Sivas İlk Öğretmen Okulunda İkinci dönemde Gazi Öğretmenin yaptığı faaliyetler sadece bunlardan ibaret de değilmiş…
Bu yoğun çalışmaların içinde yine İslam Medeniyetine gelen soruları cevaplandırıyormuş…
Yeni Çıkan Mecmuada; İstanbul’dan bayan Müberra İ.Önal’ın 8 sorusunu, Adana’dan sayın Süleyman Kalemağası, İskenderun’dan sayın Yaşar Çevikler, İzmit gölcük’ten sayın İsmail Yılancı, İstanbul’dan bayan Gülsev Aksu, İzmir’den sayın İ.Gültekin Özer, hangi il’den gönderildiği belli olmayan sayın Sönmez Evin, Kurşunlu, Bayramören nahiyesinden sayın Abdullah Muhiddinoğlu ve Antakya’dan sayın Abdurrahman Berberoğlu’nun sorularını cevaplandırmıştım.
İslam Medeniyeti Mecmuasındaki “Sorunuz Söyleyelim” köşesi gerçekten zor ve sorumluluk isteyen bir durummuş…
Göreve başladığı dönemlerde saygıdeğer hocası sayın Ahmet Davudoğlu”nun verdiği manevi icazete ihanet edemezmiş…
Ne pahasına olursa olsun İslam Medeniyeti Mecmuası yayın hayatına devam ettiği sürece bu görevden ayrılmamalı imiş…
Artık mektupların ve soruların ardı arkası da kesilmiyormuş…Devam kararı almış…
Ancak Mecmuadaki kâğıt sıkıntısı hat safhadaymış…Bunu Genel Başkan sayın Cahit Baltacı ve yazı işleri müdürü sayın İsmail L.Çakan’ın kendisine gelen mektuplarından anlıyormuş…
Gazi Öğretmen Her şeye rağmen mecmua devam etmeli diye düşünüyormuş…İstanbul’da pek çok tanıdıkları ve dostları varmış…Haberleşip reklam vermelerini sağlamış…Sarı sayfalara onların Reklam’larını almak suretiyle Şubat-Mart sayılarını tek olarak çıkarmışlar…
İslam Medeniyetinin Ocak – 1969 ayındaki sayıda başyazıda “Selam” başlığıyla bir veda yazısı yazılmış ve artık maddi imkansızlıklar sebebiyle derginin yayımlanamayacağı dile getirilmiş…
Her ne kadar “veda” yazısı yazılmışsa da bir avuç gönüllü arkadaşlarımızın maddi-manevi fedakarlıklarda bulunarak İslam Medeniyetinin devamı sağlamış…
Yayınlanmak üzere mecmuaya gönderilmiş pek çok makale ve kişiye özel olarak Gazi Öğretmene gelen 100’lerce mektup, soru varmış…
Mecmua Türkiye İslam Enstitüleri Talebe Federasyonu’nun yayın organıymış…Bir avuç gönüllü olarak mecmuayı çıkarıyorlarmış…
25 Ocak 1969’da Federasyon seçimleri yapılacakmış…Seçimler 23 Mart’a ertelenince eski yönetim Mecmuayı çıkarmaya da mecbur kalmış…Ancak bir aylık yerine iki aylık olarak…
Şubat sayısı olarak hazırlanan mecmua Şubat ve Mart sayısı olarak çıkarılmış…
Bu durum “Selam” adı verdikleri Başyazıda “SON ÇARE” adıyla okuyucularına ilan edilmiş…
Gazi Öğretmen de o sayıda İstanbul Bakırköy’den sayın Ahmet Yıldırım, Kızıltepe’den sayın Abdülkadir Güler, Gaziantep’ten sayın Ziya Sarı, İstanbul Şehremini’nden sayın Mevlüt Güngör, Denizli’den sayın Hasan Karadağ, İstanbul Zeytinburnu’ndan sayın İbrahim Sözen’in 10 sorusu, Burdur’dan sayın Mehmet Şevki Nalçacıoğlu, Rize’den sayın Muammer Korkmaz ve Kırklareli’nden sayın Nuri Korkmaz’ın 4 sorusunu cevaplandırmış…
Her yıl Federasyon yıllık genel kurul toplantısı yapmaktaymış…Eski yönetim değişecek yerine yenisi gelecekmiş…Acaba yeni yönetim İslam Medeniyeti mecmuasını çıkarmaya devam edecek miydi?
