Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CİCİ KIZLAR, CİCİ YAZARLAR..!

Başlığa bakıp da bir

Başlığa bakıp da bir zamanlar, “Ciciş Kardeşler” denilen kızlar aklınıza gelmesin..!
Cici yazarlardan bahsedeceğim…
Cici kızlar, nasıl görünürler?
Üstleri, başları düzenli, saçları bukleli, yakaları fiyonklu kızlardır…
Bu kızları, hiçbir zaman saçı başı dağınık ve kirli göremezsiniz…
Ayrıca bu kızların ağızlarında en ufak bir argo kelimeyi de duyamazsınız…
“Pis” dedikleri anda hemen “Hımmm, ağzınıza acı biber süreriz.” tehdidini alırlar…
Günümüz kadın köşe yazarlarından da beklenti o yöndedir…
Cici yazar beklentisi…
Bu cici yazarlarımızın siyaset yapması yasaklanmıştır…

Politika konuşması, eleştiri yapması…
Çünkü cici kızlar, gündelik hayattan, çiçekten, böcekten, havadaki cik cik kuşlardan bahsetmek zorundadır…
Yani cici kızlara biçilen kaftan masal anlatmaktır…
Masalcı ablalar gibi…
Masal anlatmanın neresi kötü..(?), diye homurdandığınızı duyuyorum…
Tamam, biz de binbir gece masalları anlatalım.
Bunda hiçbir sıkıntı yok…
Kırk gün, kırk gecelik düğünleri anlatalım…
Onlar ersin muradına biz çıkalım kerevetine…
De..!
Diyelim demesine de..!

Masalın içinde yaşayamadıktan sonra, kerevetine çıkamadıktan sonra, beyinleri uyuşturmanın bir anlamı var mıdır sizce..(?)
Kırk kazanda pişen yemekler, küçük bir tencerede pişmedikçe..!
Kırk gün, kırk gecelik düğünlerin bir geceliği yapılamadıktan sonra..!
Bu nedenle, köşe yazarlarına düşen görev, toplumun gerçeğini gözler önüne sermek, gözlerdeki perdeyi indirmek değil midir?
Masal anlatıp duracaksa bir yazar, masal kitabı basabilir, mesala…
Unutulmamalıdır ki, masal kitapları çocuklara okunur…