Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ALASKA 2025 VE MAGA’CILARA SUİKAST..! ÖZGÜRLÜK HEYKELİNİN BAŞINA ÇUVALI KİM GEÇİRMEK İSTİYOR?

Bir önceki yazımızda Trump ve Putin 15 Ağustos 2025 tarihinde,

Bir önceki yazımızda Trump ve Putin 15 Ağustos 2025 tarihinde, Alaska, Anchorage’daki Elmendorf-Richardson Ortak Üssü’nde ABD-Rusya arasında resmi bir zirve gerçekleştirildiğini bunun Dünya için önemini  vurgulamıştık. Ve yazımızın sonunuda “Sonuç olarak, ALASKA-2025 zirvesiyle , Trump ve Putin Resetçi Anglo- Siyonist merkezlerin kalesine (Dünya halklarının ve barışın lehine)  bir gol atmıştır. Resetçi Anglo -sakson derin merkezlerin, buna nasıl bir karşılık vereceklerini önümüzdeki süreçte göreceğiz.” diye bitirmiştik.

Bu yanıt MAGA (Amerikan Yurtseverliği) hareketinin , gençlik kesimindeki önde gelen en etkili aktivistlerinden Charlie Kirk’ün suikasta uğramasıyla geldi.

Bu olay Başta Trump olmak üzere tüm MAGA’cıların Anglo-Siyonist Reset’cilerin hedefinde olduğunu gösterdi.

Trump da buna ulusal yas ilan ederek yanıt verdi. Daha önce de sokakların karıştırılmasını ve iç çatışma yaratarak bir tepki beklediğini ve bunun içinde ulusal güvenlik güçlerine metropollere inme emri verdiğini yazmıştık.

MAGA’NIN KÖKENİ

MAGA (Amerikan Yurtseverliği) ABD 1776 da İngiltere’ye karşı ulusal kurtuluş savaşı vermesine dayanıyor. (ABD’nin Ulusal Bağımsızlık Bildirisi, 13 Yıl sonra yayınlanacak 1789 Fransız Temel Haklar Bildirisine esin kaynağıdır)

1860 da ABD iç savaşında Köleliği Savunan Güney’i İngilizler destekliyor. Köleliğe karşı savaş açan ve onu savunan Güneyi yenen ABD başkanı Abraham Lincoln suikastla öldürülüyor.

ABD’nin bağımsızlık savaşı da  1919 da İngiltere’nin başını çekiği emperyalizme karşı verilen Türk kurtuluş savaşı gibi öncelikle bir -haysiyet- savaşıdır.

Birinci Dünya savaşının yıkımından çıkışta ABD başkanı Roosvelt de savaş yaralarının sarılmasında ve 1929 ekonomik buhranının dan Keynes’ci sosyal ekonomik programlarla olumlu katkılar yapmıştı. II. Dünya savaşının bitirilmesinde Hitler ve Japon faşizminin durdurulmasında ABD’nin mücadelesi önemlidir. (Ancak bu yazımızda bir şeyi atlamayalım Avrupa’da Hitler  faşizminin yenilmesinde SSCB’nin ödediği bedelin -20 milyona yakın Rus vatandaşı öldürüldü- görmezden gelinmesi yanlış olur). Ancak ne yazık ki Roosevelt Japonya’nın teslim olmasından sonra kuşkulu bir şekilde aniden ölür(veya öldürülür). Yerine geçen  yeni başkan Truman Japonya teslim olduğu halde, Anglo Siyonist derin merkezlerin telkini ile Atom Bombası atılarak büyük bir katliam yapılır. 1960’larda bu politikalara devam etmek istemeyen ve Küba Krizinin barışçıl yollarla bitirilmesini sağlayan savaş politikalarına  direnen Kennedy’inde suikast sonucu öldürüldüğünü hatırlayalım.

Yani ABD,  ikinci Dünya Savaşından Alaska-2025 buluşmasına kadar Angola Siyonist merkezlerin büyük kirli işlerini yapmıştır.

MAGA POLİTİKASI DÜNYA BARIŞI VE KALKINMA İSTEYEN DÜNYA HALKLARININ LEHİNEDİR .

II. Dünya savaşından , Trump’ın yeniden göreve seçildiği 2025 yılına kadar geçen süre Anglo Siyonist derin merkezlerin -büyük kirli işlerini ABD ye yaptırdığı vahşet yıllarıdır. Bu süreçte  Dünyanın her yerinde faşist darbelerin( 12 Eylül, Türkiye, Yunanistan, Şili, Arjantin) bölgesel savaşların ve işgallerin(Kore, Vietnam, Kıbrıs ve en son Ukrayna  vb) yaşandığı dönemdir.

