Mersin’de seyir halindeyken aracına çarparak durduran eski kocası tarafından tabanca ile vurularak öldürülen öğretmen Kübra Aşkın cinayetine ilişkin davanın ikinci duruşması yapıldı. Hakkında ‘müebbet hapis cezası’ istenilen zanlı Davut D., “Hiçbir sebep bir insan canını kıymaya değmez. Ben o gün Kübra ile karşılaşmamışım olsaydım bu olay olmayacaktı” dedi.
Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın ikinci duruşmasına tutuklu sanık Davut D., tanıklar, Kübra Aşkın’ın annesi Sebirhan ile kardeşleri Saliha ile Zehra ve taraf avukatları katıldı. Tutuklu yargılanan Davut D., mahkemedeki ifadesinde, Kübra Aşkın ile ilk başta konuşmak için ışıklarda durduğu belirterek, “Daha sonra devam etti. Ben onun arabasına çarpmadım. Hiçbir sebep bir insan canını kıymaya değmez. Ben yaptığımı doğru bulmuyorum. Ben o gün Kübra ile karşılaşmamış olsaydım bu olay olmayacaktı. Ben planlı yapacak olsam okula gider yapardım. Şu anda elime bir şey geçmedi” diye konuştu.
“O benim meleğimdi, ciğerimdi”
Anne Sebirhan Aşkın ise 3 kızını da çok iyi bir şekilde yetiştirdiğini belirterek, “2’si öğretmen, 1’i doktor oldu. Ben eşimin maaşıyla kızlarımı okuttum. Bu şahsın bir kuruş parası bize geçmemiştir. Çok şükür eşimin maaşı bana yetiyordu. Kızımla evlendikten sonra kızıma sürekli şiddet, eziyet etmiş. Bu adam sürekli ailesine tapıyordu. Bu adam sürekli maaşıyla övünen bir adamdı. Ben kızlarımı melek gibi büyüttüm ama bu adam kızıma sürekli şiddet uygulamış. Kızım ayrılana kadar bunları bana söylemedi. Keşke bana erken söyleseydi erken ayırırdım. O benim meleğimdi, ciğerimdi. Orada da melek oldu. Şahıstan şikayetçiyim” ifadelerini kullandı.
Kardeşler Saliha ve Zehra da ablalarının hiçbir zaman düzgün bir aile ortamında yaşamadığını savunarak, şahıstan şikayetçi oldular.
“Cinayeti bilerek ve planlı bir şekilde yaptı”
Müşteki avukatları da sanığın Kübra’nın yerini bilerek onun yanına geldiğini iddia ederek, “Cinayeti bilerek ve planlı bir şekilde yapmıştır. Bu yüzden özellikle HTS kayıtlarının mutlaka incelenmesini istiyoruz. Ayrıca bölgedeki güvenlik kameralarına da bakılmasını talep ediyoruz. Şahsın en yüksek noktadan cezalandırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandılar.
İddia makamı da sanığın tutukluluk halinin devam etmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devam etmesine karar vererek, HTS kayıtlarının incelenmesi talebinin reddine, kameralarının ise incelenmesi ile dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı 23 Ocak 2020 tarihine erteledi.
Olayın geçmişi
14 Şubat gecesi merkez Yenişehir ilçesi Menteş Mahallesi İstemihan Talay Bulvarı üzerinde meydana gelen olayda, Çamlıbel Kız Meslek Lisesi Müdür Yardımcısı Kübra Aşkın, aracıyla seyir halindeyken kendisini takip eden eski kocası Davut D. tarafından araçla önü kesildikten sonra tabanca ile vurularak öldürülmüştü. Olaydan sonra kaçan cinayet zanlısı ise daha sonra polise teslim olmuştu.
Mersinli kadınlardan ‘Kübra Aşkın’ cinayeti protestosu
Mersin Kadın Platformu üyeleri, seyir halindeyken aracına çarparak durduran eski kocası tarafından tabanca ile vurularak öldürülen öğretmen Kübra Aşkın cinayetini protesto etti. Katil zanlısının ilk duruşması öncesi açıklama yapıp, slogan atan kadınlar, tepkilerini dile getirdi.
Mersin’de 14 Şubat 2019 tarihinde seyir halindeyken aracına çarparak durduran eski kocası tarafından tabanca ile vurularak öldürülen öğretmen Kübra Aşkın cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması yapıldı. Duruşma öncesi Mersin Adliyesi önünde bir araya gelen Mersin Kadın Platformu üyeleri, kadın cinayetlerine tepkilerini dile getirdi. Kadınlar adına konuşan Gizem Tatar, öldüren sevgi istemediklerini belirterek, “Bir önceki duruşmada çok tanıdık olduğumuz bir savunmayla haksız tahrik indiriminden medet uman katil erkek ödüllendirilmesin diye buradayız. Katil erkek ‘çok seviyordum, aldattı, keşke vazgeçecek kadar sevseydim’ gibi ifadelerle haksız tahrik indirimine sarıldı. Kadınları katledip ‘aşk’ dedikleri şeyin ‘çürümüş erkeklik’ olduğunu teşhir etmekten vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
Kadın cinayetlerinin önlenebileceğini kaydeden Tatar, “İstanbul Sözleşmesi uygulanırsa, 6284 sayılı yasa uygulanırsa kadın cinayetleri önlenebilir. Bu her 3 davanın da ortak özelliği, kız kardeşlerimizin hayatına eşleri ya da eski eşleri tarafından kastedilmiştir. Buradan Kübra öğretmenin, Nurcan’ın ve Cemile’nin davalarından önce yargıya İstanbul Sözleşmesi’nin 43. maddesini hatırlatıyoruz. Kübra’nın, Cemile’nin katilleri ‘çok aşıktım’ diyerek haksız tahrik indirimi almasın diye, Nurcan’ı saatlerce rehin alan eşi iyi hal indirimi almasın, Nurcan’ın ‘yaşamak istiyorum’ çığlığı çoğalsın diye Mersin Adliyesinde davaların takipçisi olacağız. Erkek adalet değil gerçek adalet sağlansın diye burada olacağız. Çünkü ölmek değil yaşamak istiyoruz. Kübra için, Cemile için ve öldürülen kadınlar için adalet istiyoruz. Ve bir kişi daha eksilmek istemiyoruz” dedi.
İHA
YORUMLAR