25 Ocak’ta yapılması gereken genel kurul iki ay ertelenmiş ve 24 Mart’ta yapılmasına karar verilmiş…Yıllık genel kurul toplantısı 24 Mart 1969’da Bursa’da Esnaf Dernekleri federasyonu lokalinde yapılmış…
Gazi Öğretmenin de hazır bulunduğu delegelerle ve kalabalık bir misafir kitlesinin huzurunda yapılan toplantıda çeşitli meseleler dile getirildiği gibi İslam Medeniyeti mecmuasının geleceği de gündeme getirilmiş…
Yeni yönetim görev dağılımı yapmadan önce genel kurulda İslam Medeniyeti mecmuasının çıkarılmasına devam kararı alınmış ve ondan sonra yeni yönetim seçilmiş…
Buna göre; Genel başkanlığa Sedat Şenerman, ikinci başkanlığa İzmir Yüksek İslam Enstitüsünden İhsan Emci seçilmiş…
İdare heyetinde şu isimler yer almış: Ömer Hami Ulusoy, Hasan Taş, Satı Demirci, Ahmet Cengiz, M.Şeref Ramazanoğlu, Zekeriya Beyaz, İ.Ethem Elibol,Cevat Kahraman, Fehmi koru…
Gazi Öğretmene düşen görev ise yine gelen mektuplardaki soruları cevaplandırmaya devam şeklindeymiş…
Bu bir ekip çalışmasıymış ve Gazi Öğretmen adeta eski yönetimle yeni yönetim arasında bir köprü görevi oluşturuyormuş…
Gazi Öğretmen artık mutlu yuvasını da kurmuş…Çocukluğundan beri istediği Öğretmenlik mesleğine de atılmış…İslam Medeniyeti Mecmuasındaki çalışmasını da yürütmeliymiş…Nitekim yeni yönetim mecmuayı çıkarmaya devam kararı alınca İstanbul’dan Sivas’a yine sorular gelmeye başlamış…
Önceki aylardan bekleyen sorularda varmış…Hazırladığı cevapları yeni yönetime ulaştırmış ve cevaplar 15 Nisan 1969’da yeni yönetimin çıkardığı ilk mecmuada yayımlanmış…
15 Nisan-1969’da yayımlanan mecmuada İstanbul’dan bayan Münevver Yemenicioğlu ,Afyon Sandıklı kazasından sayın Abdurrahman Akman, Darende Y.Selim köyünden sayın Osman Can, Rize’den sayın Abdülkâdir Saraçoğlu, Konya’dan sayın Yusuf Işıcık, Bolu Merkeşler köyünden sayın Rıza Demirtaş, Erzurum’dan sayın Kadir Tandoğan, Diyarbakır’dan sayın Muharrem Geray, Gölpazarı’ndan sayın İbrahim Küçük, İsminin yayımlanmasını istemeyen bir okuyucum, Kayseri’den sayın İbrahim Şimşek, İstanbul’dan K.A. rumuzuyla mektup gönderen bir okuyucunun sorularını cevaplandırmış…
Mayıs ayında maddi imkansızlıklar ve özellikle kâğıt sıkıntısı sebebiyle mecmua çıkarılamamış…
