Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşan CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, iktidarı eleştirerek yatırım sözü verilerek yapılmayan vaatleri eleştirdi, hem de polipropilen tesisinin kurulma girişimine tepki gösterdi.
CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel meclis konuşmasında Mersin’in kamu yararına olan yatırımları alamadığını belirtti. Mersinliler olarak yılda 14 milyar liranın üstünde vergi ödendiğini söyleyen Mersin Milletvekili Gökçel: “Yatırım yapmaya gelince 500 milyon liralık bir kamu yatırımı yapılmış. Bu adaletsizlik değil mi? Bunu yüce meclise soruyorum. Çeşmeli – Taşucu otobanı, Antalya yolu, hava limanı, Kazanlı turizm bölgesi, Pamukluk Barajı ve konteyner aktarma limanı bu saydıklarımın hepsi iktidarın Mersin’e söz verdiği projeler. Hangisi bitirildi hemşerilerimin hizmetine sunuldu derseniz, hiçbirisi. Yani ses var, görüntü yok.” diyerek yatırım sözü verilerek yapılmayan projelerin tamamlanması gerektiğine dikkat çekti.
“Mersin’i yaşanmaz hale getirecek olan projeler olunca seste var görüntü de var”
TBMM’de konuşan CHP Mersin Milletvekili Gökçel yeni yapılan Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne ulaşımın büyük bir sıkıntı olduğuna değindi.
CHP Milletvekili Gökçel: “Allah hastalandırmasın, zaten o hastaneye ulaşabilmek için vatandaşlar bin bir çile çekiyor. Uyguladığınız sağlık politikalarının da ne hale geldiği ortada. Ancak söz konusu halk sağlığını hiçe sayan, çevreyi kirletecek, Mersin’i yaşanmaz hale getirecek olan projeler olunca seste var görüntü de var. Bir Mersinli olarak merak ediyorum. Üç yüz yirmi bir kilometre sahiliyle cennetten bir köşe olan, tarihi ve kültürüyle St.Paul’ün doğduğu şehir olan Mersin’e bu kadar zarar vermeyi AKP olarak nasıl içinize sindiriyorsunuz?” dedi.
“Halk sağlığını hiçe sayıyorsunuz, çevrenin kirletilmesine göz yumuyorsunuz. Hazine arazisini ayrıcalıklı şirketlere peşkeş çekiyorsunuz!”
Mersinliler olarak Marina’nın yat limanı olmaktan çıkarılıp alışveriş merkezi olmasına anlam veremediklerini söyleyen CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel: “Geçen hafta bu kürsüden Mersin Marina’da Bakanlık eliyle işleticiye sağlanan haksız kazancı dile getirmiştim. Şimdi, yeni sorunumuz Akdeniz ilçemizin ve Mersin’in kalbine hançer sokacak polipropilen tesisi yani plastik ham maddesi üretecek bir tesis. Bu tesis plastik ham maddesi üreteceği için çevreye ve insan sağlığına çok büyük zararı olacak bir tesis. Şehrin kalbine bu üretimi yapacak tesisi reva görenlere inşallah Mersinliler de zamanı geldiğinde gereken cevabı verecekler. Bakanlık, kitabına uydurarak, hukukun arkasından dolanarak 550 dönümlük bir araziyi özel endüstri bölgesi ilan etmeye çalışıyor. Buradaki işleticinin ayrıcalığı ne? Bunu yüce Türk milletine ve yüce Meclisimizdeki parlamenterlere soruyorum: Binlerce insanın yaşadığı Akdeniz’in incisi Mersin’imize yıllık 500 ton üretim kapasiteli bir zehir fabrikası nasıl yapılabilir? Halk sağlığını hiçe sayıyorsunuz, çevrenin kirletilmesine göz yumuyorsunuz. Hazine arazisini ayrıcalıklı şirketlere peşkeş çekiyorsunuz. Mersin’in yaşanılmaz bir yer olmasına olanak tanıyorsunuz. Şehrimizin ekonomik gelişmesine büyük katkısı olacak konteyner limanının yerine plastik fabrikası kurulması için Mersin’in kalbinden 550 dönüm araziyi söküp alıyorsunuz.” diyerek yapılması planlanan projeyi eleştirdi.
“Mersin âdeta bir saatli bombanın üzerine oturacak”
Sorunların sadece polipropilen tesisiyle sınırlı olmadığına vurgu yapan CHP Mersin Milletvekili Gökçel: “Karaduvar ile serbest bölge arasında bulunan bu değerli yer özel endüstri bölgesi ilan edilirse gübre fabrikasının kenti zehirleyen 23 bin ton kapasiteli amonyak depolama tesisi de büyütülecek, daha çok üretim için daha çok azot depolanacak. Mersin âdeta bir saatli bombanın üzerine oturacak. Bu şehrin kalbine böyle bir tesisin kurulmasına hangi gerekçeyle olur verilir? Bu, Mersin’e yapılacak en büyük ihanettir. Bu yılın Temmuz ayında 11’inci Kalkınma Planı’nı görüştük. Konteyner aktarma limanıyla ilgili tartışma yaşandı. Çünkü 10’uncu Kalkınma Planı’nda açıkça Mersin’e yapılacağı yer alan bu konteyner limanı 11’inci Kalkınma Planı’nda yer almıyor. Bir kentin gelişmesi için o kente kamunun yapacağı yatırımlar çok önemli. Evet, ülkemizin dünyaya açılan en yakın ve en kârlı deniz ulaşımının yapıldığı yer Mersin Limanı, Çukurova bölgesi. Siz 10’uncu Kalkınma Planı’nda bunu görüp 10’uncu Kalkınma Planı’na işleyip daha sonra bir polipropilen tesisi için, sizin yandaşınız olan bir şirketin menfaati için Mersin’in, Çukurova’nın, ülkemizin çıkarlarına nasıl dur dersiniz? Bunu yüce Meclisin şahsında bütün Türkiye’ye soruyorum. Bu haksızlığı yapanlardan da elbet hesap sorulacağının bilinmesini istiyorum.” şeklinde konuştu.
Mecliste büyük sessizlik oluşturan konuşmaya CHP sıralarından alkış sesleri yükseldi.
SEYFETTİN AKARCA
YORUMLAR