söyledi:
“Yargı yetkisi konusu sonra derece önemli. Yargımızın bağımsızlığı ve tarafsızlığı son derece önemli. Hukuk devleti anlayışımız son derece önemli. Anayasamızın 138. maddesine göre, ‘Görülmekte olan bir dava hakkında yasama mercisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunamaz.’ Bu anayasamızın açık hükmü hepimizin uyması gereken bir hükümdür. Komisyon üyelerimizi dinliyorum. Bir kısmı diyor ki ‘Şu işe müdahale et.’ Bir kısmı da diyor ki ‘Müdahale ediyorsun.’ Şimdi bir karar vermeniz lazım. Adalet Bakanı görülmekte olan davalara müdahale etsin mi etmesin mi? Yani etsin mi etmesin mi? Hem ediyorsunuz diye eleştiriliyor hem de edilmiyor diye eleştiriliyor. Bunun bir ayarını beraber vermemiz lazım. Esasında adalet bakanının yargıya emir verme yetkisi vardı. Biz kaldırdık. Cumhuriyet başsavcılarına dava açılması konusunda Adalet Bakanı talimat verebiliyordu. Ama şimdi böyle bir talimat verme yetkisi yok. Benim herhangi bir konuda ‘soruşturma başlatın’ ya da ‘kovuşturma için iddianame tanzim edin’ deme gibi bir hakkım da yok, yetkim de yok, Anayasa da yasalarımız da bana böyle bir yetki vermiyor. Olmaması da doğru olandır. Hiç kimse yargıya emir ve talimat veremez. Tavsiye ve telkinde bulunamaz. Anayasamız çok açık. Biz Anayasamızda olan hükümlere önce kendimiz uyup sonra da etrafımızdakilerin uyumu konusunda eleştiriler yapsak ben o zaman diyeceğim ki, çok doğru bir iş yapıyoruz. Yargı konusunda meclisimizin kürsüsü, komisyonlarımız ve gruplarımız adeta birer mahkemeye döndü. Yargılama yapanlar, karar verenler, mahkum edenler, beraat edenler, sanık sandalyesine oturtanlar çoğaldı. O zaman savcılara, hakimlere, mahkemelere ne gerek var? Madem bunu siyasilerimiz yapacak, milletvekillerimiz yapacak, başkaları yapacak o zaman biz hukuk devletini nasıl işleteceğiz? Nasıl ayakta tutacağız? O yüzden ben bu noktada herkesten her arkadaşımdan asgari düzeyde bir ortak yaklaşımı görmek isterim. Türkiye’de adalet kadar hırpalanan ikinci bir kavram yok. Her hadisede yargı kadar hırpalanan ikinci bir alan da yok.”
“Önce geçmişe dönüp bir bakacaksınız”
27 Temmuz 1994 – 5 Ekim 1995 tarihleri arasında Adalet Bakanlığı yapmış Mehmet Moğultay’ın bir konuşmasının bir kısmını sesli şekilde okuyan Bakan Bozdağ, şunları söyledi:
“Seyfi Oktay zamanında 2 bin civarında hakim alındı. Benim dönemimde bin civarında hakim alındı. 3 bin hakim alındı. Bu örgüte kadro vermeyecekler kime verecekler? MHP’ye mi verecekler? Yapılacak en akıllı hareket kendi devri iktidarında örgütleneceksin, kadrolaşacaksın. Bu kadrolar günün birinde gelecek ve senin yolunu açacak. Eskiden sınavlar olurdu. Sınavların yapılacağı tarih kimseye söylenmezdi. Bilinmedik gazetelerde ilanı yapılırdı. Biz adil davranarak örgütü haberdar ediyoruz, örgütü bilgilendiriyoruz, örgütün sınava girme olanağını sağlıyoruz. Yanlış mı yapıyoruz? Ben burada örgütüme demek istemişim ki: Bakın bizim dönemimizde her şey açık ve aleni yapılır demek istemişiz. Yargıya müdahale etmek söz konusu değil. Bunu ben yapmadım. Bunu açık açık, ben böyle yapıyorum. Taraftarlık yapıyorum. Sınavda örgütümden adamları alıyorum, yargıda örgütleniyorum. Bunlar benim kadrom olacak. Yeri gelince ben bunlardan istifade edeceğim.’ Şimdi kalkmışlar, bize ders veriyorlar. Önce geçmişe dönüp bir bakacaksınız. Geçmiş hepimiz için büyük bir aynadır. Bu aynaya hepimiz baktığımızda hakikati görürüz.”
“Türk mahkemelerini basan, yargıçlarımıza savcılarımıza el kol sallayıp, onlara hakaret edenlerin lütfen dokunulmazlığını kaldırın”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda CHP’li Başarır, bütçeye ilişkin görüşünü bildirdiği esnada, bir gazetenin “CHP’den Yalova’da planlı provokasyon. Kayıt tuşuna basıldı, Ali Mahir Başarır ucuz şovuna başladı” başlıklı haberini ele alarak, “Yalova’da bir olay yaşadık. O an mahkeme salonunda olan havuz medyasının bir gazetecisi gizli bir çekim yaptı. O videoları böl-kes-yapıştır olarak sosyal medyada paylaştı. Bunun üzerine siz mahkemenin çözüm kayıtlarını almadan, tüm bilgileri almadan akşam saatlerinde açıklama yaptınız. Yalova Adliyesi’ni ziyaret ettiniz. Sayın Bakan (Bekir Bozdağ), orada olanların tamamını incelediniz mi? Biz mahkeme bastık mı” ifadelerini kullanmıştı. Söz konusu olay üzerine konuşan Bakan Bozdağ, şunları söyledi:
“Ben adalet bakanıyım. Hakimler ve Savcılar Kurulunun başkanıyım. Orada görev yapan hakime savcıya hakaret edene cevap vermek, had bilmeze had öğretmek benim vazifem. Haddini bilmezin tekisin (CHP’li Ali Mahir Başarır) sen. Hukuka ayaklar altına alan adamsın sen. Mahkeme basan adamsın sen. İnşallah bunların hesabını vereceksin. Bağıra bağıra, iftiralarını tekrar ede ede suçluluğunu örtemezsin. Sen Türk ordusuna satılmış diyen adamsın. Sen kimin ağzıyla konuşuyorsun? Her yerde kabadayılık yapıyorsun. Her yerde. Kabadayılığa yer yok hukuk devletinde. Bağıra bağıra hakaret ede ede hukukçu olduğunu söylüyorsun. Senin ahlaksızlığına cevap vermeye benim ahlakım yetmez. Burada meclisimizin saygın üyelerine sesleniyorum: Türk mahkemelerini basan, yargıçlarımıza savcılarımıza el kol sallayıp, onlara hakaret edenlerin lütfen dokunulmazlığını kaldırın. El salladıkları yargının huzuruna bunları çıkarın.”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, daha sonra Adalet Bakanlığı ile bağlı ve ilgili kurumlarının 2023 yılı bütçeleri kabul edildi.  (İHA)