Gazi Öğretmenin bu mecmua çalışmalarının yanında asıl mesleği olan öğretmenliğiyle ilgili çalışmalarının en verimli ayları Mart-Nisan-Mayıs ayları olmuş…
Bu aylar yeni başladığı öğretmenlik yıllarının son 3 ayı imiş…Öğrencileri Gazi Öğretmenin dersinde çok başarılıymış…
Ders aralarında bile ezberledikleri sureleri dinletmek için veya yaptıkları ödevleri göstermek için ya da verdiği İslam tarifine eklemeye çalıştıkları yeni kelimeleri göstermek için hep yanına geliyorlarmış…Öğrencilerin bu ilgisi diğer öğretmenlerce ve okul idaresince ilgiyle izleniyormuş…
Milliyetçiler derneği başkanı Sayın Mehmet İrge ve özellikle Avukat Sayın Yavuz Bülent Bakiler okulda meydana gelen olayları mahalli basın kanalıyla kamuoyuna ulaştırıyormuş…
Bu da okulda bulunan Türkiye Öğretmenler Sendikasına bağlı öğretmenleri ve okul idaresini çileden çıkarıyormuş…
Edebiyat Öğretmeni Sayın Nureddin Yaz ve Tarih Öğretmeni sayın Namık Yücesan’la birlikte birinci dönemin sonunda neredeyse öğrencilerin yüzde seksenini sol görüşlü öğretmenlerin etki alanından kurtarmışlar…
Artık okulda milli ve dini değerlere bağlı öğrenciler oluşmaya başlamış…Yasak gazete, dergi ve kitaplar sınıflarda öğrencilere dağıtılamaz olmuş…Sınıflarda ders dışı konular da anlatılamaz olmuş…
İşte o yılın sonunda müfettişler gelmiş ve teftiş sonucu 10’un üzerinde öğretmen görevden alınıp yerine yenileri gelmiş…
Gazi Öğretmenin öğrencilere verdiği ödevler tamamlanmış ve her sınıftan en güzel ödev yapana bir dolma kalem hediye edilmiş… Ancak İslam’ın tarifine ek yapabilen bir öğrenci bulunamamış…Sureler ezberlenmiş bazı derslerden başarılı olamayan öğrenciler Din Bilgisi dersinden aldığı yüksek notlarla sınıf geçmişler…
İşte Gazi Öğretmenin Sivas İlk Öğretmen okulunda geçen ilk yılı bu şekildeymiş…
( devam edecek )
Bu yoğun çalışmaların içinde yine İslam Medeniyetine gelen soruları cevaplandırıyormuş…
Yeni Çıkan Mecmuada; İstanbul’dan bayan Müberra İ.Önal’ın 8 sorusunu, Adana’dan sayın Süleyman Kalemağası, İskenderun’dan sayın Yaşar Çevikler, İzmit gölcük’ten sayın İsmail Yılancı, İstanbul’dan bayan Gülsev Aksu, İzmir’den sayın İ.Gültekin Özer, hangi il’den gönderildiği belli olmayan sayın Sönmez Evin, Kurşunlu, Bayramören nahiyesinden sayın Abdullah Muhiddinoğlu ve Antakya’dan sayın Abdurrahman Berberoğlu’nun sorularını cevaplandırmıştım.
