Şimdi anne ve babalara sormak istiyorum.
Biz sizlerle neden anlaşamıyoruz?
Kuşaklar arasındaki farkın en büyük sebebi birbirlerimizi anlayamamaktan mı doğuyor?
Olaylara farklı perspektiften ve farklı açılardan bakıyoruz.
Aslında bu fikir ayrılığının sebebinin aynı şartlar altında doğup büyümediğimizden ortaya çıktığını düşünüyorum.
Çünkü eşit olanaklara sahip olan biz Z kuşağı bireyleri, birbirini daha iyi anlayıp aynı sorunlarla baş etme konusunda uzlaşmaya daha açıktır.
Yaşadığımız sorunlarla karşılaşmamış olan ebeveynlerden aynı derecede tepki almayı bekleyemeyiz. Zaten kuşaklar olarak baktığımızda, her kuşağın bireylerinin çoğu konuda birbiriyle benzer özelliklere sahip olduğunu görürüz.
Örneğin; bazı durumlarda anne ve babamla çok zıtlaşıyorum.
Bana doğru gelen bir durum onlara yanlış gelebiliyor. Çoğu zaman fikir ayrılıkları yaşıyoruz. Çünkü “onun dönemi” ve benim dönemimdeki şartlarımız aynı değildi.
Mesela teknoloji, ulaşım hızı, taleplerimiz, beklentilerimiz, bakış açılarımız, önceliklerimiz, hedeflerimiz…
En basitinden annesinin babasının ona, “doğru değil bu” dediği şeyler, değişen zamanın da etkisiyle, şu anda benim anlayışıma göre doğru olabiliyor.
Bu zıtlıkta en büyük çözümün kişilerin birbirini anlamaya çalışmasıyla doğacağını düşünüyorum.
Aslında bana göre her şeyin çözümü iletişim.
İletişim sihirli bir kelime…
Onun döneminde, onun yaşadığı ve etkilendiği hiçbir şeyden hiçbir zaman tabii ki onun kadar etkilenemem, ama onu anlamaya çalışabilirim.
Hatta o da beni anlamaya çalışırsa aramızdaki mesafeler açılmaz.
Her ne kadar kuşak farkından dolayı ortaya bir zıtlık çıksa da, bunun empati ve saygı çerçevesi altında çözülebileceğine inanıyorum.
Çünkü biz öyle yapıyoruz.
En azından ortak sonuca varamasak bile bazen iki taraf da birbirini anlamış oluyor…