Müslüman, İslâm dinini kabul eden, Allah’a teslim olmuş kişidir. Allah Teâlâ’nın, peygamberleri vâsıtasıyla gönderdiklerine ve Muhammed aleyhisselâma îmân eden kişiye denir.
İman kalb işi olduğu halde, İslâm daha çok imanın amel olarak dışarıya yansımasını ifade eder.
Nitekim Cibril hadisinde, iman tarif edilirken; “Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, kıyamet gününe, hayır ve şerrin Allah Teâlâ’dan olduğuna inanmandır.” Buyruluyor…
İslâm’ın tarifinde İslâm’ın beş şartı şöyle ifade edilir:
“İslâm, Allah’tan başka hiçbir ilâh olmadığına ve Hz. Muhammed’in Allah’ın rasûlü olduğuna şehadet etmen, namazı kılman, zekâtı vermen, ramazan orucunu tutman ve gücün yetiyorsa hac farizasını yerine getirmendir.”
Müslümanlık, ahiretle ilgili bilgiler verdiği gibi dünya hayatının düzenlenmesiyle ilgili emirler de vermektedir.
İslam’da nasıl namaz, oruç, hac, zekât gibi ameli hükümlerden; Allah, melekler, kitaplar, Peygamberler, Ahret, kaza- kader gibi itikadı hükümlerden ve doğruluk, cömertlik gibi ahlaki hükümlerden bahsediliyorsa, aynen onun gibi dünya hayatı ile ilgili olarak insanların birbirleriyle olan ilişkilerinden, devlet ile vatandaşlar arasındaki hukuki durumlardan, ekonomi, tıp, iktisat alanında yapılması gereken çalışmalardan bahseden hükümler vardır.
Kur’an-ı Kerim ’de; 70’ e yakın Ayet-i Kerime’de aile hayatından, eşler arasındaki ilişkilerden, akrabalar arasındaki bağlardan bahsedilir.
Alışveriş, ortaklık, icar, borç alıp vermek gibi mali ve hukuki işlerle ilgili ayet sayısı yine 70’i bulmaktadır.
İnsanların işlediği suçlar ve bu suçlara verilecek cezalarla ilgili ayet sayısı, 30 civarındadır.
Şahitlik yapma, yemin etme gibi muhakemat hükümleriyle ilgili 13 ayet bulunmaktadır.
Devletle vatandaşlar arasındaki ilişkiler, İktidar ile fertler arasındaki bağlar, toplumların ve fertlerin yapması gereken kurallarla ilgili ayet sayısı 1O ’ dur.
İslam devletleriyle Müslüman olmayan devletler arasındaki devletler hukukunu konu alan ayet sayısı, 25 civarındadır.
Bir ülkenin kalkınması için alınması gereken ekonomik tedbirler ile ilgili ayet sayısı ise, 10 civarındadır.
Dünya hayati ile ilgili ayetler sadece yukarıda belirtilenlerden ibaret de değildir.
Kur’an-ı Kerim’de daha pek çok ayet dünya hayatından bahsetmektedir.
Müslümanlığın kitabı olan Kuran-ı Kerimin hedefi; İnsanı imana, ibadete, ahlak güzelliğine, doğruluğa, adalet ve meşru kazanca çağırmak olduğu gibi onda bütün tabiat kanunlarının sırlan da gizlidir.
İlmi yönden son yıllarda keşfedilen bütün konularda işaretler vardır.
Kur’an-ı Kerim;
Kâinatın yaratılışını Enbiya süresinin 3O’uncu ayetinde…
Dünyanın dönüşünü Yasin suresinin 40’ıncı ayetinde…
Dünyanın yuvarlak olduğunu Rahman suresinin 33’üncü ayetinde…
Çekim kanununu Râd suresinin 2’inci ayetinde…
Kâinatın genişlediğini Zariyât suresinin 47’inci ayetinde…
Yukarıya doğru çıktıkça oksijenin azaldığını En’am suresinin 125’inci ayetinde…
Atmosferin fonksiyonunu Enbiya suresinin 32’inci ayetinde…
Rüzgârın aşılayıcı olduğunu Hicr suresinin 32’inci ayetinde…
Atomun varlığını Yunus suresinin 61’inci ayetinde…
Her şeyin çift yaratıldığını Zariyât suresinin 49’uncu ayetinde haber veriyor.
Yine Kuran-ı Kerimde; uzayın fethinden, kutuplardan, elektrikten, kömürden, radyo, telgraf, telefondan, nakil vasıtalarından bahseden ayetler vardır.
Müspet ilimler ilerledikçe insanların yapacağı icat ve keşiflere yön verecek olan Kuran-ı Kerim’dir.
Sevgili Peygamberimizin de dünya hayatı ile ilgili pek çok Hadis-i Şerifleri bulunmaktadır.
Ticaretle, ziraatla, savaşla, iktisadi durumlarla ilgili yüzlerce Hadis örneği vardır.
Bu nedenle: Müslümanlığın sadece ahiretle ilgili ve dünya hayatını düzenlemeyen bir din olduğunu söylemek uygun değildir.
Müslümanlığın sadece ahiret dini olduğunu söylediğimiz takdirde, Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerdeki yüzlerce ayet ve hadisi inkâr etmiş oluruz.
İslam dini ahiret dini olduğu gibi, aynı zamanda dünya dinidir.
Bunu inkâr etmek ayet ve hadisleri inkâr etmek anlamına gelir.
Bu ise akıl ve mantık ölçülerine uygun düşmez.
Hoşça kalınız.