Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Macaristan AB’ye Resti Çekti: Bu Sadece Bir Dava Değil, Bir Mesaj

Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya verdiği destek, savaşın başladığı günden bu yana

Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya verdiği destek, savaşın başladığı günden bu yana artarak devam ediyor. Ancak bu desteğin her zaman oybirliğiyle yürüdüğünü söylemek zor. Özellikle bir ülke var ki AB içindeki çoğu karara başını sallamaktan çok, itiraz eden rolünde: Macaristan.

Başbakan Viktor Orban liderliğindeki Macar hükümeti, Ukrayna’ya verilen destek paketlerinde zaman zaman frene basıyor, hatta el freni çekiyor desek yeridir. Son gelişmeyle birlikte bu kez işi bir adım daha ileriye taşıdılar ve Avrupa Birliği’ni doğrudan mahkemeye verdiler.

Macaristan’ın itirazı, AB’nin dondurulmuş Rus varlıklarından elde ettiği milyarlarca euroluk faizin Ukrayna’ya aktarılması kararı üzerine geldi. Normalde bu tür kararlar üye devletlerin onayıyla alınır. Ancak Macaristan, bu karara dahil edilmeden sürecin yürütüldüğünü savunuyor ve “Ben katkı sağlayan bir üye değilsem, neden bana sorulmadı?” diyor.

AB Adalet Divanı’na taşınan ve ardından Genel Mahkeme’ye yönlendirilen dava, sadece teknik bir hukuki süreç değil; aslında Orban hükümetinin, AB’nin ortak hareket etme anlayışına karşı verdiği siyasi bir mesaj. “Ben farklı düşünüyorum ve kararlarınız beni bağlamaz” demeye getiriyorlar.

Macaristan’ın bu çıkışı, AB içinde uzun süredir devam eden bir gerilimin de yansıması. Rusya ile görece yakın ilişkiler sürdüren Budapeşte, Ukrayna konusundaki çoğu kararda diğer ülkelerle ters düşüyor. Bu da ister istemez AB içindeki birlik görüntüsünü zedeliyor.

Davayla ilgili kararın çıkması yıllar alabilir. Ancak Macaristan’ın niyeti kısa vadeli bir sonucu zorlamak değil gibi görünüyor. Daha çok, “Bu bizim çizgimiz, AB içindeki egemenlik haklarımızı sonuna kadar savunuruz” duruşunu netleştirmek istiyorlar.

Peki bu duruş, Avrupa Birliği’nin geleceği için ne anlama geliyor? Her karar için tüm üyelerin onayı gerekiyorsa ve bir ülke sürekli karşı çıkıyorsa, ilerlemek mümkün mü? Yoksa AB, bazı konularda “oybirliği” kuralını esnetmeye mi başlayacak?

Kısacası, Macaristan’ın açtığı bu dava sadece hukukî bir süreç değil; Avrupa’nın gelecekte nasıl bir birlik olacağına dair ipuçları taşıyan bir siyasi satranç hamlesi.