Nöbetçi Eczaneler
Araştırmacı-Yazar Abdullah Ayan, Mersin Ekonomi Zirvesi Sonuç Bildirgesi’nden bazı bölümleri değerlendirdi.
Mersin Ekonomi Zirvesi Sonuç Bildirgesi’nden, “Mersin ile diğer kıyı kentleri arasındaki ulaşım standardını yükseltecek ve seyahat süresini ciddi oranda azaltacak Taşucu–Çeşmeli Otoyolu ve Akdeniz Sahil Yolu projelerinin bütçe imkânları dâhilinde en kısa sürede tamamlanması amacıyla çalışmalarda bulunulacaktır.” bölümünü alıntılayan Ayan, “Bildirgedeki, ‘bütçe imkanları dahilinde’ ve ‘en kısa sürede tamamlanması amacıyla çalışılacak’ bölümlerine dikkat! 30 yıldır bir türlü tamamlanmayan ve bu bütçe imkanlarıyla tamamlanması uzun yıllar alacak olan Mersin-Antalya Otoyolu’nun ‘en kısa sürede tamamlanması’ için kendine MEP adını veren platform nasıl bir çalışma yürütecek de çile sona erecek? Havanda su dövenlere hatırlatayım; Yolun Mersin’i ve kent ekonomisini asıl ilgilendiren Çeşmeli-Taşucu bölümü… O bölümle ilgili kendini MEP bileşeni olarak gören zatların haberi var mı emin değilim ama bir kez daha ve AKP 2023 seçim beyannamesinden alıntıyla hatırlatayım: ‘2028 yılına kadar yapacağımız Mersin Erdemli-Silifke-Taşucu Otoyolu (Çeşmeli-Kızkalesi Kesimi) projelerini halkımızın hizmetine açacağız… 2029-2035 yılları arasında Çeşmeli-Erdemli-Silifke-Taşucu Otoyolu (Kızkalesi-Taşucu Kesimi) projesinin yapımını tamamlayarak milletimizin hizmetine sunacağız.’ ‘Çile yolunun’ en kısa zamanda tamamlanması için çalışacağını söyleyen arkadaşlara hatırlatıp hangi hedefe doğru yol almaları gerektiğini söyleyeyim istedim.” dedi.
“5 YILDIZLI ZİYAFETİN PARASI KİMDEN KARŞILANDI?”
Ayan sözlerini şöyle tamamladı;
“İktidar 2035 hedefini seçim vaadi olarak söylüyor, siz o hedefi öne çekecek ne yapacaksınız? Ticaret Bakanı’nı Mersin’e getirip akşam ziyafetlerinde lacili elbiselerle arzı endam ederken bu küçük ‘ayrıntıyı’ da bilin istedim. Sahi o 5 yıldızlı ziyafetin parası kim veya kimler tarafından karşılandı? Eğer MTSO ve benzeri ‘kamu niteliği taşıyan’ kurumlarsa yine zorunlu ödenen üye aidatları ile çekilen ziyafetin kaç paraya mal olduğunu her üyenin bilme hakkı yok mu?”