Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

GAZİ ÖĞRETMEN ( 68 )

Gazi Öğretmen Bozyazı Belediye
Gazi Öğretmen Bozyazı Belediye Başkanlığını kazanamayınca tekrar göreve dönmek için 3 ay beklemesi gerekiyormuş…Bu 3 aylık süre içinde Bıldırcın çiftliği kurmak için Bıldırcın hakkında şu bilgileri öğrenmiş:
“Dünyanın her tarafında av hayvanı olarak tanımlanan Bıldırcını on birinci yüzyılda Japonya ve Çin evcilleştirmiş…
1910 yılından bu yana et ve yumurtası için yetiştirilmeye başlanmış…
Bıldırcın; 20 santim uzunluğunda, tıknaz yapılı, vücudunun alt kesimleri krem renkli, diğer kesimleri çubuklu kahverengimsi olan bir kuş türü olarak tanımlanmış…
Erkek bıldırcınlarda boyunlarının üst kısımlarında ve göğsün alt kısımlarında tarçın renginde tüyler varmış…
Dişilerde boyun üstündeki ve göğsün alt tarafındaki tüyler daha ince ve daha açık tarçın rengindeymiş…Dişiler yılda ortalama 250 -300 yumurta yumurtlarlarmış…
Erkek ve dişi bıldırcınlar 250 – 300 gram canlı ağırlığa ulaşabilirlermiş…Bıldırcınlar 30 -35 günde kesim ağırlığına ulaşırlarmış…”
İşte Gazi Öğretmenin Bıldırcınla ilgili ilk bilgileri bunlarmış…O dönemde Anamur’da kurduğu bıldırcın çiftliği büyük ilgi ve takdir toplamış…İlk koyduğu yumurtalar 16 gün sonra civciv halinde çıkmış…
Yem olarak sayın Mersinde Bıldırcın yetiştiricisi sayın Hallaç’tan aldığı yem çuvallarından biri civciv yemiymiş…
Yeni çıkan civcivleri “civciv büyütme kafesi” ne koymuş ve 24 saat ışık altında tutmuş, ilk üç gün 35-36 derece ısı tatbik etmiş… 3’üncü günden sonra her iki günde bir ısıyı 2 derece düşürerek en son 24-25 derecede sabit tutmuş…
Bu işlemi kafese ışık için bağlanan ampuller kanalıyla gerçekleştirmiş…Civcivlerin altına oluklu mukavva koymuş, bir hafta bu oluklu mukavvayı çekmemiş… Bir hafta sonra oluklu mukavvayı çekmiş, civcivlerin tel üzerinde gezinmelerini sağlamış…
İkinci hafta civcivleri normal kafese bırakmış ve erkek dişi ayırımını gerçekleştirerek 2 dişi,1 erkek olmak üzere 30’arlı kafeslere yerleştirmiş…İlk zamanlarda erkek dişi ayırımında zorlanmış…
Erkek dişi ayrımının göğüs renklerine bakılarak yapıldığı, erkeklerin göğüs tüylerinin kiremit-kahve renkli ve beyaz kırçıllı olduğu; dişilerin göğüs tüylerinin daha açık renkli ve siyah benekli olduğu söyleniyorsa da tüylerinin yeni çıkmış olması işini zorlaştırıyormuş…
Zamanla bu ayırımı yapmaya da alışmış… Bir bakışta Bıldırcınların hangisinin erkek hangisinin dişi olduğunu anlayabiliyormuş…
Bir de damızlık seçiminde zorlanıyormuş…36 günlük olan bıldırcınlar yumurtlamaya başlıyormuş…
Bunların içinden iri, canlı, çabuk gelişmiş olanların ayrılarak etlik yemden, yumurtalık yeme dönmelerinin sağlanması gerekiyormuş… Aldığı yem çuvallarından birisi de yumurta yemiymiş…
Damızlık olarak ayırdığı grupların doğum durumuna göre diğer gruplarla karıştırılmaması da gerekiyormuş…İşte zor olan buymuş…
