Gazi Öğretmenlerin yaylası, “Çok Oluk” taki evlerinin Teröristler tarafından yakılmasından sonra Gülnar İlçesi olmuş…Yayladaki evlerinin yanması 1960 İhtilali dönemlerinde olmuş ve Gazi Öğretmenler 1960’lı yıllarda Gülnar’a gelmiş…Gülnar Gazi Öğretmenlerin ailesi için çok verimli bir yayla olmuş…
10.000 metrekare Elma Bahçeleri, sulama suyu olarak 4 kuyu, 1 ev ,erik, armut, şeftali bahçeleri ile Gülnar, imrenilecek bir yaylaları olmuş…
Sabırla Koruk helva olmuş, teröristler yayladaki evlerini yakmakla Gülnar’da onlara büyük bir mülk kazandırmışlar…Haziran-Temmuz- Ağustos 1969 aylarını yeni yaylaları olan Gülnar’da geçirmişler…
İslam Medeniyeti Mecmuasında 15 Temmuz 1969 tarihinde yayınlanacak olan cevapları da Gülnar’da hazırlayıp İstanbul’a göndermiş…
15 Temmuz 1969’da yayımlanan İslam Medeniyeti mecmuasında; İstanbul Kocamustafapaşa’dan sayın Lutfi Büyükaydın, Eskişehir’den sayın İhsan Kaner, Ankara’dan sayın Adem Yılmaz, hangi İlden gönderildiği belli olmayan sayın Emin Güleryüz, İstanbul’dan bayan Müberra İ.Önal, Ankara’dan sayın Cemal Özveri, Ankara’dan sayın Metin Sayaca ve İsminin saklı kalmasını isteyen bir okuyucumuzun sorularını cevaplandırmış…
Okullar yeni eğitim öğretim yılına başlamadan önce mecmuada çıkacak olan Ağustos ve Eylül 1969’daki soru-cevapları da tatil yaptığı Gülnar’dan İstanbul’a göndermiş…
Gülnar’dan gönderdiği mektup yerin uzak olması nedeniyle zamanında İstanbul’a mecmuaya ulaşmamış ve ağustos ayında “sorunuz-söyleyelim” köşesi yayımlanamamış…
Bunun için sonraki günlerde serzenişte bulunan 5 tane mektup gelmiş…Buda bir bakıma Gazi Öğretmene mutluluk vermiş…Demek ki köşesi ilgiyle izleniyor, okunuyormuş…
Eylül ayında ağustos ayı için gönderdikleri yayımlanmış ve hazırladıkları 1 ay ileriye yönelik olmuş…Bu da Gazi Öğretmeni biraz rahatlatmış…
Eylül 1969’da sorularını cevaplandırdığı okuyucuları şunlarmış; Yeşildere’den sayın Vehbi Fidan, Kırklareli’nde vatanî görevini yaparken mektup gönderen sayın Nuri Korkmaz’ın 5 sorusu, Eskişehir’den sayın İhsan Kaner…
1969-1970’li yıllarda aylık 10 binlerce basılan bir mecmua çıkarmak gerçekten zor bir olaymış…
Mecmuayı çıkaran arkadaşları öğrencilik şartları içinde büyük bir özveriyle bu işi yürütmeye çalışıyorlarmış…
Eylül sayısı çıkarıldıktan sonra yazı işleri müdürü değişikliğine gidilmiş…Sayın İsmail L.Çakan’ın yerine gelen Ömer Hilmi Ulusoy da ayrılmış onun yerine sayın Ahmet Cengiz gelmiş…
Bu geliş gidişler ve Yüksek İslam Enstitülerinin yeni öğretim yılına başlaması nedeniyle Mecmuanın Ekim-Kasım sayıları da tek olarak birlikte çıkmış…O yıl İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünün açılışının da 11.yılıymış…
İstanbul’dan sonra Konya, Kayseri ve İzmir Yüksek İslam Enstitüleri açılmış…En son açılan İzmir Yüksek İslam Enstitüsü de 4.öğretim yılına başlamış…
Her dört Enstitüde 1500’ün üzerinde öğrenci okumaktaymış ve o zamana kadar 500’ün üzerinde öğrenci mezun etmiş…O yıl ayrıca 5.olarak Erzurum Yüksek İslam Enstitüsü de açılmış…
