Hakkında her yıl anma günleri, anma haftaları düzenlenen dirilişimizin mimarı şair, yazar, mütefekkir, fikir adamı merhum Sezai Karakoç 16 Kasım 2021’de 88 yaşında İstanbul’da vefat etmişti.
Sezai Karakoç; 22 Ocak 1933 tarihinde Ergani / Diyarbakır’da doğdu.
Babası Yasin Bey, Birinci Dünya Savaşı sırasında Kafkas Cephesi’nde çarpışırken Ruslara esir düşmüş olan orta hâlli bir tüccardı.
Annesi Emine Hanım ev hanımıydı.
,Sezai Karakoç’un çocukluğu Ergani, Maden ve Piran’da geçti. İlkokulu Ergani’de bitirdi. Ardından Maraş Ortaokuluna parasız yatılı olarak kaydoldu.
1947 yılında Gaziantep’te, yine parasız yatılı olarak lise öğrenimine başladı.
1950 yılında Gaziantep Lisesini, 1955 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye Bölümünü bitirdi. İlkokul, ortaokul ve lise yıllarında okulun en dikkat çekici öğrencisi oldu.
Ortaokuldayken Namık Kemal, Ziya Paşa, Tevfik Fikret, Ziya Gökalp okuduğu, bildiği yazarlar arasındadır.
Lisede okuma listesine Batı klasiklerini de ekledi.
Üniversite öğrenimine başladığında Doğu ve Batı klasiklerinin çoğunu okumuştu.
Üniversite öğrenimi sırasında, daha birinci sınıftayken asistanlık teklifi aldıysa da bu teklifin üzerinde durmadı.
Büyük Doğu’yla ise ortaokul yıllarında tanışmıştı.
Ortaokul ve lise yıllarında tutkulu bir Büyük Doğu okuyucusu oldu.
1950’li yıllarda bizzat tanıştığı Necip Fazıl’dan ömrü boyunca ayrılmadı. ,
Siyasal Bilgiler Fakültesinden sonra, 30 Kasım 1955 tarihinde Maliye Bakanlığında, Hazine Genel Müdürlüğü Dış Tediyeler Muvazenesi bölümünde çalışmaya başladı.
11 Ocak 1956’da maliye müfettiş yardımcısı oldu.
3 Şubat 1959’da gelirler kontrolörü olarak İstanbul’a atandı. Görevi gereği yurdun birçok yerini görme imkânı buldu.
Monna Roza, Diriliş Neslinin Âmentüsü, İslamı’ın Dirilişi gibi çok sayıda eser kaleme alan yazar 16 Kasım 2021’de İstanbul’da vefat etti.
İlk eserleri 1950’li yıllarda Büyük Doğu’da yayımlanan merhum Sezai Karakoç, 16 Aralık 1963’ten itibaren değişik aralıklarla Yeni İstanbul gazetesinde, “Karakoç” imzasıyla günlük yazılar kaleme aldı.
Sezai Karakoç, Türk edebiyatının en sevilen şiirlerinden biri haline gelen “Mona Rosa” şiiriyle okuyucunun kalbinde taht kurdu.
Yeni İstiklal, Yeni İstanbul ve Babıali’de Sabah gazetesinde yazmaya başlayan Sezai Karakoç, 1 Temmuz- 31 Ağustos 1974 arasında Milli gazetede “Sur” başlığı altında yazdı.
Edebiyat çalışmalarına daha çok vakit ayırabilmek için resmi görevinden istifa eden Karakoç, 1990’da şiir ve yazılarında, dergilerinde, kitaplarında ortaya koyduğu dünyayı gerçekleştirmek için Diriliş Partisini kurdu.
Yedi yıl bu partinin genel başkanlığı görevini yürüttü. Diriliş Partisi, 19 Mart 1997’de kapatıldı.
Bu tarihten itibaren Diriliş dergisi dışında hiçbir yerde yazmayan Karakoç, dünya savaşlarından yenik çıkan İslam dünyasının yeniden dirilişini amaç edindi.
