Başlığı gördüğünüzde bilim, kurgu bir film olarak düşünmeyin lütfen..!
Tam da gerçek yaşamın, tehdit edici, üzücü, istenmeyen bir durumuyla karşı karşıyayız..!
Toxicological Sciences Dergisi’nde yayımlanan bir araştırma…
Tüm plasentalar test ediliyor ve doku gramı başına 6.5 ile 780 mikrogram arasında mikroplastik tespit ediliyor…
Yani henüz doğmamış bebeklerin plasentalarında küçük plastik parçacıklar bulunuyor…
Bu parçacıkların her birinin 10 mikron büyüklüğünde olmasının da, kan dolaşımına girip kan yoluyla tüm dokulara taşınması anlamına geldiğinin altı çiziliyor..!
Bu mikroplastikler renkli olabildiği gibi(Kırmızı, pembe, sarı) saydam da olabiliyor…
Bunun anlamı, annenin beslenmesiyle yani yediği, içtiğiyle ve solunumuyla bu mikroplastik parçacıkların vücuda girmesi demektir.
Vücutta nasıl bir etki yaptığı bilinmemekle birlikte, fetüsün bağışıklık sistemini etkileyeceği belirtiliyor…
Düşünebiliyor musun, henüz doğmamış bebeğimizi, anne karnındayken hasta ediyoruz..!
Son zamanlarda somut bulgularına da rastlamıyor muyuz?
Her sokak başında bir bebek için yardım serzenişini..!
“Bu bebeği kurtaralım, şu bebeği kurtaralım. Yardım elinizi uzatın gibi…”
Herhangi bir istatistiksel araştırma yapmadım ama zamanımızın hasta doğan bebek sayısında artış olduğunun üzülerek savunucusu olabilirim..!
Sıralayacak olursak, plastik hayatlarımız nelerden oluşuyor diye?
Çok uzun bir sıralama olacağını tahmin etmekle birlikte, kısa sıralamasını yapayım…
* Paketli gıdaların hepsi.(Su, süt, meyve suyu, cips, tahıl, makarna vs.)
* Sentetik boyaların kullanıldığı tüm gıdalar ve ilaçlar…
* Kullanılan kozmetik ürünler (Boyalar, rujlar, allıklar, tırnak cilaları…)
* Plastik kaplarda kurulmuş, salamuralar, turşular, zeytinler, salçalar peynirler…
* Plastik ürünlerle saklama koşullarının sağlanması…
* Mangal tarzı beslenmeye ağırlık verilmesi,..
* Kullanılan giysilerin sentetik olması…
* Yakılan plastiklerin etrafa yaymış olduğu dumanla taşınan mikroplastiklerin solunması…
* Kullanılan plastik tabak, bardak, çatal ve kaşıklar, pipetler…
Bu sıralama böyle uzar gider…
Sonuç itibarıyla;
dünyaya, yarı sentetik ve yarı hücresel bir organizma getirmek istemiyorsanız en azından, dikkat edebildiğimiz oranda, plastikleri hayatımızdan, kendimizden ve de çevremizden uzaklaştıralım…