İslam Medeniyeti mecmuası bu okullarda okuyan öğrencilerin fedakârca çalışmalarıyla ayakta duruyormuş…
Gazi Öğreten de öğrencilik yıllarında Mecmuanın “Sorunuz Söyleyelim” köşesini yürütmeye başlamış ve 2 yıldır öğretmenlik yaparken de mecmuadaki görevini aksatmamış, sevgili Hocası Ahmet Davudoğlu’na verdiği sözü tutmuş…
…Ve mecmua Kasım 1969’da ikinci cildini de tamamlamış…
O dönemde Türkiye’nin en büyük, en ciddi, en kaliteli aylık dinî, ilmî ve edebî mecmuası İslam Medeniyeti mecmuası imiş…
…Ve Gazi Öğretmen hem öğrencilik yıllarında hem de öğretmenlik yıllarında bu mecmuada çalışıyormuş…
Ekim-Kasım 1969 sayısında “Sorunuz Söyleyelim” köşesinde şu okuyucularının sorularını cevaplandırmış: İstanbul Kocamustafapaşa’dan sayın Lutfi Büyükaydın’ın 4 sorusu, Antalya’dan sayın Harun Diler’in 4 sorusu, Akhisar’dan Bayan Hatice Koç, Boğazlayan Yeni Fakılı’dan sayın İdris Öztürk’ün 4 sorusu, Akyazı, Yeni Konak muhtarlığı’nın sorusu, Afyon’dan sayın Yusuf Hüsrevoğlu’nun 6 sorusu ve Gaziantep’ten sayın Ziya Sarı’nın 10 sorusunu cevaplandırmış…
Gazi Öğretmenin Sivas İlk Öğretmen okulunda öğretmenlik yaparken Medya’daki çalışmaları böyleymiş…
İslam Medeniyeti mecmuasına gelen sorular yazı işleri müdürlüğünce Gazi Öğretmene gönderiliyor ve Gazi Öğretmen de bunları cevaplandırıyor, cevapları tekrar İstanbul’a mecmuaya gönderiyormuş…
İslam Medeniyeti mecmuası Aralık-1969’da üçüncü cildinin yayın hayatına başlamış ve Gazi Öğretmen, kendisine gelen soruları yukarda anlatıldığı şekliyle biteviye cevaplandırmaya devam etmiş…
Bu serüven bitmemiş ve yıllar yılı devam etmiş…Ta ki mecmua kapanıncaya kadar…
İşte Gazi Öğretmenin dolu-dolu geçen hayatının dönüm noktalarından biri de bu olmuş…
O dönemlerde ülke genelinde İslam Medeniyeti kalitesinde dini-ilmi ve edebi mecmua yokmuş…Bir avuç inanmış insan olarak bu mecmuayı halkımızın istifadesine sunmuşlar…
Türkiye’mizin o dönemlerdeki en güçlü kalemleri de mecmuanın yazarlarıymış…Gazi Öğretmen de bu yazarlar arasında mütevazi yerini mecmuanın çıkışından kapanışına kadar devam ettirmiş…
Gazi Öğretmen Mayıs-1969 ayının sonunda okulların yaz tatiline girmesiyle birlikte memleketine gitmiş,1969-1970 eğitim öğretim yılının başlamasıyla Sivas İlk Öğretmen okuluna geri dönmüş ve tekrar öğretmenliğe başlamış…
Kirada oturmak ve ev değiştirmek her memurun kaderi…Gazi Öğretmen o zamana kadar 2 ev değiştirmiş…Okulda Yılmaz Çaşur diye bir mutemetleri varmış…Yine ev değiştirip Yılmaz Çaşur’un kiralık olan evini tutmuş…
Eşi Habibe ile birlikte burada da mutlu günler olmuş…Eşi büyük oğlu Ahmet’e bu evdeyken hamile kalmış…
Sivas’a ilk geldiği zaman Gazi Öğretmene sahip çıkan Cumhuriyet İlkokulu müdürü ve Milliyetçiler derneği başkanı sayın Mehmet İrge yine en büyük dostları olarak onlara yardımcı oluyormuş…
Birinci yıl nöbetçi olduğu gecelerde yeğeni Fatma, ikinci yıl öbür yeğeni Saide eşiyle birlikte kalıyormuş…Yeni ders yılı ile birlikte üçüncü yılı başlamış…