Bu uğurda, yazı hayatı boyunca diriliş kavramı çevresinde zinde bir bilinç uyandırmaya çalıştı; başta şiir, siyaset ve düşünce olmak üzere, dünya Müslümanlarının uyanışına eserleriyle emek verdi.
Edebi ve düşünce hayatını diriliş nesli olarak tanımladığı gençliğin yetişmesine adayan Karakoç’un şiirleri Büyük Doğu, Hisar (1951-54), Mülkiye (1952-53), İstanbul (1953-57) Şiir Sanatı (1955), Hamle (1955), Pazar Postası (1957-58), Türk Yurdu (1959), Hür Söz (1961), Soyut (1965), Hilâl (1965) ve Diriliş (1960-92) dergilerinde yayımlandı.
Usta kalemin “Mona Roza” şiiri 1950’li yılların başlarında büyük ilgi görürken, ikinci şiiri “Rüzgâr” Hisar (Şubat 1951) dergisinde çıktı.
Şairin nüfus kaydında doğum günü 22 Ocak olarak görülmekle beraber, gerçek doğum gününün Mayıs içinde olduğu belirtilmektedir.
Merhum Sezai Karakoç; Felsefe okumak istediği için İstanbul’a gitti.
Babasının isteği İlahiyat Fakültesiydi.
Kendi parasıyla okuyamayacağını anlayınca, o zaman parasız yatılı kısmı bulunan Siyasal Bilgiler Fakültesi sınavına girdi.
Sınav sonuçlarını beklerken de Felsefe bölümüne kayıt yaptırır. Şayet sınavı kazanmazsa felsefe tahsili yapacaktı.
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi kazanarak başladığı yüksek öğrenimini 1955’de fakültenin mali şubesinden mezuniyetle tamamladı.
Mecburi hizmet sebebiyle Maliye Bakanlığı’nda Hazine Genel Müdürlüğü Dış Tediyeler Muvazenesi Bölümüne atandı.
Daha sonra Maliye müfettişliği sınavına girdi ve kazanarak ve 11 Ocak 1956’da müfettiş yardımcılığı görevine başladı. 1959 yılında İstanbul’da Gelirler Kontrolörüdür.
Bir ara Ankara çağrılıp Yeğenbey Vergi Dairesinde görevlendirilirse de kısa bir müddet sonra yine İstanbul’da ki görevine döner.
Görevi icabı Anadolu’yu çok gezer ve birçok il, ilçeyi inceleme, tanıma fırsatı bulur.
1960 – 1961 yıllarında yedek subay olarak yaptığı askerlik görevinden sonra İstanbuldaki görevine kaldığı yerden devam etti.
1965’ten 1973’e kadar birçok kez istifa etti.
1973’ten bu yana da hiçbir resmi görev almadı. İstanbul’da Diriliş Yayınları ve Diriliş Dergisi’ni kurdu.
1990 yılında “Güller Açan Gül Ağacı” amblemiyle Diriliş Partisi’ni kurdu. Yedi yıl Partinin Genel Başkanlığını yürüttü.
Ancak parti 19 Mart 1997’de 2 genel seçime girmediği için kapatıldı.
2006 yılında kültür bakanlığı özel ödülü ile ödüllendirildi.
Bakanlığa, ödülün para kısmının kültür sanat işlerine harcanmasını, diğer kısmınınsa posta ile bildirdiği adrese yollanmasını rica ettiği bir mektup yolladı.
Merhum Karakoç şiirle ilgili görüşlerini yazmaya başladığı dönemlerden itibaren şiir anlayışını da yazmıştır.
Bu konudaki düşüncelerini Edebiyat Yazıları adını verdiği 3 kitapta toplayan Karakoç’un şiirimizde son derece özgün bir yeri vardır.
Merhum Sezai Karakoç sadece doğum ve ölüm yıldönümlerinde anılmamalı. şiirleriyle her an gençlerimizin gönlünde ve dilinde olmalıdır.
Hoşça kalınız.

