Son zamanlarda tartışma konusu olan 1/5 bin ölçekli revizyon Nazım İmar Planı ile ilgili tartışmalar devam ediyor. Ancak bütün tepkilere rağmen Büyükşehir Belediye Başkanı Kocamaz, kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapamadı. Mimarlar Odası’ndan, İnşaatçılara, MESİAD gibi güçlü kuruluşların itirazlarına rağmen, Kocamaz ve ekibi kulaklarını tıkayıp, çözüm bulacaklarını dile getirmedi.
Konuyla ilgili çözüm ve tepkilerini dile getiren MESİAD Başkanlar Kurulu Başkanı ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Mustafa Güler, plana ilişkin İmar Komisyonu’na soru önergesi verdi. Güler mahkeme sonucunun beklenmeden gerekli düzeltmelerin yapılmasını istedi.
“İhtiyacı onaylandık, ancak içeriğini görmediğimizden içeriğini onaylamadık. Askıda gördük, itiraz ettik” diyen Güler, “ Plan nizamdır, düzendir. Bu nedenledir ki Mersin, yıllardır plansız yapılaşmanın ya da kötü planların sorunlarını yaşıyor. Kıyılar çok katlı yapı duvarları ile örüldü. Tarım alanları talan edildi. İmarlı parsel Olmadığından ihtiyaç duyulan okullar yapılamadı, yıllarca Hastane için imarlı parsel beklendi. Yeşil alanımız yok, parklarımız yapılamadı. İmarlı parsel olmadığından yatırımcıya yer gösterilemiyor, işsizlikte Türkiye rekoru. Gerekli dönüşüm yapılamadığından, Eski Mersin olarak tanımlanan Akdeniz yaşanamaz hale geldi, terk ediliyor. Nüfusu ile büyüklükte 1. Sırada iken, şimdi 2. Sırada, sonra beklide 3. Sırada olacak” dedi.
BİR KAMYONA İMAR VERDİLER
Güler, “Mersin, özellikle 1980 sonrası yaşanan hızlı göçle gelenlerin başını sokacakları bir yer arayışı sonucu niteliksiz ve imarsız yapıların işgalini yaşadı.
Belediyeler imarlı alanlar yaratmada geç davrandığından, yapılaşma niteliksiz oldu ve 1. Sınıf tarım alanları talan edildi. Kontrolsüz bir yapılaşma oldu. Belediyenin varlığı his edilmedi, Belediyeler bu kontrolsüz yapılaşmaya seyirci kaldı. Yeni kurulan Kasaba Belediye Başkanları 1 kepçe, 1 kamyon yada bir binek araç karşılığında sınırsız imar verdi.
İşte saydığım ve daha çok eklenecek sebeplerle bütün Mersinliler bütüncül bir plan yapılmasını bekliyordu. Bunun içindir ki, 5 binlik Plan Kaos değil, çözüm için atılmış adımdır.
Son yıllarda Kutup Yıldızı gibi bir görünüp bir kaybolan 5 binlik planlar, Mersinlilerin gözünü korkuttu. Bu dönemin de en büyük faaliyeti olan 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni ve 1/5 bin revizyon Nazım İmar Planı Kutup yıldızına döndü” ifadelerini kullandı.
REKOR İTİRAZ
1/5 binlik Revizyon Nazım İmar Planı’nın 18 ay İmar Komisyonunda beklemesine rağmen Meclis üyelerine gösterilmediğini açıklayan Güler, “Meclis Üyeleri yakın planda planı inceleyemedi. Kocaman Mersin Planı bir slayt boyutunda gösterildi. Meclis Üyelerinden Planı görmesi esirgenirken, Meclis Üyeleri sayılan nedenlerle oyunu esirgemedi. Parti ayrımı olmadan herkes oybirliği ile planı onayladı. Yeter ki plan çıksın. Askı süresinde gerekli incelemeleri yapar ve askı sonrası oylamada daha bilgili olarak oyunu kullanır.
Plan bir ihtiyaçtı onayladık, ancak yanlışlarla dolu içeriğini onaylamadık ve itiraz ettik. Mersinliler de onaylamadı, itiraz etti. Bir plan için rekor sayılacak olan 15 bin itiraz oldu. Umarım itiraz edilen konuların en az %95 düzelir. Çünkü itiraz edilen sorunları %95 i giderilecek olan konulardır. İtirazların tamamına yakını, yeşile boyanan dere ve deniz kıyı boylarındaki alanlardır. Fotoğraflarda çok güzel görünen yeşil alanlar, daha önce imar görmüş tapulu alanlar üzerinde olup, tamamına yakının üzerinde onlarca kat yüksekliğinde binalar yapılmış. Bu yerlerin yeşil olması için istimlak etmesi gerekir. Bu istimlak lar için On milyar ( Katırliyon) liranın üstünde para gerekiyor. Bunu ne Belediye, ne de Hükümet karşılayacak durumdadır. Bunun içindir ki Yeşile boyanan alan çok pahalı bir fantezi oldu.
Plan notlarında Sosyal Donatı alanlarını 7 bin 640 dönüm arttırdık deniliyor. Çok katlı binaların üzerine yeşil alan, okul, sağlık alanı, kültür tesisi ya da ibadet alanı işaretlenmiş, Ancak bunun nasıl kamulaşacağının izahı yok” şeklinde konuştu.