Bu yıl yine 20 günde bir gelen gece nöbetleri için, parasız yatılı olan öğretmen okulundaki gece nöbetlerinde sayın Mehmet İrge’nin kızı Emine hanım eşinin yanında kalıyormuş…
Gazi Öğretmen huzur içinde gece nöbetlerine gidebiliyormuş…Gece nöbetlerimiz çok verimli geçiyormuş…Gündüzlü kız öğrenciler gittikten sonra okulda sadece erkek öğrenciler kalıyormuş…Sabah kahvaltılarını, öğle yemeklerini, akşam yemeklerini öğrencilerle birlikte yemekhanede yiyorlarmış…
Gece 2 bölüm halinde etüt saatleri varmış…İşte Gazi Öğretmen her ay bu nöbetleri iple çekiyormuş…
Son sınıfa geçen öğrencilerini ilkokul öğretmeni olarak görüyorlarmış…Onlar da kendilerini öğretmen gibi görüyorlarmış…Gazi Öğretmen İlkokullara derse girecek bu öğrencileri milli ve dini değerlere bağlı olarak yetiştirilmeleri gerektiğine inanıyormuş…
Bunun için en güzel fırsat nöbetler ve etütler oluyormuş…
Sivas İlk Öğretmen okulundan Gazi Öğretmenin çalıştığı dönemlerde sol tandanslı hiçbir öğrenci mezun olmamış…
Kızlı erkekli bütün öğrenciler milli ve dini değerlere bağlı olarak yetişip mezun olmuşlar…
Devir 31’inci Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olan ve 03.11.1969 – 06.03.1970 yılları arasında görev yapan 2’inci sayın Süleyman Demirel Hükümeti devriymiş…
Sayın Süleyman Demirel bundan önce de 30’uncu Türkiye Cumhuriyeti olarak 27.10.1965 yılında sayın Hayri Ürgüplü hükümetinin ayrılışından sonra 1’inci sayın Süleyman Demirel hükümetini kurmuş, bu hükümet 03.11.1969 yılına kadar devam etmiş…
12 Mart sayın Nihat Erim hükümetine kadar yine sayın Süleyman Demirel 32’inci Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak 06.03.1970’den 26.03.1971 yılına kadar 3’üncü Süleyman Demirel hükümetini kurmuş…
( devam edecek )
10.000 metrekare Elma Bahçeleri, sulama suyu olarak 4 kuyu, 1 ev ,erik, armut, şeftali bahçeleri ile Gülnar, imrenilecek bir yaylaları olmuş…
Sabırla Koruk helva olmuş, teröristler yayladaki evlerini yakmakla Gülnar’da onlara büyük bir mülk kazandırmışlar…Haziran-Temmuz-
İslam Medeniyeti Mecmuasında 15 Temmuz 1969 tarihinde yayınlanacak olan cevapları da Gülnar’da hazırlayıp İstanbul’a göndermiş…
15 Temmuz 1969’da yayımlanan İslam Medeniyeti mecmuasında; İstanbul Kocamustafapaşa’dan sayın Lutfi Büyükaydın, Eskişehir’den sayın İhsan Kaner, Ankara’dan sayın Adem Yılmaz, hangi İlden gönderildiği belli olmayan sayın Emin Güleryüz, İstanbul’dan bayan Müberra İ.Önal, Ankara’dan sayın Cemal Özveri, Ankara’dan sayın Metin Sayaca ve İsminin saklı kalmasını isteyen bir okuyucumuzun sorularını cevaplandırmış…
Okullar yeni eğitim öğretim yılına başlamadan önce mecmuada çıkacak olan Ağustos ve Eylül 1969’daki soru-cevapları da tatil yaptığı Gülnar’dan İstanbul’a göndermiş…
Gülnar’dan gönderdiği mektup yerin uzak olması nedeniyle zamanında İstanbul’a mecmuaya ulaşmamış ve ağustos ayında “sorunuz-söyleyelim” köşesi yayımlanamamış…
Bunun için sonraki günlerde serzenişte bulunan 5 tane mektup gelmiş…Buda bir bakıma Gazi Öğretmene mutluluk vermiş…Demek ki köşesi ilgiyle izleniyor, okunuyormuş…
