Ana Sayfa Arama Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Suriye Kadın İnisiyatifi: Kadınların sesi için 24 Nisan’da Samandağ’dayız

Suriye’deki Alevi katliamına karşı,

Suriye’deki Alevi katliamına karşı, 24 Nisan’da Samandağ’da düzenlenecek eyleme çağrı yapan Suriye Kadın İnisiyatifi, “Tüm halkları Samandağ’da sesimize ses olmaya, mücadelemizde yer almaya çağırıyoruz” dedi.

Suriye Kadın İnisiyatifi’nin çağrısıyla yapılan ortak bildiriye birçok demokratik kitle örgütü, Alevi kurumları ile kadın örgütleri imzacı olurken açıklamada, Suirye’deki Alevi katliamına karşı mücadele çağırısı yapıldı.

Açıklamada şunlar kaydedildi: “Suriye’de Aleviler katlediliyor. Kadınlar kaçırılıyor, tecavüze uğruyor, öldürülüyor; akıbetleri bilinmiyor. Ezidiler, Kürtler, Ermeniler, Süryaniler, Nusayriler… Bu toprakların tüm kadim halkları ve inançları yok edilmek isteniyor. Ve dünya susuyor! Biz bu suskunluğu biliyoruz. Maraş’ta, Sivas’ta, Dersim’de susanları da, seyredenleri de unutmadık! Halepçe’den Şengal’e, Roboski’den bugüne kadar bu coğrafyada yaşatılan kıyımın tanıklarıyız. Emperyalist ülkelerin, bir yüzyıl daha Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme planları; halkların katli, sürgünü ve kamplarda yaşatılması pahasına devam ediyor. Mezopotamya’yı ve Ortadoğu’yu kanla yeniden dizayn ediyorlar. Erkek egemen sistemin öznesi erkekler, savaşlarda kadınlara ve kız çocuklarına karşı her türlü cinsel saldırıyı hak ve meşru görüyor. Kadınlar, savaşta ve militarist ortamda tarafların işgal alanı olarak kabul ediliyor; toplu cinsel saldırılara maruz kalıyor. Bosna Hersekli kadınların, Ezidi kadınların, Arap Alevi kadınların, Kürt kadınların yaşadıkları; erkek egemen sistemin, militarizmle daha da güçlendirilmiş erkek ve devlet şiddetinin somut halidir.”

“Suriye’de insanlık dışı vahşet dünyanın gözleri önünde sürdü”

2011’den bu yana Suriye halklarının büyük bir savaşın mağduru olduğu kaydedilen açıklamada, “Ve 8 Aralık 2024’te Baas rejimi, yerini DAİŞ’in ardılı cihatçı-selefi HTŞ’ye bıraktı. Bu selefi cihatçılar; ABD, Batılı ülkeler ve Türkiye’nin desteğiyle, kanlı elleri yıkanarak ve kravat takılarak iktidar koltuklarına oturtuldular. Tüm bunlar olurken, selefi cihatçılar Suriye’de “katli vacip” fetvalarıyla Alevi soykırımını sürdürdü. Kadınlar kaçırılıyor; akademisyen Raşha El Ali’nin cesedi elleri kesilmiş halde bir ağaca asılı bulundu. Suriye’de Alevilere yönelik insanlık dışı bir vahşet, tüm dünyanın gözleri önünde sürdü, hâlâ da sürüyor. Alevilik inancına düşman olan HTŞ; Suriye’de Alevileri katlederek ve yurtlarından kovmaya çalışarak, topyekûn bir yok oluşu hedefliyor. Bir halk, bir inanç, bir kültür; bütün hafızasıyla birlikte silinmek isteniyor” diye ifade edildi.

“Suriye’deki Aleviler ve Alevi kadınlarla dayanışma halindeyiz”

Ortak bildirinin devamında şunlar kaydedildi:

“Ve biz Alevi kadınlar, kadın yoldaşlarımızla birlikte buna izin vermeyeceğimizi bir kez daha sağır kulaklara duyurmak için buradayız! Suriye’deki Aleviler ve Alevi kadınlarla dayanışma halindeyiz. Cihatçı çetelerin saldırıları altında olan Alevi kadınların yanındayız diyerek 140 kadın örgütü yan yana geldik.

Biz kadınlar başından beri bu saldırılara sessiz kalmadık, kalmayacağız!

Katledilen canların, susturulan feryatların, kaçırılan kadınların sesi olmak için 24 Nisan’da Samandağ’dayız!

Hayatı çalınan tüm kadınlar için çok üzgünüz ama öfkemiz üzüntümüzden büyük. Dersim’in küllerinden, Maraş’ın acısından, Sivas’ın dumanından geçerek geldik. Hakk’tan, adaletten, mazlumdan yana saf tutmaktan vazgeçmeyiz. Bugün Suriye’de yakılan ateş, yarın hepimizin evine düşebilir, bunun farkındayız. Bu nedenle; tüm kadınları, demokratik toplum mücadelesi verenleri, sol-sosyalistleri, insan hakları savunucularını ve tüm halkları Samandağ’da sesimize ses olmaya, mücadelemizde yer almaya çağırıyoruz! Susmuyoruz, unutmuyoruz, affetmiyoruz! Buradayız, tüm kadın yoldaşlarımızla… Geleceği, barışı, özgürlüğü biz inşa edeceğiz! Yaşasın kadın dayanışması”