Dere yataklarının sağ ve solunda 50 metre genişliğinde yeşil alanın işaretlendiğini ifade eden Güler şunları kaydetti:
Yeni imara açılan yerlerde güzel bir tercih. Ancak dere kenarı da olsa, daha önce imara açılmış ve özel mülk olarak üzerinde onlarca kat yüksekliğinde binalar yapılmış alanlar nasıl yeşil olacak. Bu alanların tamamına yakın bir bölümü imarlı olup ruhsatlıdır.
Vatandaşın yapılaşmada hiçbir kusuru yok. Belediyelerin verdiği imar ile yapılar yapıldı. Şimdi kusursuz olan vatandaşlar tedirgin ediliyor ya da cezalandırılıyor. Bu işlem haksız ve yanlıştır. Düzeltilmesi gerekir. İdarenin yaptığı yanlışın cezasını vatandaş çekmemeli. Eskiden imara açılmış ve yapılaşmış alanlar üzerine işaretlenen sosyal donatı alanları kaldırılırsa şikayetlerin yüzde 90’ı çözülür.
Çözüm için eski imarlı alanlar üzerine işaretlenmiş sosyal donatı alanları kaldırılmalıdır.
Dere kenarlarında yeşile boyanan alanlar, taşkına önlem için dere yatağının açılması için deniliyor. Oysa DSİ’nin kati raporu yok. Toplumda panik yaratmadan bunun çözülmesi mümkündür. Dünya bunu çözmüş.
İŞİN KOLAYINA KAÇIYORLAR
Her derenin bir beslenme havzası var. Ve suyun azami yükseleceği seviyesi ve debisi vardır. Taşmaması için dere kenarlarında yer varsa yatak enine, eğer genişleyecek alan yoksa, yatak derinliğine açılarak yapılarak suyun denize taşmadan akması sağlanır. Mersin de dere yataklarının çok önemli bir bölümü belli bir eğimle uzanır. Bu nedenle dere yataklarının derinleştirilmesi mümkündür. Eğimin azaldığı yerde dere yatakları genişletilir.
Ayrıca Derelerin yukarı bölümlerinde yapılan sel kapanları ile de su tutulur ve taşkın önlenir. Sel kapanlarının maliyeti, yapılacak istimlak, ya da Halk üzerinde ki panikten çok daha ucuzdur. Ayrıca biriktirilen su, sulamalarda da kullanılacaktır.
VATANDAŞIN ARSASI HAPİSTE
Bu Planda Kentsel Dönüşüm için geniş bir alan işaretlenmiştir. Ancak nasıl dönüştürüleceğine ilişkin politika belirlenmemiş ve duyurulmamıştır. Kentsel dönüşüm bir ihtiyaç olup, buna ilişkin süreç ve yol haritası da belirlenmelidir.
Akdeniz Belediyesi Barış, Bahçe ve Mahmudiye Mahallerini yıllar önce Kentsel dönüşüm alanı olarak ilan etmesine rağmen bu güne kadar çivi çakılmadı. Kentsel dönüşüm alanı olduğundan hiç kimseye imar durumu verilmiyor ve vatandaşın arsası hapis.
Bu Planda 48 Bölge Özel Proje Alanı olarak işaretlenmiştir. Özel Proje Alanı, Kentsel Dönüşümün bir başka versiyonudur. Bu bölgelerin dönüşmesi lazım. İhtiyaç olduğuna inanıyorum. Ancak nasıl dönüşeceği belli değil. Kafalar karışık. Çünkü bir bölümünde yoğunluk E=2.50 ye kadar çıkarken bir bölümünde E= 0.80 ler de kalmaktadır. Yapılacak işlem aynı olmakla birlikte yoğunluklar farklı.
SORUNU SADECE MÜTEAHHİTLERDE GÖRMEK YANLIŞTIR
Yoğunluk dönüşümün sermayesidir. Yoğunluk sorununu Müteahhit sorunu olarak görmek yanlıştır. Müteahhit arsa sahibi değil inşaatın yapımcısıdır. Yapımın bedeli vardır. Bu bedel ya arsa sahibi tarafından para olarak ödenir, ya da yoğunluktan elde edilen fazla yapıların satışından elde edilir. Yani verilecek emsal, arsa sahibi içindir. Ayrıca bulunduğu bölgeyi değiştirip geliştirmek isteyen Belediye’nin sorunudur. Belediye Özel Proje Alanı olarak işaretlediği yerleri dönüştürmek istiyorsa yeterli emsali vermek zorundadır.
Bazı Bölgelerde yoğunluklar düşürülmüştür. Daha önce imarı yapılmış ve belli bir yoğunluk verilmiş. Bu yoğunluk oranları ile alınıp satılmış arsalarda düşürülen yoğunluklar da şikayet konusudur. Yargıdan dönecek olan bu uygulama düzeltilmelidir.
Adalet duygusundan uzaklaşmış her uygulama, konusu ne olursa olsun memnuniyetsizlik yaratacaktır. Herkesi mutlu edecek olan Adalet duygusudur. Yapılacak bütün iş ve işlemlerde adil davranılırsa vatandaşı mutlu eder, idare de mutlu olur. Adalet Mutluluğun da temelidir.
Yapılan 1/5000 ölçekli Revizyon Nazım İmar Palanına ilişkin itiraz ve görüşlerimi 12.03.2018 tarihli soru önergesini Mersin Büyükşehir Meclis Başkanlığına ilettim. Dilerim verecekleri yanıtlar çözüme anahtar olur.”
FERHAT ÇELİK
YORUMLAR