Zeliha Akkuş, “Kentimizde Kadın Daire Başkanlığı kurmakla sorun çözülmedi. Daire başkanlığı kurmak demek o sorunlara sahip çıkmak demektir. Mersin bu anlamda çok şanssız bir durumda. Çalışmalar yeterli değil ve kadın sorunlarının ciddiye alındığını da düşünmüyorum.”
Seyfettin Akarca
Mersin Kadın Gazetesi İmtiyaz Sahibi Zeliha Akkuş İçel TV’de yayınlanan ‘Leyla Pak İle Gündem’ programına konuk oldu. Akkuş, Mersin’de kadına yönelik yapılan projelere ve kadın gazetecilerin yaşadıkları zorluklara dikkat çekti.
İçel TV’de ‘Leyla Pak İle Gündem’ programına katılan Mersin Kadın Gazetesi İmtiyaz Sahibi Zeliha Akkuş, kadın olmanın her zaman zor olduğunu ve kadın gazetecilerin yaşadıkları zorlukları anlattı.
Meslek gruplarında cinsiyetçi yaklaşımın var olduğunu belirten Zeliha Akkuş, “İş yaşamında kadın erkek olarak cinsiyetine göre görev belirlenmiyor. Eşit şartlar altına çalışılırken ücret konusuna gelindiğinde kadın olduğundan dolayı problem yaşanıyorsa, yada yönetim kadrosunda görev alacağı zaman zorluklarla karşılaşıyorsa kadın, orada ’dur’ derim.” diye söyledi.
“Komik bir durum”
Belediyeler ve kurumlar tarafından yapılan kadına yönelik şiddet ve kadın yaşamı zorluklarına yönelik panel ve etkinliklere de değinen Akkuş, “Kadınlar panele davet ediliyor fakat 10 erkek1 kadın davet ediliyor! Hatta kadın konusu konuşulurken panelistlerin tamamının erkek olduğunu da görüyoruz..! Ne kadarda duyarlılar, empati duyguları ne kadar gelişmiş bu erkek gazetecilerin yada konukların! Bizi ne kadar iyi anlayıp biliyorlarmış, biz derdimizi bir türlü anlatamıyoruz! Bu da çok komik bir durum..!” diyerek eleştirdi.
“Kadının soru sorabilmesi için gizli cam tavanı aşabilmesi gerekiyor”
Kadın gazetecilerin problemlerini dile getiren Zeliha Akkuş, toplantılarda erkeklerin rahatlıkla soru sorabildiğini fakat kadınların soru sorarken engellendiğini belirterek, “Soru sorabilmek için gizli bir cam tavan var onu aşabilmek gerekiyor. Nedense erkek soru sorma hakkına yüzde yüz sahipken, kadın o zor koridoru aşmak zorunda kalıyor. Kadın Gazeteciler söz alma hakkına sahip olmakla beraber, kadın gazeteci olduğu için bu hak ona verilmez. Hakkını almak zorunda bırakılır. Yine kameraman kadın gazeteciler var, inanın çekim yaparken erkekler kendi alanlarına müdahale gibi algılayıp, o kadın gazeteciye yer vermeme gibi bir beden dili kullanıyorlar.” diye belirtti.
“10 erkeğin konuştuğu bilgiyi çürütecek donanıma sahibiz”
11 yıl boyunca gözlemlerinde kadın gazetecilerin önemli bir yol aldığını belirten Zeliha Akkuş, “Dominant davranışlar göstererek, hak verilmez alınır diyerek erkek meslekdaşlarıyla çatır çatır kavga ettiler. Biz bundan gurur duyuyoruz ve biz mücadelemizde varız. Ödün verme niyetinde değiliz. Kadın konuşurken uygulanan, ‘Ya yine mi kadın konuşuyoruz?’ diyorlar. Bunları kabul etmiyoruz, tam aksine 10 erkeğin konuştuğu o bilgiyi çürütecek donanıma sahibiz.” şeklinde konuştu.
“Mesleklerin cinsiyeti yoktur”
Mesleklerin cinsiyeti olduğuna katılmadığını belirten Zeliha Akkuş, “Erkek kadın değil mesleklere cinsiyetsiz yaklaşmak gerekir. Gazetecinin etik davrananı, doğru haber yapanı vardır cinsiyeti yoktur.” diye belirtti.
