Mersin’de hava kirliliğinin yanı sıra çevresel bir sorun olan gürültü kirliliği de tüm insanları olumsuz etkiliyor.
Çevremizi saran bir ses bulutunun, bir gürültünün içindeyiz. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), gürültü kirliliğini işitme kaybına, kardiyovasküler problemlere, bilişsel bozulmaya, strese ve depresyona neden olabilecek önemli bir tehlike olarak tanımlıyor. Ve maruz kaldığımız sürekli gürültünün bizi yavaş yavaş öldürebileceği uyarısında bulunuyor. Hava kirliliğinin yoğun olduğu Mersin’de de vatandaşlar çevresel bir sorun olan gürültü kirliliğinden şikayetçi.
Mersinli vatandaş Ali Hallaç, “Toplumsal yamukluk mu? Sade bir vatandaş olarak yasaların bize verdiği hak ve yetkileri kullanamama dönemindeyiz. Yöneticiler bana yasal haklarımı kullanma konusunda yardımcı olmadığı, görevlerini yapmadığı gibi, halk da bu konuda bilinçli değil. Örnek mi ? Pazar günü veya mesai saatleri dışında iş makinası çalışması yasaktır. Ama adam saatin yedisinde çalışmaya, kafanı ütülemeye başlıyor. Şikayet ediyorsun sonuç yok! Adeta şikayet eden suçlu! Komşuna söylüyorsun, ‘Adam işini yapıyor, para kazanmasın mı?’ diyor. Satıcı ve hurdacıların sesli olarak anons yapmaları kesinlikle yasak. Şikayetten sonuç alamıyorsunuz! Siz haksız onlar haklı çıkıyor..! Size arka çıkan vatandaş yok. Onlarca örnek verebilirim. Yerel yöneticiler duyarsız. Kimseyi kırmak istemiyor. Ama sade vatandaş mutsuz..!” ifadeleriyle tepkilerini dile getirdi.
MEHMET ÖZCAN
YORUMLAR