Eylül ayında ağustos ayı için gönderdikleri yayımlanmış ve hazırladıkları 1 ay ileriye yönelik olmuş…Bu da Gazi Öğretmeni biraz rahatlatmış…
Eylül 1969’da sorularını cevaplandırdığı okuyucuları şunlarmış; Yeşildere’den sayın Vehbi Fidan, Kırklareli’nde vatanî görevini yaparken mektup gönderen sayın Nuri Korkmaz’ın 5 sorusu, Eskişehir’den sayın İhsan Kaner…
1969-1970’li yıllarda aylık 10 binlerce basılan bir mecmua çıkarmak gerçekten zor bir olaymış…
Mecmuayı çıkaran arkadaşları öğrencilik şartları içinde büyük bir özveriyle bu işi yürütmeye çalışıyorlarmış…
Eylül sayısı çıkarıldıktan sonra yazı işleri müdürü değişikliğine gidilmiş…Sayın İsmail L.Çakan’ın yerine gelen Ömer Hilmi Ulusoy da ayrılmış onun yerine sayın Ahmet Cengiz gelmiş…
Bu geliş gidişler ve Yüksek İslam Enstitülerinin yeni öğretim yılına başlaması nedeniyle Mecmuanın Ekim-Kasım sayıları da tek olarak birlikte çıkmış…O yıl İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünün açılışının da 11.yılıymış…
İstanbul’dan sonra Konya, Kayseri ve İzmir Yüksek İslam Enstitüleri açılmış…En son açılan İzmir Yüksek İslam Enstitüsü de 4.öğretim yılına başlamış…
Her dört Enstitüde 1500’ün üzerinde öğrenci okumaktaymış ve o zamana kadar 500’ün üzerinde öğrenci mezun etmiş…O yıl ayrıca 5.olarak Erzurum Yüksek İslam Enstitüsü de açılmış…
İslam Medeniyeti mecmuası bu okullarda okuyan öğrencilerin fedakârca çalışmalarıyla ayakta duruyormuş…
Gazi Öğreten de öğrencilik yıllarında Mecmuanın “Sorunuz Söyleyelim” köşesini yürütmeye başlamış ve 2 yıldır öğretmenlik yaparken de mecmuadaki görevini aksatmamış, sevgili Hocası Ahmet Davudoğlu’na verdiği sözü tutmuş…
…Ve mecmua Kasım 1969’da ikinci cildini de tamamlamış…
O dönemde Türkiye’nin en büyük, en ciddi, en kaliteli aylık dinî, ilmî ve edebî mecmuası İslam Medeniyeti mecmuası imiş…
…Ve Gazi Öğretmen hem öğrencilik yıllarında hem de öğretmenlik yıllarında bu mecmuada çalışıyormuş…
Ekim-Kasım 1969 sayısında “Sorunuz Söyleyelim” köşesinde şu okuyucularının sorularını cevaplandırmış: İstanbul Kocamustafapaşa’dan sayın Lutfi Büyükaydın’ın 4 sorusu, Antalya’dan sayın Harun Diler’in 4 sorusu, Akhisar’dan Bayan Hatice Koç, Boğazlayan Yeni Fakılı’dan sayın İdris Öztürk’ün 4 sorusu, Akyazı, Yeni Konak muhtarlığı’nın sorusu, Afyon’dan sayın Yusuf Hüsrevoğlu’nun 6 sorusu ve Gaziantep’ten sayın Ziya Sarı’nın 10 sorusunu cevaplandırmış…
Gazi Öğretmenin Sivas İlk Öğretmen okulunda öğretmenlik yaparken Medya’daki çalışmaları böyleymiş…
İslam Medeniyeti mecmuasına gelen sorular yazı işleri müdürlüğünce Gazi Öğretmene gönderiliyor ve Gazi Öğretmen de bunları cevaplandırıyor, cevapları tekrar İstanbul’a mecmuaya gönderiyormuş…
İslam Medeniyeti mecmuası Aralık-1969’da üçüncü cildinin yayın hayatına başlamış ve Gazi Öğretmen, kendisine gelen soruları yukarda anlatıldığı şekliyle biteviye cevaplandırmaya devam etmiş…
Bu serüven bitmemiş ve yıllar yılı devam etmiş…Ta ki mecmua kapanıncaya kadar…
İşte Gazi Öğretmenin dolu-dolu geçen hayatının dönüm noktalarından biri de bu olmuş…
