KAHVE ARTIK TOROSLAR’DAN GELECEK

“Kahve Yemen’den gelir” sözü artık tarih oluyor. Daha önce Türkiye’de olmayan birçok ürünü yetiştirmeyi başaran Mersin’in merkez ilçe Toroslar Belediyesi, bu kez AR-GE çalışmaları kapsamında kahve fidesi yetiştirmeyi başardı. 1 yaşına giren fidelerinin iki yıl sonra ürün vermesi bekleniyor. 
Daha önce ejder meyvesi, pasiflora, goji berry ve dikenli incir gibi tropikal meyveler yetiştirmeyi başaran Toroslar Belediyesi, kahve fidesi de yetiştirerek yine bir ilke imza attı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2011-2015 döneminde ithalatına 1 milyar 12 milyon dolar ödenen kahvenin Türkiye’de tüketimi de her geçen zaman artıyor. İthalatının büyük bir bölümü Brezilya’dan yapılan kahveyi Mersin’de yetiştirmek isteyen Toroslar Belediyesi’nin çalışmaları sonuç vermeye başladı. Bir yıl önce dikilen tohumlar tutarken, kahve fideleri 1 yaşına geldi. Ekipler, fidesini yetiştirmeyi başardıkları kahveyi çoğaltıp çiftçilere alternatif ürün olarak dağıtmayı hedefliyor. Kahve fidesiyle ilgili Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nde açıklama yapan Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, 6360 Sayılı Yasa ile Toroslar’da hizmet coğrafyalarının genişlediğini dile getirdi. Toroslar’da bereketli toprakların bulunduğunu kaydeden Tuna, “Toroslar hakikaten bereketli topraklarıyla hem şehri besleyen hem ülkenin genelinde yetiştirdiği tarım ürünlerini göndermek suretiyle ülkeyi besleyen bir konumda. Tabi ki özellikle arazilerin bölünmesiyle azalan kişi başına düşen ailedeki insanların az yerden çok ürün alma gibi bir mecburiyeti oluştu. Dolayısıyla klasikleşmiş ürünlerin dışında özellikle biz Toroslar Belediyesi olarak geliştirdiğimiz bilimin ışığında, ziraat mühendisi arkadaşlarımızın da öneri ve araştırmalarıyla bölgemizin iklim şartlarına uygun ürünlerin yetiştirilmesi noktasında bugüne kadar 8-9 tane ürünü yetiştirdik. Onlardan bir tanesi de kahve ağacı” dedi. 
 

“Şu anda 1 yaşındalar 2 yıl sonra bundan ürün alma şansımız olacak”

 
Kahve ağacının ülke ekonomisine değer katacak özellikli bir ürün olduğunu vurgulayan Tuna, “Siz bir ürünü aynı cinsten çok üretirseniz, eğer buna da ihracat anlamında pazar bulamazsanız iç piyasada tüketmek durumunda kalıyorsunuz ve ürünün değeri istenilen fiyatta olmuyor. İşte kahvede ithalata dayalı bir ürün olması dolayısıyla bu konuda yaptığımız araştırmayla Mersin’imiz de bu ürünün olabileceği şeklinde bir sonuca vardık. Bunu da biz toprakla buluşturduk. Şu anda bakıyoruz bu ağaç gölge ağacı olması asabiyle güneşi çok sevmiyor, gölgede yetişiyor ve bizde kendimize ait var olan 16 bin metre karelik narenciye bahçemizin 8 bin metre karelik kısmına 2 bin tane fidan diktik. İnşallah bundan 3 yıl içerisinde ürün alacağız. Şu anda 1 yaşındalar, 2 yıl sonra bundan ürün alma şansımız olacak. İşte alternatif bir model. Biz bundan verim aldığımız takdirde bölgemizde üretici konumunda olan çiftçilerimize öneri getirmek suretiyle ön açıcılık, ufuk göstereceğiz. Dolayısıyla yanılgı olursa da biz yanılalım, vatandaşımız yanılmasın. Bugüne kadar bu yolu izledik. Toroslar’ın üreten yanını geliştirmek istiyoruz. Bilimin ışığında destek vermek suretiyle bu şekilde bir tavrımız ve yol haritamız var. Tabi ki her zaman ifade edilir, Mersin hangi kimlikte anılacak diye. Mersin çok kimlikli bir şehir. Herşey var bu şehirde. Allah’ın verdiği bütün güzellikleri içinde barındıran bir kent Mersin” diye konuştu. 

“Mersin’i üreten bir kent yapmak durumundayız”
 
Görev süresi boyunca Toroslar’da hep çiftçiye destek olduklarının altını çizen Tuna, “Allah nasip ederse büyükşehir belediye başkanı olduğumuzda 15 bin 853 kilometre karelik alanda Anamur’un muzunu, Gülnar’ın narını, bademini, elmasını, Mut’un erik, kayısı ve zeytinini, Silifke’nin yer fıstığını, çileğini, Erdemli’nin limonunu, Mersin’in çoklu ürününü, Tarsus’un özellikle üzümünü öne çıkarmak, bunları besleyen unsurlarla değişik cinsleri de yanına koymak suretiyle Mersin’İ üreten bir kent yapmak durumundayız. Mersin ayrıca bir tarım şehridir ama bu tarımı da daha bilimsel yapmak durumundayız. Üniversitelerimizle daha iç içe çalışmak suretiyle sürekli kendini geliştiren, olduğu noktayı çizip yeni ufuklar, yeni hedefler, az yerden çok ürün, kaliteli ürün, pazarlama problemi olmayan ürünleri inşallah tespit edeceğiz, yetiştirilmesini sağlayacağız. Çiftçilerimize sürekli destek olmaya devam edeceğiz. İnşallah ektiğimiz kahve fideleri bugün bu hale geldi. Bizi izlemeye devam edin. Hakikaten biz bu uğurda kafa yoruyoruz. İnsanlarımızın daha geliri yüksek, refah seviyesi üstte olmasını istiyoruz. Çünkü ekonomik olarak iyi olursa insanların hayatları daha mutlu geçtiği ortadadır. Biz Mersin’in huzurlu olması, kentte ekonominin canlı olması noktasında bundan sonraki süreçte de elimizden gelen, sadece kendi düşündüklerimizi değil düşünen yapılardan, bu işlerle ilgili kafa yoran insanlardan da destek alarak yeni yol haritalarımız belirleyeceğiz. Bu kahve fideleri belki önümüzdeki dönemde çok sayıda insanın ekip, ürettiği bir noktaya gelecek. Biz öncüyüz. İnşallah çiftçilerimize hayırlı olur diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

İHA