EMRAH BİRGÜL
Açıklamadan önce konuşan Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen, Şehir Hastaneleri sorununun bugün gündeme gelişini geç kalınmış bir gündem olarak değerlendirirken şu ifadeleri kullandı: “2002 yılından bu yana sağlıkta dönüşümün bir parçasıdır aslında bu Şehir Hastaneleri. 2002 yılından beri sağlığın piyasaya açılmasıyla ilgili çok ciddi bir proje yürütülmektedir ve Şehir Hastaneleri belki bunun son basamağıydı. Bu anlamda biz Şehir Hastaneleri’yle ilgili ilk kez basın açıklaması yapmıyoruz, temel atma töreninde bile o zamanın yönetim kuruluyla ve sendikaların da katılımıyla bir basın açıklaması yapmıştık. sesimizin bugün duyuluyor olmasının önemli olduğunu düşünüyoruz.”
TARTIŞMA GERÇEKLER ÜZERİNDEN YAPILMALI
Mersin Tabipler Odası adına açıklamada bulunan Oda Sekreteri Dr. Cemil Galioğlu da, “Mersin Şehir Hastanesi Gerçekleri”ni, ve Mersin Tabip Odası Halk Sağlığı Komisyonu’nun 22 Kasım 2017-10 Ocak 2018 tarihleri arasında 578 kişi ile yaptığı çalışmanın “Sonuç ve Öneriler” değerlendirmesini basın mensuplarıyla paylaştı.
Mersin Tabip Odası olarak, bilimsel araştırmalardan ve gerçeklerden yola çıkarak bu tartışmaya yeni bir boyut kazandırılmasını, tartışmanın bu gerçekler üzerinden yapılmasının daha doğru olacağına inandıklarını belirten Galioğlu’nun yaptığı açıklamada şu sözlere yer verildi: “Şehir hastanesinin kent merkezinden uzak bir alana kurulması coğrafik uzaklık nedeniyle sağlık kurumuna erişimi olumsuz etkileyen önemli bir problemdir. Bu sorun hem sağlık hizmeti alanlar hem de şehir hastanesinde görev yapan sağlık emekçileri açısından sağlık kurumuna erişimi ciddi olarak zorlaştırmaktadır. Bunun yanında, otobüs ve minibüs gibi toplu taşıma araçları ile hastane arasında bir bağlantının yeterli düzeyde olmaması yine fiziksel nedenlere bağlı olarak hastaneye erişimi olumsuz etkileyebilecektir. Yaklaşık 1300 yatağı ile böylesine büyük bir sağlık tesisisin yönetimi hem özel hem de kamu açısından ciddi sıkıntılara yol açabilecektir…”
SAĞLIK HİZMETİ DAHA UYGUN ŞARTLARDA OLMALI
Halkın sağlık hizmetini daha uygun şartlarda almasını, hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının daha uygun şartlarda çalışmalarını sağlamak amacıyla, hükümeti, sağlık bakanlığını, valiliği, sağlık müdürlüğünü, büyükşehir belediyesini göreve çağıran Mersin Tabip Odası anket çalışmasından ve bir yılı aşkın gözlemlerinden hareketle çıkan sonuçları şu şekilde paylaştı:
1. MŞH’nin yüklenici firmaya sadece kira bedeli olarak ödediği para aylık 11 Milyon TL, yıllık 132 Milyon TL. Yıllık ödenen 132 Milyon TL üzerinden, 5 yıllık kira parası ile bu hastaneyi yapmak mümkün. Yani tam 20 yıl boyunca yüklenici firmaya yılda 132 Milyon TL para ödenecek.
2. Ayrıca, kira bedeli dışında 19 kalem hizmete (Yemek, Temizlik, güvenlik, otelcilik, görüntüleme, laboratuar gibi tıbbi olan ya da olmayan hizmetler) karşılık ayda 30 Milyon TL daha yüklenici firmaya para ödenmektedir ki bu da yıllık 360 Milyon TL etmektedir. Bu hesapla yüklenici firmaya ayda toplam 40 Milyon TL civarında para verilmektedir. Hastanenin ortalama aylık gelirinin 30 Milyon TL olduğu düşünüldüğünde her ay yaklaşık 10 Milyon TL açık verilip, bu miktar da bütçeden karşılanmaktadır.
3. Yemek hizmetlerini kişi başına Toros Devlet Hastanesi 6 TL’den almakta iken, MŞH bu hizmeti 13 TL’den almaktadır.
4. Yüklenici firma ile anlaşma sonucu hastaneye yüzde 70 doluluk garantisi verilmiştir. Bu doluluğun sağlanması için Toros Devlet Hastanesi özellikle travmalı hastalara hizmet veren Göğüs Cerrahi, Beyin Cerrahi, Kardiyovasküler Cerrahi benzeri hastalara acil poliklinikte hizmet vermemekte ve 112 ambulansları bütün acil travmalı hastaları Şehir Hastanesine götürmektedir. Buna bağlı olarak da gerek doktor ve gerekse de diğer sağlık çalışanları tükenmişlik sendromu yaşamaktadırlar.