Bir başka durum daha varmış ki; Onu buraya kaydetmenin lüzumsuzluğuna inanıyormuş ama bu durum civcivlerin yumurtadan çıkması için çok önemliymiş…Bunun için bıldırcınların faaliyetlerinin saatlerce gözlenmesi gerekiyormuş…
Beşinci haftayı dolduran etlik bıldırcınlarla damızlık seçiminden arta kalanları kesime alıyormuş… Kesim için ayrılan bıldırcınlar 36 günlük oluyormuş…
Bir gün sonraya kalanlar yem tüketimi sebebiyle işletmenin zarar hanesine yazılıyormuş…Kesim işlemi gerçekleştikten sonra fazla bekletilmeden tüylerinin yolunması gerekiyormuş…
Tüy yolma işlemini yaparken kesilmiş 10-15 tanesini ayaklarından tutarak 60-70 derecelik kaynamış suya 15-20 defa batırıp çıkarıyor ve eliyle tüylerini yoluyormuş…Çünkü tüy yolma makinesi yokmuş…Ciğerlerini parçalamadan yürekle birlikte çıkarıyormuş…
Son olarak soğuk su ile yıkadığı bıldırcınları 10’arlı paketlere koyuyor ve satışa sunuyormuş…Ciğer ve yüreklerini ne içlerine koyarak…
Bıldırcın üretimi için gerekli olan Kuluçka makinesini, civciv büyütme kafesini ve kümesleri yerli yerine koymuş, üretim için gerekli olan yemleri temin etmiş, damızlık yumurta üretimini, yumurtaların saklanma yöntemlerini, yumurta seçimlerini, yumurtaların makineye konmasını, civcivlerin çıkarılmasını, civcivlerin periyodik olarak bakımlarını, damızlık seçimini, kesim ve temizleme işlemlerini, yemliklerin ve sulukların nasıl yerleştirilecekleri konusunu 2 aylık bir süre içerisinde amatörce öğrenmiş ve pazarlamasını da gerçekleştirmeye başlamış…
En büyük sorun yem bulma sorunu oluyormuş…Mersin’de sadece bıldırcın yemi üreten bir fabrika varmış…Bıldırcın yemini buradan alıyormuş…Bıldırcın yemi yapılabilmesi için en az 15 karışıma ihtiyaç varmış…
A vitamini büyüme, üreme, epitel ve sinir dokusu için…
D vitamini kemik ve yumurta kabuğunun yapımı için…
E vitamini hücre zarlarında oluşacak peroksitleri önlediği için…
K vitamini büyümeyi ve yumurtlamayı sağladığı için gerekliymiş…
Bazen kemik ya da kan bulunamadığı için yem yapımında aksamalar oluyormuş, yem bulamıyormuş…
İşte o zaman tavuk yemine sıvı yağ karıştırmak suretiyle yem yapmaya çalışıyor ve toplu ölümlerin önünü alamıyormuş…
Gazi Öğretmen Zor ve zevkli bir uğraş içine girmiş…Ancak Zoru başarmış…
Anamur’da İLK Bıldırcın çiftliğini kurmuş…
Bozyazı Belediye Başkanlığı seçimlerine katılması Gazi Öğretmene uğurlu gelmiş, bu vesile ile Bıldırcın çiftliği kurmuş…
Bu çiftlikten elde ettiği gelirler yıllarca aile yaşantısına maddi yönden büyük katkılar sağlamış, 2 oğlu ve 1 kızının Üniversitede okudukları dönemlerde onlara da katkı sağlamış…
Bu çiftlik aynı zamanda dolu-dolu geçen hayatının doluluk oranını yükselten bir parçası olmuş…Çünkü bu çiftliği eşiyle birlikte yürütmüş…Hiç işçi tutmadan…Sadece eşinin katkılarıyla…
Bozyazı Belediye Başkanlığına müracaat etmek için görevden istifa etmesiyle 3 ay sonra tekrar göreve dönmesi arasında geçen süre içerisinde de hayatı bu şekilde bıldırcın çiftliği kurmakla dolu-dolu geçmiş…
3 aylık normal istifa süresinin bitiminden sonra asaleten İlçe Milli Eğitim müdürlüğüne atanmış.
( devam edecek )