Türk Edebiyatı’na kazandırdığı sayısız şiir ve eserle tanınan merhum Yavuz Bülent Bakiler ‘in vefatı edebiyat dünyasında büyük yankı uyandırdı.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, şair ve yazar Yavuz Bülent Bakilere Allah’tan rahmet diledi.
Sayın Erdoğan, taziye mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Nice güzel şiiri, hatırayı, seyahatnameyi, biyografiyi, mektup tarzında kaleme aldığı eşsiz eseri edebiyatımıza armağan eden Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi Yavuz Bülent Bakiler ‘in vefatından derin üzüntü duydum. Merhum Bakilere Allah’tan rahmet diliyor, ailesine, dostlarına ve edebiyat camiamıza başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Rabb’im mekanını cennet eylesin.”
Merhum Yavuz Bülent Bakiler 1969-1975 yılları arasında Sivas’ta Avukatlık yapmıştı.
Merhum Yavuz Bülent Bakileri Sivas’a öğretmen olduğum ilk yıl tanışmak şerefine ermiştim…
Hem de Sivas’a gittiğim ilk hafta içinde…
Sivas’a vardığım gün Sivas’ı tanımak istemiştim…
O dönemde yani 1968-1969 yıllarında ülke genelinde ve dünyada sağ-sol mücadelesi hat safhaya gelmişti.
Sivas’ı tanımaya nereden başlamalı idim?
Ülke genelinde sağ grubu Milliyetçiler Derneği temsil ediyordu.
Buradan başlamalıydım…
Sormuş soruşturmuş ve Milliyetçiler Derneğini bulmuştum…Dernek başkanıyla tanışmıştım…
Dernek başkanının adı sayın Mehmet İrge idi…
Kendimi tanıttığım zaman çok-çok ilgilenmişti. Kendisi de Cumhuriyet İlkokulu’nun müdürü idi…
Sivas’ın en ileri gelen ailelerinden, herkesin sevip saydığı, milliyetçi, muhafazakâr bir kişiliğe sahip aynı zamanda iyi bir aile babası idi.
Çaylarımızı içtikten sonra bana demişti ki; “Seni Yavuz Bülent Bakilerle tanıştıracağım…İster misin?”
Şaşırmıştım…
Ben Yavuz Bülent Bakiler adını Adana’da Lise çağında ve Üniversitede öğrenci iken duymuştum…
1962 yılında “Yalnızlık” isimli yeni çıkan şiir kitabından tanıyordum.
Şiirlerinin birçoğunu da ezberlemiştim.
Şiirlerinde hep Anadolu’yu, Anadolu insanını anlatıyordu. Sade ve aydınlık bir üslubu vardı. Milli ve manevi değerlere bağlı şiirler yazmıştı…
İstanbul’da okurken okulumuzun yayın organı olan ve benim SORUNUZ SÖYLEYELİM sayfasını yönettiğim bir dergi vardı: İslam Medeniyeti dergisi…Bu dergide bir kaç defa Yavuz Bülent Bakilerin şiirlerini yayımlamıştık.
Matbaada yayımlanacak olan yazı ve şiirler birinci defa basılır tashihler yani düzeltmeler yapıldıktan sonra son şekliyle basıma girerdi.
İşte matbaada mecmuaya basılmak üzere tashih için gelen Yavuz Bülent Bakiler ’in şiirlerini de ben tashih etmiştim.
Avukat olduğunu da biliyordum…
Şiirlerini de hayranlıkla okuyorduk…
Ama Sivaslı olduğunu, Sivas’ta Avukatlık yaptığını bilmiyordum…
Sayın Mehmet İrge bey benim şaşkınlığımı görünce: “Sen de mi görüşmekten çekiniyorsun?..” demişti.
Bu defa daha çok şaşırmıştım…” Ne çekinmesi? Demiş ve şaşkınlığımın sebebini, mecmuadaki yayımladığımız şiirlerini anlatmıştım…
Bu defa şaşırma sırası sayın Mehmet İrge’ye gelmişti…
Gayr-ı ihtiyari “Sen O’mu sun?” demişti…
O kimdi, kimden bahsediyordu?..
“O kim?” diye sorduğumda da: “Hani İslam Medeniyetindeki Sorunuz-Söyleyelim sayfasını yöneten Gazi Mert sen misin?..” diye sormuştu ve gitmiş öbür odadan 5-6 tane İslam Medeniyeti mecmuası getirmişti…
Karşılıklı akan gözyaşları…
…Ve beni alıp doğruca Avukat Yavuz Bülent Bakiler ’in bürosuna götürmüştü.
