Nöbetçi Eczaneler
Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın, sosyal medya platformu X üzerinden İsveç’e yönelik sert suçlamaları, iki ülke arasındaki gerilimi yeniden tırmandırdı. Orban, Almanya’nın Die Welt gazetesine atıf yaparak, İsveç’te suç çetelerinin genç kızları cinayet ve bombalama gibi şiddet eylemlerine yönelttiğini öne sürdü. Bu iddia, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson’un anında tepkisine neden oldu ve sosyal medyada hararetli bir tartışma başlattı.
Macaristan’dan “Çöken Ülke” İddiası
Viktor Orban, paylaşımında İsveç’i “düzen ve güvenliğiyle tanınan, ama şimdi çöken bir ülke” olarak nitelendirdi. Orban, İsveç hükümetinin kendilerine hukuk devleti dersi verdiğini ancak sistemin çocukları mahkum etmeyeceğini bildiği için suç ağlarının onları katil olarak kullandığını iddia etti. Die Welt’in haberine göre geçen yıl yaklaşık 280 reşit olmayan kızın cinayet veya şiddet suçlarından soruşturulduğunu belirten Orban, “Yürek parçalayıcı. İsveç halkı daha iyisini hak ediyor” diyerek tepkisini dile getirdi.
Bu ifadeler, siyasi bir manevra olarak görülebilir. Yaklaşan Macaristan seçimleri öncesinde, popülist bir söylemle Batı ülkelerini hedef alarak kendi tabanını konsolide etmeye çalıştığı söylenebilir.
İsveç’ten Sert Karşılık: “İnanılmaz İftiralar”
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Orban’ın suçlamalarını “inanılmaz iftiralar” olarak nitelendirerek yanıt verdi. Kristersson, “Kendi ülkesinde hukuk devletini yok eden birinden gelmesi şaşırtıcı değil. Orban, yaklaşan Macaristan seçimleri öncesinde çaresiz görünüyor” diyerek Macar lidere sert çıktı.
Bu durum, iki ülke liderinin uzun süredir devam eden gergin ilişkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor. İsveç’in, Macaristan’daki hukuk devleti uygulamalarını ve özellikle de LGBTQ+ Onur Yürüyüşü yasağını eleştirmesi bu gerginliğin temelini oluşturuyor. Macaristan’ın ise İsveç’in NATO üyeliğini Türkiye ile birlikte uzun süre engellemesi, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin ne kadar yıprandığını gösteriyor.
Alman Basınının Tartışmalı Haberi
Tartışmaya yol açan Die Welt haberinde, İsveç’te çetelerin genç kızları giderek daha fazla şiddet olaylarına yönlendirdiği belirtilirken, Stockholm’deki iktidar koalisyonunun ceza sorumluluğu yaşını 13’e indirmeyi düşündüğü ifade ediliyor. İsveç Adalet Bakanı Gunnar Strömmer de daha önce genç kızların suç çevrelerine karışmasının beklenenden daha yaygın olduğunu söylemişti.
Bu tür haberlerin, siyasi liderler tarafından iç ve dış siyasette birer araç olarak kullanılması, bana kalırsa hem medya etiği hem de uluslararası ilişkiler açısından ciddi riskler taşıyor. Bir haber metninin, diplomatik bir krize dönüşebilmesi, günümüzün kutuplaşmış dünyasında bilginin ne kadar güçlü bir silaha dönüşebildiğini de gösteriyor.