Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

SOHBET KÖŞESİ: UYUŞTURUCU İLAÇ KULLANMAK DİNİMİZE GÖRE YASAK MIDIR?

Ankara’dan Sayın Rıza ERTÜRK

Ankara’dan Sayın Rıza ERTÜRK soruyor:

SORU : Keyif verici maddelerin dinimizce haram olduğu bilinmektedir.

Kanser gibi kötü bir hastalığa tutulup da uyuşturucu ilaç alanların durumu ne olacaktır?

Hasta uyuşturucu hap kullanmazsa çok büyük ıstırap çekecektir. İlaç kullanıldığı takdirde hastanın ıstırabı hafifleyecektir.

Bu durumda hastaya verilen uyuşturucu günah değil midir?

CEVAP : Kanser; Asrımızın en korkunç hastalıklarından biridir.

Kötü urların anormal şekilde çoğalmasına verilen isimdir.

Kanser; On dokuzuncu yüzyılda “beyaz ölüm” diye nitelendirilen “Verem” , Ortaçağda “kara ölüm” diye adlandırılan “Veba” , ondan önce de “cüzzam” gibi günümüzde en tehlikeli hastalıklardan biridir.

Kanser, vücudun herhangi organ ya da dokusundaki hücrelerin kontrolsüz çoğalması ve büyümesi sonucu ortaya çıkan bir hastalık tablosudur.

Kanser oluştuğu dokuya göre adlandırılır. 200’den fazla tipi tespit edilmiştir. En sık görülen ve ölüme yol açan kanser türleri akciğer, mide, karaciğer, kolon ve meme kanseridir

Genel olarak kanser oluşumuna yol açan faktörler şunlardır:

Yaş

Kansere neden olan maddeler (Aflatoksin, arsenik, asbest, benzen, berilyum, kadmiyum, kömür katranı, solunabilir silika, formaldehit, krom, kömür dumanı soluma, nikel, radon, pasif sigara dumanı, kurum, sülfürik asit)

Kronik iltihap

Kötü beslenme

Hormonlar

Bağışıklık sisteminin zayıf olması

Şişmanlık

Radyasyon

Tütün

Kanserin muhtemel belirtileri ise şunlardır:

Anormal kilo kaybı

İdrardan ya da dışkıdan kan gelmesi

Memede kitle

Vücudun herhangi bir yerinde kitle

Öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı

Kan tükürme

Nedensiz, geçmeyen ishal veya kabızlık

Mide veya makat ağrısı

Öksürükte kan

Benlerin renginde değişme, kabuklanma, büyüme

Anormal vajinal veya rektal kanamalar

Karın ağrısı

Uzun süren ve nedeni açıklanamayan ateş

Kemik ağrıları

Solukluk

Halsizlik

1980 yıllarında yaklaşık 6 milyon kişi kansere yakalanmış ve yine yaklaşık 4 milyondan fazla insan kanserden vefat etmiştir.

Kanser tedavisi “Onkoloji” uzmanı doktorlar tarafından yapılır.

Kansere karşı “ışın” ve “ilaçla” müdahale edilmekte bu hastalık çoğu zaman yenilmektedir.

Fakat çeşitli kanser türlerine karşı yeterli önlemler alınamadığı için pek çok insan hayatını kaybetmektedir.

Mide kanseri, Akciğer kanseri, meme kanseri, rahim kanseri, kalın bağırsak kanseri, deri kanseri gibi çeşitli kanser türleri vardır.

Cerrahi yollarla kanserli doku ve çevresindeki invazyon riski taşıyan bir miktar sağlıklı doku alınıp çıkarılır.

Kanserli doku cerrahi yollarla çıkarılamazsa Radyoterapi (ışın) tedavisi uygulanır.

Bir de Kemoterapi vardır.

Bu da kanser hücrelerini öldürmek üzere ilaç kullanılmasıdır.

Kanser tedavisinde kullanılan iki ana ilaç sınıfı vardır ; Sitotoksit ve Hormonal…

Sitotoksit yani hücre zehirleyici tedavi sıklıkla Kemoterapi olarak adlandırılır.

Burada kullanılan ilaçlar hormon tedavilerine göre daha ağırdır.

Kullanılan ilaçların bir kısmı da uyuşturucu ilaçlardır.

Peygamber efendimiz bir Hadis-i Şeriflerinde: “Allah derdi ve çareyi verdiği gibi her dert için bir ilaç yaratmıştır. Bu sebeple tedaviye devam ediniz. Fakat haram ile tedavi etmeyiniz. Hastalarınızı tedavi ediniz. Çünkü Allah hiç bir hastalık indirmemiştir ki: Onun şifasını vermemiş olsun. Fakat ölümle ihtiyarlık bundan müstesnadır” buyurmaktadır.

Cenab-u Allah’ın hastalıkla şifayı bir arada yaratmış olmasının büyük hikmetleri vardır.

İnsanlar akıllarını kullanarak ilmi araştırmalar yapmalı, tecrübelerden istifade ederek hastalıkların çarelerini aramalı ve hastaların ıstıraplarını dindirmeye çalışmalıdır.

Sağlık ta hastalık da insanlar içindir.

Peygamberimiz: “Hastalıklar Allah’ın kullarına gönderdiği hediyelerdir. ”buyurmaktadır.

Hastalık: Günahlardan temizlenme, şükrü eda edilmeyen bir sıhhatin kefareti, insanlar için bir imtihan olarak kabul edilmelidir.

Keyif verici ve uyuşturucu maddeler dinimizde haram kabul edilmiştir.

Peygamberimizin: “Haramla tedavi etmeyiniz.” buyurması haramın aslında mahzurlu ve insanlara zararlı olmasındandır.

Haram olan şeylerde şifa olmayacağı mütehassıs doktorlar tarafından da beyan edilmektedir.

Peygamber efendimiz: “Allah-ü Taala haram olan şeylerde size şifa yaratmamıştır.” buyurmaktadır.

Hastalıkların tedavisinde faydası olmayacak olan haram kabul edilen tedavi usullerinden kaçınılmalıdır.

Soruda bahsedildiği şekliyle kanser gibi tehlikeli hastalıkların tedavisi için yenilmesi, içilmesi, kullanılması, alınıp satılması devletçe yasaklanmış olan ve dinimizce haram kabul edilen uyuşturucu maddeler tedavi etmekle birlikte hastanın ızdırabını biraz olsun hafifletecek ise bu tür ilaçların kullanılabileceğine dinimizce cevaz verilmiştir.

Ancak Türkiye’de kullanılmakta olan ilaçlar hakkında bilgi edinmek lazımdır.

Eğer piyasada hastanın ızdırabını dindirmek için uyuşturucu maddelerin dışında başka ilaçlar varsa onlar kullanılmalıdır.

Piyasada haram kabul edilen uyuşturucu maddelerin yerini tutacak herhangi bir ilaç yoksa ve hasta büyük ıstırap çekiyorsa bu hastaya bahsettiğiniz ilaçları vermekte mahzur yoktur.

Burada ilacın kullanılmasına karar verecek doktorun durumu da önemlidir.

Bu konuda karar verecek olan doktorun mesleki yönden kendisini yetiştirmiş olması, dürüstlüğüne güvenilmesi, branşında uzman mütehassıs olması lazımdır.

Hoşça kalınız.

( sorularınız için: gazimert333@gmail.com )