Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlanan 2024 dini takvimiyle birlikte Ramazan ayının başlangıç tarihi belli oldu.
Buna göre; 2024 Ramazan ayı 11 Mart 2024 Pazartesi günü idrak edilecek. İlk oruç için sahura 10 Mart’ı 11 Mart’a bağlayan gece kalkılacak
Ramazan Bayramı arefesi bu yıl 9 Nisan 2024 Salı gününe denk geliyır.
Bayram 10-12 Nisan 2024 tarihlerinde idrak edilecek.
Müslüman alemi için faziletlerle dolu olan Ramazan ayında bu yıl yine hayır işlenecek, yoksullara yardımlar edilecek ve Allah’ın buyurduğu emir doğrultusunda binlerce kişi oruç tutacak.
Manevi güzelliklerle dolu olan Ramazan ayı müminler için bir rahmet ve mağfiret mevsimidir.
Bu kıymetli zaman dilimini ibadet ve iyiliklerle değerlendiren mümin ebedi mutluluğun kapısını açar.
Cehennemden kurtuluş beratını alarak zaman ve mekân cennetine doğru yol alır.
Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmaktadır:
“Ramazan Ayı gelince, cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulurlar”
3 Aylar’ı uğurladığımız Ramazan ayı faziletlerle dolu bir aydır.
Ramazan ayı, hayır ayı, yoksullara ve düşkünlere yardım ayı ve bütün anlarıyla Kur’an ayıdır.
Ramazanın diriltici özelliği, bütün insanlığı hidayete ve mutluluğa ulaştırmak için insanlığa gönderilen Kur’an-ı Kerim’in bu ayda inmeye başlamasından kaynaklanmaktadır.
Ayrıca İslam’ın temel esaslarından biri olan oruç ibadetinin bu ayda yerine getirilmesinden dolayıdır.
Evet… Ramazan ayına girmiş bulunuyoruz.
Ramazan ayının başlamasıyla birlikte İslam ülkelerinde ve özellikle ülkemizde sosyal yönden çok büyük hareketlenmeler gözleniyor…
İnanan – inanmayan bütün insanlar ramazanın etkisinde kalıyor…
Ulusal basın, bazı yerel gazeteler Ramazan ayında kuponla kitap dağıtımı yapmaya başlamışlardır.
Fırıncılar pidelerin gramajı için toplantılar yapmaktadır.
Belediyeler, ramazan müddetince açacakları AŞEVLERİNİN planlamaları peşinde…
Orucuyla, teravihiyle, mahya’sıyla, davuluyla, pidesiyle Ramazan hiç kimsenin etkisinden ayrılamadığı 12 ayın sultanı bir ay…
Ramazan ayı; iftarı, sahuru, imsakiyesi, pidesi, radyo ve televizyon programları ile tam bir içtimai hadisedir.
İbadetine çok düşkün olmayanlar bile Ramazan ayının gelişiyle birlikte kendilerine çeki düzen vermekte, namaza ve oruca başlamaktadır.
Ramazan ayları Müslüman milletler içinde Türk milleti tarafından apayrı değerlendirilmektedir.
İnançların sarsıldığı, nesillerin bozulduğu, geleneklerin yıkıldığı son çeyrek yüzyılda bizi diri tutan, ayakta tutan bu İnanç kırıntılarıdır.
Ramazan ayı diğer aylardan daha ayrıcalıklı kabul edilmiştir.
Çünkü bu günlerde yapılan ibadetlerin, iyilik, yardım ve hayırlarının mükâfatının kat kat verileceği müjdelenmiştir.
Peygamberimiz(S.A.V.): “Ümmetim Ramazanın feyiz ve bereketini bilseydi, bütün yılın Ramazan olmasını dilerdi.” buyurmuştur.
Ramazan günlerinde bahşedilen bereket insanların menfaati içindir.
İslam’da; Zekât, fitre, kefaret ve Ramazanda verilmesi istenilen sadakalar insanlar arasındaki denge ve barışı sağlamayı amaçlamıştır.
Cenabı Allah: “Zenginlerin malından yoksul ve muhtaçlar için bir hak vardır” buyurmaktadır.
Başka bir ayet-i kerimede: ‘Mallarını Allah yolunda harcayanların hali, her taneden 7 başak bitiren tohum gibidir. Her başakta 100 tane bulunur” buyrulmaktadır.
Peygamberimiz de: “Komşusu aç iken tok olarak uyuyan bizden değildir” buyurmaktadır.
Müslümanlarca sabır, ibadet, rahmet, mağfiret ve bereket ayı olarak kabul edilen, büyük bir coşku ve heyecanla karşılanan ramazanın başlıca özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
! – Kur’ân-ı Kerîm bu ayda indirilmeye başlanmış olup âyet ve hadislerde binaydan daha hayırlı olduğu bildirilen Kadir gecesi de bu ayın içindedir.
2 – İslâm’ın beş şartından biri olan oruç bu ayda tutulur.
3 – Hz. Peygamber’in inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek kılan kişinin geçmiş günahlarının bağışlanacağını bildirdiği ve kendisi de bizzat kılarak ümmeti için sünnet olduğunu gösterdiği teravih namazı bu aya mahsus ibadetlerdendir.
4 – Malî bir ibadet olan fitrenin (fıtır sadakası) bu ayın sonunda ve bayramdan önce ödenmesi gerekir. Bu ayda yapılan diğer yardımların da öteki aylara göre daha sevap ve faziletli olduğuna dair hadisler vardır Bu sebeple, ramazanda ödenmesi gerekli olmamakla birlikte müslümanlar zekâtlarını bu ayda ödemeyi âdet haline getirmişlerdir.
5 – Bu ayın sonunda itikâfa girmek sünnettir. Kaynaklar Resûl-i Ekrem’in ramazanın son on gününde itikâfa girdiğini ve bu âdetini vefatına kadar devam ettirdiğini, onun ardından hanımlarının da itikâfa girdiğinihaber vermektedir. ,
6 – Kütüb-i Sitte’de yer alan bazı hadislerde bu ayda umre yapanın hac sevabı alacağı ifade edilirken zayıf olduğu kaydedilen bazı hadislerde ise diğer ibadet ve amellere de öteki aylara göre daha çok mükâfat verileceği bildirilmiştir
7 – Kur’an ayı denilen ramazan ayında çokça Kur’an okuyup tefekkür etmek müstehap kabul edilmiştir. Hz. Peygamber’in Cebrâil ile karşılıklı Kur’an okumasına dayanan mukabele uygulaması da bu aya mahsus geleneklerdendir.
Ramazan ayı; ibadet ve hayır ayıdır.
Mübarek Ramazan ayı geldi. Hoş geldi…
Hoşça kalınız.