Bürosuna geldiğimiz zaman Yavuz Bülent Bakiler beyefendinin sayın Mehmet İrge beye gösterdiği ilgiyi hiç unutamam…
Tabi beni tanımıyordu…Sadece tokalaşmıştık…
Ben kendisine hayranlıkla bakıyordum…
Hoş geldin faslından sonra sayın Mehmet İrge Bey dedi ki; “Sayın Avukatım. İşte İslam Medeniyeti Dergisinde Sorunuz-Söyleyelim köşesini yürüten ve kapalı bir kutu olan İlk Öğretmen okulunun kilidini açacak öğretmen kardeşimiz…”
Bu giriş cümlesine de şaşırmamak elde değildi…
Acaba İlk Öğretmen okulu niçin kapalı bir kutu idi?
Sayın Mehmet İrge böyle bir tanıtımla söze başlayınca sayın Yavuz Bülent Bakiler ’in yerinden kalktığını beni kucaklayıp alnımdan öptüğünü görünce anlattıklarını da duyunca Sivas İlk öğretmen okulundaki görevimin ne kadar kutsal ve önemli olduğunu bir daha anlamıştım.
Merhum Yavuz Bülent Bakiler ’in her ay sınama salonunda yaptığı milli ve manevi değerlere bağlı şiir günlerini ve özel sohbetlerini hiç unutamıyorum.
Yavuz Bülent Bakiler; Şair ve yazar, bürokrat…
23 Nisan 1936, Sivas doğumlu…
İlk ve orta öğrenimini Sivas, Gaziantep ve Malatya’da tamamladı.
1960 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdikten sonra kısa bir süre Yeni İstanbul gazetesinde çalıştı.
1964-1968 yılları arası TRT Ankara Radyosu Merkez Program Dairesi Başkanlığında raportör olarak görev yaparken çeşitli kültür programları hazırladı ve sundu.
1969-1975 yılları arası Sivas’ta avukatlık yaptı.
İl başkanlığı görevinde bulunduğu Adalet Partisinden belediye başkanı ve milletvekili adayı gösterildi.
1975-1976 yıllarında Başbakanlık Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığında hukuk müşavirliği yaptı.
1976-1979 yıllarında Ankara Televizyonunda çalıştı.
1979-1980 yıllarında Kültür Bakanlığı müsteşar yardımcılığı görevlerinde bulundu.
12 Eylül’den sonra müşavir kadrosuna atandı ve 1992’ye kadar bu bakanlıkta hizmetini sürdürdü.
İki yıl Başbakanlık müşaviri olarak görev yaptıktan sonra 1994’te kendi isteğiyle emekli oldu ve çalışmalarını İstanbul’da sürdürdü.
Liseden mezun olduğu yıl (1953) Türk Sanatı dergisinde çıkan ilk şiirinin ardından, şiirleri mahallî dergi ve gazeteler ile üniversite öğrenciliği yıllarında arkadaşlarıyla birlikte çıkardığı Kopuz ve bir süre yazı işleri müdürlüğünü yaptığı Orkun ve Türk Edebiyatı (1980) dergilerinde çıktı.
Türkiye ve Tercüman gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı.
Samanyolu televizyonuna Türkçenin doğru ve güzel kullanılması konulu “Sözün Doğrusu” isimli bir program hazırladı ve sundu. “Sözün Doğrusu” programı ve yeni Türk Cumhuriyetlerini konu aldığı TV programları nedeniyle çeşitli kuruluşlarca çok sayıda ödüle layık görüldü.
Orkun, Hisar ve Türk Edebiyatı dergilerinin en dikkati çeken şairleri arasında yer aldı.
Merhum Yavuz Bülent Bakilerin eserleri Şunlardır:
A- Şiir kitapları: Yalnızlık…Duvak…Seninle… Harman… Bir Gün Baksam ki Gelmişsin…Gözlerin İstanbul Oluyor Birden…
B- Gezi Notları: Üsküp’ten Kosova’ya…Türkistan Türkistan…
C – İncelemeleri: Şiirimizde Ana…Tabuları Yıkmak…Sıvasa Şiir…Aşık Veysel…Elçibey…Mehmet Akif’in Çağdaş Türkiye İdeali…Sözün Doğrusu 1-2… Sevgi Mektupları…Gidenlerin Ardından…Arif Nihat Asya İhtişamı…
D- Anıları: Unutamadıklarım…Gönlümdekiler ve Ötekiler… Hatırladıklarım.
Merhum Yavuz Bülent Bakiler’e Allahtan Rahmet diler, kederli ailesine ve sevenlerine başsağlığı temenni ederim.
Ruhu şad olsun, mekânı cennet olsun…
Hoşça kalanız.

