Mersin Gazetesi’nin yaşı, aslında bu kentin hafızasının da karşılığıdır. 33’üncü yılına adım atan Mersin Gazetesi, yalnızca sayfalar basmadı; Mersin’in nabzını tuttu, eleştirilerini, sevinçlerini ve acılarını kayda geçirdi, geleceğine ışık tuttu.
Mersin gibi sürekli büyüyen, değişen, göç alan ve hızla dönüşen bir şehirde gazetecilik yapmak kolay değildi.
Her dönem yeni bir sınav, her kriz yeni bir dayanıklılık ölçüsüydü.
Ekonomik baskılardan doğal afetlere, yerel siyasetin gelgitlerinden toplumsal sorunlara kadar pek çok fırtınanın içinden geçildi.
Ama Mersin Gazetesi tüm bu süreçlerde “Mersin’in sözü” olmayı sürdürdü.
33 yıl boyunca bir gazete ayakta kalabiliyorsa, bunun iki güçlü temeli vardır:
Okur güveni ve gazetecilik ilkeleri.
Bu gazete hiçbir zaman rüzgâra göre yön değiştirmedi. Kentin çıkarlarını önceledi, hakikatin yanında durdu ve kamu yararını esas aldı.
Bazen eleştirildi, bazen alkışlandı ama hep sahadaydı, hep sahici kaldı.
Bugün gelinen noktada Mersin; kalkınma, turizm, çevre, kültür ve sosyal yaşam açısından yeni bir eşiğin arifesinde. Böyle bir dönemde güçlü yerel medyanın önemi daha da artıyor. Çünkü şehirlerin gelişimi, doğru bilgiyle, şeffaf yönetimle ve eleştirel bakışı diri tutan bir medya ile mümkündür.
Mersin Gazetesi 33 yıldır tam da bunu yapıyor.
Kentin aynası oluyor…
Vicdanı oluyor…
Arşivi oluyor…
Bu nedenle yalnızca gazetemizin yaşını değil, bir emeğin ve bir geleneğin sürekliliğini kutluyoruz.
Nice yıllara Mersin Gazetesi…
Hep birlikte nice doğru habere, nice bağımsız satırlara, nice güçlü yarınlara…