İslam Medeniyeti Mecmuasındaki “Sorunuz Söyleyelim” köşesi gerçekten zor ve sorumluluk isteyen bir durummuş…
Göreve başladığı dönemlerde saygıdeğer hocası sayın Ahmet Davudoğlu”nun verdiği manevi icazete ihanet edemezmiş…
Ne pahasına olursa olsun İslam Medeniyeti Mecmuası yayın hayatına devam ettiği sürece bu görevden ayrılmamalı imiş…
Artık mektupların ve soruların ardı arkası da kesilmiyormuş…Devam kararı almış…
Ancak Mecmuadaki kâğıt sıkıntısı hat safhadaymış…Bunu Genel Başkan sayın Cahit Baltacı ve yazı işleri müdürü sayın İsmail L.Çakan’ın kendisine gelen mektuplarından anlıyormuş…
Gazi Öğretmen Her şeye rağmen mecmua devam etmeli diye düşünüyormuş…İstanbul’da pek çok tanıdıkları ve dostları varmış…Haberleşip reklam vermelerini sağlamış…Sarı sayfalara onların Reklam’larını almak suretiyle Şubat-Mart sayılarını tek olarak çıkarmışlar…
İslam Medeniyetinin Ocak – 1969 ayındaki sayıda başyazıda “Selam” başlığıyla bir veda yazısı yazılmış ve artık maddi imkansızlıklar sebebiyle derginin yayımlanamayacağı dile getirilmiş…
Her ne kadar “veda” yazısı yazılmışsa da bir avuç gönüllü arkadaşlarımızın maddi-manevi fedakarlıklarda bulunarak İslam Medeniyetinin devamı sağlamış…
Yayınlanmak üzere mecmuaya gönderilmiş pek çok makale ve kişiye özel olarak Gazi Öğretmene gelen 100’lerce mektup, soru varmış…
Mecmua Türkiye İslam Enstitüleri Talebe Federasyonu’nun yayın organıymış…Bir avuç gönüllü olarak mecmuayı çıkarıyorlarmış…
25 Ocak 1969’da Federasyon seçimleri yapılacakmış…Seçimler 23 Mart’a ertelenince eski yönetim Mecmuayı çıkarmaya da mecbur kalmış…Ancak bir aylık yerine iki aylık olarak…
Şubat sayısı olarak hazırlanan mecmua Şubat ve Mart sayısı olarak çıkarılmış…
Bu durum “Selam” adı verdikleri Başyazıda “SON ÇARE” adıyla okuyucularına ilan edilmiş…
Gazi Öğretmen de o sayıda İstanbul Bakırköy’den sayın Ahmet Yıldırım, Kızıltepe’den sayın Abdülkadir Güler, Gaziantep’ten sayın Ziya Sarı, İstanbul Şehremini’nden sayın Mevlüt Güngör, Denizli’den sayın Hasan Karadağ, İstanbul Zeytinburnu’ndan sayın İbrahim Sözen’in 10 sorusu, Burdur’dan sayın Mehmet Şevki Nalçacıoğlu, Rize’den sayın Muammer Korkmaz ve Kırklareli’nden sayın Nuri Korkmaz’ın 4 sorusunu cevaplandırmış…
Her yıl Federasyon yıllık genel kurul toplantısı yapmaktaymış…Eski yönetim değişecek yerine yenisi gelecekmiş…Acaba yeni yönetim İslam Medeniyeti mecmuasını çıkarmaya devam edecek miydi?
25 Ocak’ta yapılması gereken genel kurul iki ay ertelenmiş ve 24 Mart’ta yapılmasına karar verilmiş…Yıllık genel kurul toplantısı 24 Mart 1969’da Bursa’da Esnaf Dernekleri federasyonu lokalinde yapılmış…
Gazi Öğretmenin de hazır bulunduğu delegelerle ve kalabalık bir misafir kitlesinin huzurunda yapılan toplantıda çeşitli meseleler dile getirildiği gibi İslam Medeniyeti mecmuasının geleceği de gündeme getirilmiş…
Yeni yönetim görev dağılımı yapmadan önce genel kurulda İslam Medeniyeti mecmuasının çıkarılmasına devam kararı alınmış ve ondan sonra yeni yönetim seçilmiş…
Buna göre; Genel başkanlığa Sedat Şenerman, ikinci başkanlığa İzmir Yüksek İslam Enstitüsünden İhsan Emci seçilmiş…
İdare heyetinde şu isimler yer almış: Ömer Hami Ulusoy, Hasan Taş, Satı Demirci, Ahmet Cengiz, M.Şeref Ramazanoğlu, Zekeriya Beyaz, İ.Ethem Elibol,Cevat Kahraman, Fehmi koru…