Çünkü Truman II. Dünya savaşının bitmesi sonrası özellikle Kapitalist Liberal ekonominin alternatifi olarak Sosyalizm SSCB ye karşı harekete geçer. Pax-Amerikana için kolları sıvar.  1948 yılında NATO kurulur. Truman Doktrini ile Avrupa, Balkanlar, Akdeniz ve  Ortadoğu’da liberal sömürü ekonomisini kurar. İlk olarak 1948 de San-Francisco konferansını düzenler. Bu konferans sonucunda alınan en önemli kararlardan biri -tek partili rejimlerle mücadele- kararıdır.

Tamda bu yıllarda Lenin ve Atatürk arasında Emperyalizme karşı kurulan ve başarılı olan -Emek ve Mazlum Halklar Barış İttifakının değerini anlamayan aptal diktatör Stalin, zafer sarhoşluğu içinde Türkiye’den Kars ve Ardahan’ı ister.

Bunun üzerine Dünyadaki gelişmeleri iyi takibeden  İsmet İnönü başarıyla uyguladığı denge politikası ile  ABD ye yanaşarak -çok partili demokrasiye geçme kararı-  alır. Ancak Hasan Ali Yücel gibi Köy Enstitülerinin kurucusu ve bir çok aydın buna karşı çıkar. Ancak İnönü Türkiye’nin savaşa girmemesi için dış dünya dengelerini daha fazla önemsemektedir. İnönü Köy Enstitüleri gibi kurulmasını bizzat teşvik ettiği kurumları barış uğruna feda edilmesini göze alır. Sonuçta İnönü’nün bu denge politikası ile bir yandan Edirne sınırına dayanan Hitler ordularını durdurmaya çalışırken, bir yandan da İngiltere savaş bakanı Churcill’i Yenice (Tarsus)  yakınlarındaki bir vagonda yapılan görüşme ile savaşa girmemek için oyalar. (İnönü’nün bu dünya dengelerini gözeten başarımı  denge politikaları sayesinde  on bin yıllık Anadolu tarihinde bu topraklarda ilk kez 100 yıllık savaşsız barış sağlanır ve dede-torun ilişkisi yaşanır).

MAGA HAREKETİ KÜRESELEŞİYOR MU?

Anglo -Siyonist küreselcilerin elindeki medya merkezlerin MAGA’yı milliyetçi , faşist ve göçmen karşıtı bir hareket gibi göstererek MAGA’nın ABD ve Dünya’da yayılmasını önlemeye çalıştıklarını yazmıştık.

Ancak Charlie Kirk’ün öldürülmesi nedeniyle Londra’da yüzbinlerce katıldığı eylem, MAGA hareketinin Avrupa kıtasında da farklı söylemlerde de olsa yayılmaya başladığını gösteriyor.

MAGA EMPERYAL GÖÇ MÜHENDİSLİĞİNE KARŞI

Daha önceki yazılarımızda vurguladığımız gibi Angola Siyonist merkezlerin , öncelikle Ukrayna’yı kışkırtarak üçüncü Dünya Savaşı çıkarma çabaları Biden döneminde yoğunlaşmıştı. Trump(2.0) ile başlayan süreçte Alaska 2025 buluşmasıyla şimdilik önlendi. Üçüncü Dünya Savaşı’nın çıkmasından umudu şimdilik kesen Ancak Anglo Siyonist merkezlerinin, bölgesel savaşların çıkması, hiç gerilimlerin artması için dünyada uyuşturucu ve kriminallığı teşvik etme  çabalarını azaltmadan yoğunlaştırdıklarını görüyoruz . Ülkemizde de bunu uyuşturucunun yaygınlaşması, akran şiddeti ve kadın cinayetlerinin yoğun olarak artmasından gözlemleyebiliyoruz. Ülkemizde de din iman diyerek iktidara gelen Siyasal İslamcı anlayışın, yandaş kanallarda yayımlanan olmadık aile içi rezaletleri açıklayarak adeta teşvik eder yayınlara hiç ara vermeden devam ettiğini görmek bu nedenle hiç şaşırtıcı değil.

8-10 yıl önce sınırlarımızdaki mayınların temizlenmesi,  Suriye’den 10 milyon sığınmacının ülkemize Afrika’dan teknelerle, Afganistan’dan kafilelerle binlerce erkeğin elini kolunu sallayarak metropollere yığılması tesadüf mü?(Devamı gelecek yazıda)