Türkiye İstatistik Kurumu’nu (TÜİK) enflasyon oranlarını düşük göstermesi büyük tepki çekiyor. Büro Emekçileri Sendikası, Tüm Emeklilerin Sendikası 2017, Tüm Emekliler Sendikası 2021 Mersin şubeleri, Türkiye İstatistik Kurumu’nu (TÜİK) enflasyon oranlarını olduğundan düşük açıklamasını protesto etmek için Maliye Ana Hizmet Binası önünde bir araya geldi. Yapılan ortak basın açıklamasını BES Mersin Şube Başkanı Kemal Göçmen okudu.
Türkiye İstatistik Kurumu’nu (TÜİK) enflasyon oranlarını düşük göstermesi büyük tepki çekiyor. Emekliler, Türkiye İstatistik Kurumu’nu (TÜİK) enflasyon oranlarını olduğundan düşük açıklamasını protesto etmek için Maliye Ana Hizmet Binası önünde bir araya geldi. Yapılan ortak basın açıklamasını BES Mersin Şube Başkanı Kemal Göçmen okudu. Göçmen, “Mevcut hükümet kendisini iktidarda kalmasını sağlayan uluslararası sermaye ve onun gölgesinde büyüyen yerli sermayenin varlık sebebi olan neo-liberal politikaları tavizsiz uyguladı. Bundan sonraki süreçlerde de bu politikaları uygulamaya devam edeceğini Orta Vadeli Programda (OVP) ilan etmiş bulunmaktadır. Uluslararası ve yerli sermayenin talepleri doğrultusunda, toplumun ortak kazanımı olan ve ülkenin kalkınmasında mihenk taşı görevi yapan kuruluşlar çerez fiyatına elden çıkarılarak, bahsi geçen sermaye gruplarına servet olarak aktarılmıştır. Bu yetmezmiş gibi bizlerden toplanan vergiler teşvik adı altında para babalarına aktarıldığı gibi; ülkemizde yaşanacak deprem riskine karşı kentlerimizin imarı için topladığımız deprem vergilerini bile yasaya aykırı bir biçimde yola, köprüye, havalimanına harcamaktan geri durmamıştır.” dedi.
“Hakkımız olanı istemedikçe daha fazla yoksullaşacağız”
İktidarın sermaye yanlısı ve emekçi düşmanı bu politikaların toplumun çoğunluğunu oluşturan kamu emekçileri, kamu emeklileri ve asgari ücretliler için bitmeyen bir kâbus olmaya devam ettiğini belirten Göçmen, “Bütçe Kanunu gereği 2025 yılının bütçe görüşmeleri 15 Ekim itibarıyla TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanacak. Ancak iktidar tarafından 5 Eylül 2024 tarihinde açıklanan Orta Vadeli Programda (OVP) belirlenen kıstaslarda bir bütçe hazırlayacağını, dolayısıyla emekçi ve yoksul düşmanı ve sermaye yanlısı ekonomik programa sadık kalacağını ilan etmiştir. Biz emekçiler, yoksul halk kesimleri itiraz etmedikçe, hakkımız olanı istemedikçe daha fazla yoksullaşmaya devam edeceğiz. Bunun için iktidarın ekonomik programından mağdur olan bizler, iktidarın bizlere düşük ücret vermede bir aparat olarak kullandığı TÜİK’i tüm illerde protesto ediyoruz.” şeklinde konuştu.
“İktidarın beklentilerine göre enflasyon açıklanmamalı!”