Gazi Öğretmene düşen görev ise yine gelen mektuplardaki soruları cevaplandırmaya devam şeklindeymiş…
Bu bir ekip çalışmasıymış ve Gazi Öğretmen adeta eski yönetimle yeni yönetim arasında bir köprü görevi oluşturuyormuş…
Gazi Öğretmen artık mutlu yuvasını da kurmuş…Çocukluğundan beri istediği Öğretmenlik mesleğine de atılmış…İslam Medeniyeti Mecmuasındaki çalışmasını da yürütmeliymiş…Nitekim yeni yönetim mecmuayı çıkarmaya devam kararı alınca İstanbul’dan Sivas’a yine sorular gelmeye başlamış…
Önceki aylardan bekleyen sorularda varmış…Hazırladığı cevapları yeni yönetime ulaştırmış ve cevaplar 15 Nisan 1969’da yeni yönetimin çıkardığı ilk mecmuada yayımlanmış…
15 Nisan-1969’da yayımlanan mecmuada İstanbul’dan bayan Münevver Yemenicioğlu ,Afyon Sandıklı kazasından sayın Abdurrahman Akman, Darende Y.Selim köyünden sayın Osman Can, Rize’den sayın Abdülkâdir Saraçoğlu, Konya’dan sayın Yusuf Işıcık, Bolu Merkeşler köyünden sayın Rıza Demirtaş, Erzurum’dan sayın Kadir Tandoğan, Diyarbakır’dan sayın Muharrem Geray, Gölpazarı’ndan sayın İbrahim Küçük, İsminin yayımlanmasını istemeyen bir okuyucum, Kayseri’den sayın İbrahim Şimşek, İstanbul’dan K.A. rumuzuyla mektup gönderen bir okuyucunun sorularını cevaplandırmış…
Mayıs ayında maddi imkansızlıklar ve özellikle kâğıt sıkıntısı sebebiyle mecmua çıkarılamamış…
Gazi Öğretmenin bu mecmua çalışmalarının yanında asıl mesleği olan öğretmenliğiyle ilgili çalışmalarının en verimli ayları Mart-Nisan-Mayıs ayları olmuş…
Bu aylar yeni başladığı öğretmenlik yıllarının son 3 ayı imiş…Öğrencileri Gazi Öğretmenin dersinde çok başarılıymış…
Ders aralarında bile ezberledikleri sureleri dinletmek için veya yaptıkları ödevleri göstermek için ya da verdiği İslam tarifine eklemeye çalıştıkları yeni kelimeleri göstermek için hep yanına geliyorlarmış…Öğrencilerin bu ilgisi diğer öğretmenlerce ve okul idaresince ilgiyle izleniyormuş…
Milliyetçiler derneği başkanı Sayın Mehmet İrge ve özellikle Avukat Sayın Yavuz Bülent Bakiler okulda meydana gelen olayları mahalli basın kanalıyla kamuoyuna ulaştırıyormuş…
Bu da okulda bulunan Türkiye Öğretmenler Sendikasına bağlı öğretmenleri ve okul idaresini çileden çıkarıyormuş…
Edebiyat Öğretmeni Sayın Nureddin Yaz ve Tarih Öğretmeni sayın Namık Yücesan’la birlikte birinci dönemin sonunda neredeyse öğrencilerin yüzde seksenini sol görüşlü öğretmenlerin etki alanından kurtarmışlar…
Artık okulda milli ve dini değerlere bağlı öğrenciler oluşmaya başlamış…Yasak gazete, dergi ve kitaplar sınıflarda öğrencilere dağıtılamaz olmuş…Sınıflarda ders dışı konular da anlatılamaz olmuş…
İşte o yılın sonunda müfettişler gelmiş ve teftiş sonucu 10’un üzerinde öğretmen görevden alınıp yerine yenileri gelmiş…
Gazi Öğretmenin öğrencilere verdiği ödevler tamamlanmış ve her sınıftan en güzel ödev yapana bir dolma kalem hediye edilmiş… Ancak İslam’ın tarifine ek yapabilen bir öğrenci bulunamamış…Sureler ezberlenmiş bazı derslerden başarılı olamayan öğrenciler Din Bilgisi dersinden aldığı yüksek notlarla sınıf geçmişler…
İşte Gazi Öğretmenin Sivas İlk Öğretmen okulunda geçen ilk yılı bu şekildeymiş…
( devam edecek )