Kadın Gazetesi olarak yaşanılan zorlu dönemleri atlattıklarını ve ilk yapılan ön yargının yıllar içerisinde dağıldığını belirten Zeliha Akkuş, “Bugün kadın haberleri, kadın gazetesinin ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkardı. Kadına yönelik şiddet söz konusu kadınlar en yakınları tarafından çeşit çeşit yöntemlerle cinayete kurban gidiyorlar. Kadınlar kendilerini gerçekten hiçbir alanda özgür ve rahat hissedemiyorlar. Sokakta arkalarına korka korka bakarak yürüyorlar. Kadın gazetesi bu anlamda çok iyi bir noktada. Mücadeleye hep beraber dayanışmayla devam ediyor.” diye vurguladı.
“Tecavüze uğrayan bir mülteci kadın haberini erkek gazeteci veya kadın gazeteci nasıl dile getirir?”
Mülteci kadınlara yönelik yapılan çalışmalara ve vatandaşın problemlerine değinen Akkuş, “Hayal edelim Suriye’den savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınmış bir kadınımız, “Paramız yok çocuklarımızla ve valizimizle Mersin’de bir başımıza kalmışız.” diyor. Mersin’de 200 bin kayıtlı mülteci kadın var, kayıtsız olarak bu sayının 300 bini bulacağına eminim. Bunun içerisinde kız çocukları da var. Bu yaşam mücadelesi içerisinde Suriyeli bir kadın diyelim ki tecavüze uğradı ve bu kadının haberini bir kadın yaparsa nasıl yapar? Bir erkek gazeteci nasıl yapar? Kadın gazeteci o an gözlerini kapatır, tecavüz ve tacize uğrayan kişinin yerine kendisini koyarak haberi yazar. Yazılan yazı içerisinde nasıl haber olmak istemediğini çok iyi bilir. Haber yapılmayacak mı, tabi ki yapılacak. Fakat erkek veya kadın gazeteciler bir haberi yazarken lütfen empati yoluyla yada yakınınız gibi düşünerek haberleştirsin ve kadın sorunuyla ilgili yöneticilere çağrıda bulunsunlar.” diyerek kaleme alınan haber ve yazıların içerisinde topluma ve yöneticilere çağrıda bulunmanın önemini vurguladı.
“Sığınma evi problemimiz var”
Mersin’de mülteci kadın konusunun da önemine dikkat çeken ve yöneticilere çağrıda bulunan Zeliha Akkuş, “Kent ve kadınlar olarak sığınma evi problemimiz var. Sığınma evleri yasalara göre yapılmak zorunda bu isteğe bağlı bir şey değil.” diye konuştu.
“Kadınlara destek versinler”
Yerel yönetimlerin kadın konusuna mesafeli olduklarını ve ötelediklerini düşündüğünü belirten Zeliha Akkuş, “Bana gelen telefonları ben biliyorum. Gerçekten Mersin’de her yerde olduğu kadar şiddet, taciz, tecavüz var. Bu konunun olmamasını bizde isteriz, bu nedenle sığınma evi açılacak duruma gelmeyelim. Fakat çok ciddi bir şekilde sığınma evine ihtiyaç var. Kadınların boşandıktan sonra bir müddet kira yardımına ihtiyaçları var. Çocuklarıyla yaşamlarını sürdürebilecek bir hale gelmeye ihtiyaçları var. Kadınlara yaşamlarını toparlaya bilecekleri kadar destek versinler.” diye konuştu.
“Çalışmalar yeterli değil ve kadın sorunlarının ciddiye alındığını düşünmüyorum”
Kentimizde Kadın Daire Başkanlığı kurmakla sorunun çözülmediğini vurgulayan Zeliha Akkuş, “Daire başkanlığı kurmak demek o sorunlara sahip çıkmak demektir. Biran önce gözle görülür ve elle tutulur çalışmalar yapılmasına ihtiyacımız var. Mersin bu anlamda çok şanssız bir durumda. Çalışmalar yeterli değil ve kadın sorunlarının ciddiye alındığını da düşünmüyorum.” diyerek eleştiride bulundu.
SEYFETTİN AKARCA
YORUMLAR