O dönemlerde ülke genelinde İslam Medeniyeti kalitesinde dini-ilmi ve edebi mecmua yokmuş…Bir avuç inanmış insan olarak bu mecmuayı halkımızın istifadesine sunmuşlar…
Türkiye’mizin o dönemlerdeki en güçlü kalemleri de mecmuanın yazarlarıymış…Gazi Öğretmen de bu yazarlar arasında mütevazi yerini mecmuanın çıkışından kapanışına kadar devam ettirmiş…
Gazi Öğretmen Mayıs-1969 ayının sonunda okulların yaz tatiline girmesiyle birlikte memleketine gitmiş,1969-1970 eğitim öğretim yılının başlamasıyla Sivas İlk Öğretmen okuluna geri dönmüş ve tekrar öğretmenliğe başlamış…
Kirada oturmak ve ev değiştirmek her memurun kaderi…Gazi Öğretmen o zamana kadar 2 ev değiştirmiş…Okulda Yılmaz Çaşur diye bir mutemetleri varmış…Yine ev değiştirip Yılmaz Çaşur’un kiralık olan evini tutmuş…
Eşi Habibe ile birlikte burada da mutlu günler olmuş…Eşi büyük oğlu Ahmet’e bu evdeyken hamile kalmış…
Sivas’a ilk geldiği zaman Gazi Öğretmene sahip çıkan Cumhuriyet İlkokulu müdürü ve Milliyetçiler derneği başkanı sayın Mehmet İrge yine en büyük dostları olarak onlara yardımcı oluyormuş…
Birinci yıl nöbetçi olduğu gecelerde yeğeni Fatma, ikinci yıl öbür yeğeni Saide eşiyle birlikte kalıyormuş…Yeni ders yılı ile birlikte üçüncü yılı başlamış…
Bu yıl yine 20 günde bir gelen gece nöbetleri için, parasız yatılı olan öğretmen okulundaki gece nöbetlerinde sayın Mehmet İrge’nin kızı Emine hanım eşinin yanında kalıyormuş…
Gazi Öğretmen huzur içinde gece nöbetlerine gidebiliyormuş…Gece nöbetlerimiz çok verimli geçiyormuş…Gündüzlü kız öğrenciler gittikten sonra okulda sadece erkek öğrenciler kalıyormuş…Sabah kahvaltılarını, öğle yemeklerini, akşam yemeklerini öğrencilerle birlikte yemekhanede yiyorlarmış…
Gece 2 bölüm halinde etüt saatleri varmış…İşte Gazi Öğretmen her ay bu nöbetleri iple çekiyormuş…
Son sınıfa geçen öğrencilerini ilkokul öğretmeni olarak görüyorlarmış…Onlar da kendilerini öğretmen gibi görüyorlarmış…Gazi Öğretmen İlkokullara derse girecek bu öğrencileri milli ve dini değerlere bağlı olarak yetiştirilmeleri gerektiğine inanıyormuş…
Bunun için en güzel fırsat nöbetler ve etütler oluyormuş…
Sivas İlk Öğretmen okulundan Gazi Öğretmenin çalıştığı dönemlerde sol tandanslı hiçbir öğrenci mezun olmamış…
Kızlı erkekli bütün öğrenciler milli ve dini değerlere bağlı olarak yetişip mezun olmuşlar…
Devir 31’inci Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olan ve 03.11.1969 – 06.03.1970 yılları arasında görev yapan 2’inci sayın Süleyman Demirel Hükümeti devriymiş…
Sayın Süleyman Demirel bundan önce de 30’uncu Türkiye Cumhuriyeti olarak 27.10.1965 yılında sayın Hayri Ürgüplü hükümetinin ayrılışından sonra 1’inci sayın Süleyman Demirel hükümetini kurmuş, bu hükümet 03.11.1969 yılına kadar devam etmiş…
12 Mart sayın Nihat Erim hükümetine kadar yine sayın Süleyman Demirel 32’inci Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak 06.03.1970’den 26.03.1971 yılına kadar 3’üncü Süleyman Demirel hükümetini kurmuş…
( devam edecek )