GÜL ÇAĞLAR
Mersin Tabip Odası Yönetim Kurulu, 6 Şubat Depremi ile ilintili olarak Mersin’de yaşanan sağlık sorunları üzerine çözüm önerileri sundu. Basın açıklamasını okuyan Oda Başkanı Uzm Dr. Nasır Nesanır, 6 Şubat 2023 tarihinde 10 kentimizde etkisini gösteren iki depremde binlerce yurttaşımızı yitirdik. On binlerce yaralımız var. Öncelikle yaşamını kaybeden yurttaşlarımızın yakınlarının acılarını paylaşıyor ve kendilerine sabır, yaralılarımıza acil şifa diliyoruz.” dedi.
Türkiye’nin planlama, kentleşme, yapılaşma ve denetim konularında ranta dayalı politikalar, bilime aykırı uygulamalar nedeniyle, başka ülkelerde yaşandığında “Doğa olayı” denilebilecek durumların ağır kayıplar yaşattığı bir “Afet ülkesi”ne dönüştünü belirten Nesanır, “Pandemide olduğu gibi sağlık çalışanları tüm emeğiyle bu sürecin de içindedir. Biz hekimlere, sağlık emekçilerine özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ederiz. Depremin ilk anından itibaren Türk Tabipleri Birliği Deprem Kriz Masası kurmuştur ve temsilcilerimizin bölgeye intikali sağlanmıştır. Bölgedeki temsilcilerimiz acil sağlık sorunlarının çözümü için devrededir. Biz Mersin Tabip Odası olarak bu büyük depremin ardından yaptıklarımızı ve yapabileceklerimizi değerlendirmek üzere Çarşamba günü tarihinde saat 17.30’da üyelerimizle Mersin Tabip Odası’nda toplantı yaptık. Mersin Şehir Hastanesi, Mersin Üniversitesi Hastanesi, Toros Devlet Hastanesi, Tarsus Devlet Hastanesi, Erdemli Devlet Hastanesi ve özel hastanelere yoğun bir hasta akışı olmuştur. Bunun yanı sıra nakledilen veya kendi imkanları ile gelen çok sayıda depremzede vardır; hepsinin sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Bu durumun hem depremzedeler hem Mersin için yeni sağlık sorunlarına yol açmaması için belirlediğimiz önlemlerin ivedilikle alınması zorunludur.” şeklinde konuştu.
“Gerekebilecek geçici barınma alanı yerleri bir an önce belirlenmeli”
Halkın bilgiye doğru güncel ve şeffaf biçimde ulaşması gerektiğini söyleyen Nesanır, “Kendisiyle ilgili alınacak kararlara temsilcileri vasıtasıyla kurumsal, siyasal ve örgütsel düzeyde katılabilmelidir. Koruyucu ve tedavi edici her tür sağlık hizmetin sunulması sürecinde kamuoyunun tüm bileşenlerinin gücüne gereksinim olduğundan ilgili kurumları, kuruluşları, emek ve demokrasi örgütlerini de içeren etkin kriz masaları aracılığıyla 24 saat kesintisiz çalışma yürütülmesi gereklidir. Mersin Tabip Odası olarak tüm üyelerimizin bilgi ve yetkinliğini her türlü koordinasyonda sunmaya hazır olduğumuzu yineliyoruz. Her olağanüstü durumda olduğu gibi başta sosyal medya ortamı olmak bilinçli ya da bilinçsiz şekilde yayılan bilgi kirliliği ile karşı karşıya kalacağımız bir dönem içindeyiz. Mersin Tabip Odası düzenli bilgilendirmeler ile bu durumla mücadele edecektir. Mersin’e gelen veya yerleştirilen depremzedelerin hane kaydı yanı sıra sağlık ve hastalık öyküleri, kullandıkları ilaçlar, tıbbi cihazlar mutlaka kaydedilmelidir. Salgın hastalıklar yaşanmaması için gerekli koruyucu önlemler alınmalıdır. İlimizde belediye yurtları, oteller, vatandaşların bireysel meskenleri, sivil toplum örgütlerinin binaları, devlet kurum binaları barınmaya açılmıştır; buralarda konaklayanların içme ve kullanma suyuna, sağlıklı gıdaya, kişisel temizlik ve bakım ürünlerine erişimi; göç eden yurttaşlarımızın ilaçları ve raporları enkaz altında kaldığından ilaçları, kronik hastalık ilaçlarının rapor süreleri uzatılmalı ve eczanelerden doğrudan temini için düzenlenme sağlanmalıdır. Salgın hastalıklarının yaşanmaması için koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmeti eksiksiz sunulmalıdır. Gerekebilecek geçici barınma alanı yerleri bir an önce belirlenmeli, kış koşulları ve önümüzdeki yaz ayları da dikkate alınarak bu alanlar sağlıklı ve güvenli yaşam için gerekli alt yapıya kavuşturulmalıdır.” ifadelerini kullandı.
“Kadınlar, çocuklar, yaşlılar, engelliler korunmalı”
Nesanır sözlerine şöyle devam etti;
“Aksayan poliklinik hizmetleri düzenli hale getirilmeli; gelecekte Mersin’de birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerinde aksamalar yaşanmaması için sağlık merkezleri ve sahra hastaneleri açılmalıdır. Tıbbi malzeme ve ilaç konusunda sıkıntı yaşanmaması için İl Sağlık Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı gerekli önlemleri almalıdır. Her türlü olağandışı durumdan eşitsiz biçimde daha fazla etkilenen dezavantajlı gruplar olan kadınlar, çocuklar, yaşlılar, engelliler korunmalıdır. Zarar görenlerin hizmet verenlerin psikolojik destek ve travma değerlendirmesinin sadece kamu eliyle yönetilmesi mümkün değildir. Uzman gönüllülüğünün Mersin Tabip Odası aracılığı ile sağlanması önemlidir. Hastanelerimizde yoğun hasta yükü vardır, bu nedenle diğer illerden sağlık personeli takviyesi yapılmalı, sağlık çalışanlarının barınma gereksinimleri sağlanmalıdır. Sağlık çalışanlarının fiziksel ve duygusal tükenmişliklerinin önüne geçilmesi ve azaltılması için sağlık emekçilerinin çalışma süreleri ve dinlenme süreleri yeniden düzenlenmelidir. Deprem öncesindeki tetanoz aşısı yetersizliği daha büyük bir sorun olarak bizi beklemektedir. Bakanlık bu ihtiyacı giderecek adımlar atmalı, gerekirse diğer ülkelerden tetanoz aşısı için özel olarak yardım talep etmelidir. Deprem sırasında sık yaşanan sağlık sorunlarına yönelik özel tedbirler alınmalıdır. Örneğin crush sendroma bağlı böbrek yetmezlikleri için diyaliz ünitelerinin sayısı artırılmalı, yakın illerle koordineli olarak hastaların acil tedavileri sağlanmalıdır. Bir kez daha tüm toplumumuza geçmiş olsun dileklerimizi sunar; yakınlarını kaybedenlere başsağlığı, yaralılara acil şifalar dileriz. Halkımız ile dayanışma içerisinde olduğumuzu tekrarlıyoruz.”