5. Dünya Sağlık Örgütü; Bilimsel olarak etkin olabilmesi için bir hastanenin 200-600 arası yatak kapasiteli olması gerektiğini belirtmektedir. Oysa MŞH 1.300 yataklıdır ve bu da hizmette ciddi sıkıntılara yol açmaktadır.
6. Hastanemizin şehirden uzaklığı nedeniyle merkez ilçelerden bile hastaneye ulaşmak çok zordur. Dolmuşların hastane kapısına kadar gelmesine izin verilmemektedir ve hastalar ya 1.100 m. yolu yürüyerek ya da arkadan gelen belediye otobüsünü bekleyerek hastaneye ulaşabilmektedirler.
7. Hastanenin büyüklüğü, hastane içerisinde merdiven olmaması ve ulaşımın sadece asansörle olması nedeniyle hastalar ve çalışanlar, hastane içerisinde zorluk çekmektedir, klinik ve poliklinikler arası ulaşım zorlukla olmaktadır.
8. Market, cafe, restoran, kuaför, giyim mağazaları ve otelcilik, reklam hizmetleri ön planda olan hastanede doktor ve diğer sağlık çalışanlarının dinlenme ve giyinme odaları bulunmamaktadır.
“CEBERRUT BİR YÖNETİM TARZINIZ MI VAR?”
Açıklamanın ardından konuşan CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı ise şunları söyledi:
“Şehir Hastaneleri fikir aşamasından itibaren sorunlu; bunu Mersin’deki Vali’nin, Büyükşehir Belediye Başkanı’nın çözecek bir durumu yoktur. Ancak madem ki yapıldı, o zaman rantabl bir şekilde çalışmasını sağlamak Vali’nin ve Büyükşehir Belediye Başkanı’nın görevidir. Şimdi ne demek siz Tabip Odası’nın istediği randevuya cevap vermiyorsunuz? Siz kimsiniz ya? Tabip Odası gibi Yenice’den Anamur’a kadar kentin bütün sağlık sorunlarıyla ilgilenen, fikir üreten, halkın sağlığını korumakla kanun tarafından görevlendirilmiş olan bir odaya randevu vermemek ne demek? Sayın Vali, Sayın Bakan’la beraber seçim çalışması yapmaya zaman bulabiliyorsunuz; resimlerinizi çektik, basında yer aldı. Halkın sağlık sorunlarını çözmek için Tabip Odası’na mı yer bulamıyorsunuz? Böyle bir saçmalık olabilir mi? Bu kentin Bakanı açıklamalar yapıyor “Hiçbir sorun yok” diyor ama hemen arkasından Büyükşehir Belediyesi ring seferleri koyuyor, hastaları taşımaya çalışıyor. Hanginize inanacağız, kim doğru söylüyor bu kentte? Hadi vazgeçtik Ak Parti Genel Yönetimi’nden Sağlık Bakanlığı’ndan. Şehir Hastaneleri’yle ilgili gerekli açıklamaları arkadaşlarımız yaptılar, teknik bir konu ve gayet de güzel özetlediler. Madem böyle bir yatırım yapıldı bari çalıştırın! Bunun iyi çalışması halka yararlı olabilmesi için Vali’si de Büyükşehir Belediye Başkanı da, kentin Bakanı da biz Milletvekilleri de ilgili Oda’ları da el ele verip “Bu hizmeti nasıl halkımıza en iyi şekilde verebiliriz?” i konuşmaları gerekir. Ne demek randevu vermiyorum yahu? Nasıl ceberrut bir yönetim tarzınız var sizin? Şehir Hastaneleri’nin sorunlarını tartışmak üzere Tabip Odası bir panel düzenleyecekti, güvenlik gerekçesiyle iptal ettiler. Siz benim devletimi nasıl aciz konumda gösterirsiniz? Cumhurbaşkanı geliyor bu kente güvenliğini sağlıyorsunuz da, Tabip Odası’nın güvenliğini mi sağlayamıyorsunuz? Sağlıktan rant elde etmekten elinizi çekin! Sağlığı parti politikalarınıza alet etmeyin! Hastaneler herkese lazımdır, hastaneler Ak Partililere de lazımdır; MHP’lilere de lazımdır; HDP’lilere de lazımdır; CHP’lilere de lazımdır. Hastane yapmak iyidir bir itirazımız yok ama şehrin göbeğindeki hastaneyi kapatıp kalkıp da dağın başına bir hastane kurarsanız size gülerler. Üstelik kendi ev sahibi olduğunuz hastaneden çıkıp kiracı olarak bir yere giderseniz size iyice gülerler. Üstelik de ödediğiniz parayla 4 yılda hastaneyi satın alacak kadar kira öderseniz nasıl gülerler bilmem! Halkın parasını da sağlığını da çarçur etmeye kimsenin hakkı yoktur.”
Emrah BİRGÜL
YORUMLAR