Gerçekleşen açıklamada Hakan Boyar, 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla tüm yurdun aydınlatıldığını kaydetti.

 

Ardından AKP iktidarına eleştiride bulunarak demokrasiyi yok ettiklerini vurgulayarak, özgürlüklerini ve aydınlanma devrimlerini Cumhuriyet’in kazanımlarını yok etmek için her türlü çabayı gösterdiklerini belirtti.

 

“23 NİSAN 1920’DE TÜM YURT AYDINLATILMIŞTIR”

 

Bugün ulusal egemenliklerini,  demokrasi ve bağımsızlık mücadelesinin 98. yılını büyük bir heyecan ve coşkuyla kutladıklarını kaydeden Boyar: “Türk Ulusu, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından yurdunun parçalanmak istenmesi üzerine, Atatürk önderliğinde tarihinin en büyük savaşlarından birini vermiştir.” şeklinde belirtti.

Boyar: “Ulusun onurunu ve özgürlüğünü korumak için harekete geçen Atatürk’ün Anadolu’da yaktığı bağımsızlık ışığı, 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla tüm yurdu aydınlatmıştır. Ulusumuzun seçtiği temsilcilerin katılımıyla, olağanüstü koşullar altında toplanan Büyük Millet Meclisi, önemli sorumluluklar üstlenmiş, tarihsel görevleri yerine getirmiştir.Meclis’in açılmasıyla Türk Ulusu; yönetimi ele aldığını, geleceğini belirleme hakkının yalnız kendisine ait olduğunu, bu hakkı hiçbir devlete ya da güce devretmeyeceğini ve egemenliğin kayıtsız koşulsuz kendisinde olduğunu dünyaya duyurmuştur.” ifadelerini kullandı.

 

“CUMHURİYET’İ YOK ETMEK İÇİN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERMEKTEDİR”

 

Atatürk’ün önderliğinde bir yandan Kurtuluş Savaşı’nı yürütürken, öte yandan Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, devrimlerin gerçekleştirilmesinde yaşamsal rol üstlenen Türkiye Büyük Millet Meclisi, ulusal egemenliğin vücut bulduğu, demokratik rejimlerinin temel kurumu olduğunu kaydeden Boyar: “Ancak, çağdaş demokrasilerde rejimin temelini oluşturan yasama-yürütme- yargıdan oluşan kuvvetler ayrılığı ilkesi, AKP iktidarı döneminde yok edilmiştir. TBMM büyük yara almıştır. AKP yöneticileri, bir taraftan demokrasi havarisi kesilirken, diğer taraftan da tek parti iktidarı ve başkanlık sistemiyle padişahlık rejimine özlem duymaktadırlar. Hukuk tanımaz, baskıcı iktidar, bağımsızlığımızı, özgürlüğümüzü ve demokrasimizi taçlandıran, aydınlanma devrimimiz Cumhuriyet’in kazanımlarını yok etmek için her türlü çabayı göstermektedir.” diye kaydetti.

 

“TÜRKİYE, BİR KARANLIĞA DOĞRU SÜRÜKLENMEKTEDİR”

 

Boyar: “Cumhuriyetin temel nitelikleri tartışmaya açılmakta; üniter devlet yapısı hedef alınmakta; başta Öğretim Birliği ilkesi olmak üzere devrim yasaları çiğnenmekte; Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda oluşturulan çağdaş bilim ve eğitim hedefi terk edilmekte; Türkiye, bir karanlığa doğru sürüklenmektedir.” şeklinde belirtti.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘en büyük devrimim’ dediği Laik Türkiye Cumhuriyeti’ne içten ve dıştan yönelebilecek tehditlere karşı, bugün her zamankinden daha dikkatli ve uyanık olmaları zorunda olduğunu ifade etti. Boyar: “Eğitim-İş, tam bağımsızlık ve ulus egemenliğine dayanan; laik, demokratik, sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni, üniter devlet yapısı içinde korumaya ve sonsuza kadar yaşatmaya kararlıdır.” dedi.

 

“BARIŞ VE KARDEŞLİK İÇİNDE YAŞANACAK BİR GELECEK DİLİYORUZ”

 

Cumhuriyetin eğitim çalışanları olarak biz her türlü tehlikenin farkında olduğunu kaydeden Boyar: “Atatürk’ün tarihimizdeki bu önemli dönüm noktasını bayram olarak armağan ettiği çocukları da bu konuda uyanık tutmak asli görevlerimizden biridir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu duygular ve düşüncelerle aydınlık geleceğimizin güneşi ve güvencesi çocuklarımız başta olmak üzere, tüm ulusumuzun 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyoruz. Barış ve kardeşlik içinde yaşanacak bir gelecek diliyoruz.” şeklinde konuştu.