TÜİK Başkanı, Başkan Yardımcıları ve diğer sorumlularını kanunun kendilerine verdiği sorumluluk çerçevesinde davranmaya, iktidarın beklentilerine göre değil, piyasanın gerçekliğine uygun enflasyon verilerini açıklamaya davet eden Göçmen, “Aksi takdirde, haklarında bulunduğumuz suç duyurularına karşı yargının tarafgir davranması kendilerini kurtarmaya yetmeyecektir. Bu iktidar iş başına gelme koşullarını hazırlayan 2001 krizi ortamında; yani bugünkü iktidarın eski Türkiye denilen dönemde ortalama bir kamu emeklisi, asgari ücretin 2,92 katı ücret alırken bugün ancak 2,01 katını alabilmektedir. Aynı dönemde ortalama bir emekli asgari ücretin 2,67 katı maaş alırken bugün ağırlıkla asgari ücret ve asgari ücretin altında ancak maaş alabilmektedir. İktidarın dilinden düşürmediği o eski Türkiye’de asgari ücret alan bir emekçi, aldığı ücretle 12 çeyrek altın alabilmekteydi. Diğer bir deyişle bu iktidarın sürekli kötülediği eski Türkiye’de ortalama bir kamu emekçisi aldığı maaşla 24 çeyrek altın, kamudan emekli olan bir emekli aldığı maaşla 20 çeyrek altın alabiliyorken, 2024 Ağustos’ta ise bir emekli aldığı maaşla 8,85 çeyrek altın, kamudan emekli olan bir emekçi aldığı maaşla 3,81 çeyrek altın alabiliyorken, asgari ücret alan bir emekçi ancak 3,68 çeyrek altın alabilmektedir.” ifadelerini kullandı.
‘Ağır vergilerle de kronik olarak yoksullaştırılıyoruz’
Göçmen, şunları söyledi;
“2003 yılında en düşük emekli maaşı asgari ücretin yüzde 47 daha fazla iken, bugün ise 12.500 TL olan en düşük emekli maaşı asgari ücretin yüzde 36’sı bile değildir. Evet bugün iktidarın övmekle yere göğe sığdıramadığı yeni Türkiye’de ne biz emekçiler ne emekliler ne de asgari ücret alan emekçiler o gün elde ettiğimiz gelirlerin çok altında bir gelirle hayatımızı idame ettirmeye çalışmaktayız. İktidar bir taraftan yapıp uygulamaya koyduğu bütçelerde bizlere daha az kaynak ayırırken, diğer taraftan bizlerin düşük gelirler elde etmemizde bir aparat olarak kullandığı TÜİK’e piyasa gerçekliğinden uzak enflasyon oranları açıklatarak, düşük ücret politikasını hayata geçirdi ve bizler sürekli bir şekilde yoksullaştık. Bizler biliyoruz ki, TÜİK yönetimi kanunun kendisine verdiği yetki ve sorumluluk çerçevesinde görevini yerine getirseydi, içinde bulunduğumuz yoksulluğu bu kadar derin yaşamayacaktık. Bir yandan TÜİK’in uzun yıllardır piyasa gerçekliğinden uzak, iktidarın düşük ücret politikalarıyla uyumlu enflasyon verileriyle alın terimizin hakkı olan ekmeğimiz soframızdan çalınıyor, bir yandan da temel insan hakları içinde yer alan ve ücretsiz olarak verilmesi gereken sağlık hakkı, eğitim hakkı ve nitelikli kamusal hizmetler ulaşılamaz hale getirilerek, ağır vergilerle de kronik olarak yoksullaştırılıyoruz.
“Bugün bir kez daha, burada ve örgütlü bulunduğumuz bütün illerde başta TÜİK kurum başkanı, başkan yardımcıları ve diğer sorumluları, kanunun kendilerine vermiş olduğu görevleri eksiksiz yerine getirmeye davet ediyoruz. İlgili yetkililerin 2022’den beri açıklamaktan imtina ettikleri gıda fiyatları verilerini düzenli bir şekilde kamuoyuyla paylaşmaya ve piyasada oluşan gerçek veriler üzerinden enflasyon oranlarını açıklamaları gerektiğini kendilerine hatırlatıyoruz. Aksi takdirde, iktidarla birlikte bizleri yoksullaştırmak üzere veri paylaşmamalarını sürekli teşhir edeceğimizi ve kanunun kendilerine yüklemiş olduğu görevleri kötüye kullandıkları gerekçesiyle haklarında suç duyurusunda bulunmaya devam edeceğimizi ve yine görevlerini kötüye kullandıklarından dolayı haklarında dava açarak, hukuki yollardan da haklarımızı aramaya devam edeceğimizi beyan ediyoruz. TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarıyla mağdur olan tüm kesimleri haklı mücadelemizde birlikte olmaya çağırıyoruz. Birleşe birleşe kazanacağız!”