Bizi sevdiklerimizden uzak tutan şey, mesafeler değil midir?
Bir yerden bir yere gideceksek yol, gözümüzde çok büyür…
Hatta yol krizine giren insanlar da vardır…
Bunlardan biriyim…
Otobüse bindiğim anda baş dönmesi, mide bulantısı gibi durumlar yaşarım…
Bu nedenle memleketimi, gitmem gereken yerleri sürekli ertelerim…
Hava yolculuğundan da çok korkarım. Özellikle de uçak türbülansa girince…
Aktarmalı seyahatin ne kadar sıkıcı olduğunu söylememe gerek bile yok…
Şimdi diyeceksiniz, nereden çıktı bu yol konusu ?
Geçenlerde Cumhurbaşkanımızın Mersin, Antalya yolunun yapımından bahsetmesinden…
Beş kardeşin beşi de, ayrı ayrı illerde ikamet etmekteyiz…
Yolculuğu sevmediğim için genellikle onlar, ziyaretime gelirler…
Aynı gerekçeler nedeniyle, tatil anlayışım da değişkenlik göstermiştir…
Mersin-Ankara’nın 2-3, Mersin-İstanbul arasındaki mesafenin de 4-5 saate düştüğünü hayal edin…
Müthiş bir şey olurdu…
Hafta sonu ziyaretleri dahi yapılmaz mıydı?
Hasretler giderilir, tatiller yapılır, enerjik bir şekilde gündelik koşuşturmalarımıza devam etmiş olurduk…
Ama işte, ne zaman yapılacak bu yollar?
Elden ayaktan düşmeden görebilecek miyiz?