SOHBET KÖŞESİ: İMAJ ESTETİĞİ İLE İLGİLİ PROGRAMIN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ…

İnternet mail adresime gelen soruların ardı arkası kesilmiyor…
Özellikle yurt dışından gelen mail’ler içerisinde gerçekten cevaplandırmaya değer sorular var…
Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız gerçekten inançlarını doya doya yaşıyorlar…
Son gelen soru İslâm’da imaj estetiği ile ilgili…
Soru Hollanda’da yaşayan Bayan Kübra hanımdan geliyor…
Bayan Kübra Kılıç geçtiğimiz yıllarda Türkiye’deyken bir program izlemiş…
Bundan yıllarca önce izlediği programın konusu İmaj estetiği imiş…
Program 2,5 saat sürmüş…
Canlı yayında: “İslâm’da İmaj Estetiği Caiz midir?” konulu program Esra Ceylan tarafından sunulmuş…
Konuk olarak Prof. Dr. Süleyman Ateş, Prof. Dr. Buğra Çöllü, Psikiyatris Tulgo Tolun, Eski İstanbul Müftüsü Necati Tayyar Taş, manken Gizem, ünlü sanatçılar katılmışlar…
Telefonla Prenses Tamara, Nilgun Güleryüz… vs katılmışlar…
Konuşmacılar kendi görüşlerini dile getirmişler…
Ancak İslâm’ın estetik ameliyat konusundaki görüşünü pek yansıtmamışlar… Yani sonuca gitmemişler…
Kübra hanımefendi estetik ameliyatı olmanın ve vücudun bazı bölümlerinin şeklini değiştirmenin dinen uygun olup olmadığını soruyor…
Programı izlemiş değilim…
Ancak sevgili Kübra hanıma dilimin döndüğünce İMAJ ESTETİĞİ konusunu anlatmaya çalıştım.
İmaj Estetiği konusundaki tespitlerimi siz değerli okuyucularımla da paylaşmak istiyorum:
Dinimiz; insanlarımızın yaratılışında var olan güzelliklerini daha da belirgin hale getirmek için güzel giyinmeyi, uygun şekilde süslenmeyi, süs eşyası kullanmayı, takı takmayı, saçları taramayı mubah kabul etmiştir.
Mubah: Dinimizce yapılması emir olunmayan ve yasak da edilmeyen şeylerdir.
Bu anlattıklarımız mubah olmakla beraber yaratılıştan verilen şekillerin değiştirilmesini de yasaklamıştır.
Allah’ın yarattığı şekli beğenmeyerek, ameliyatla bazı organlarının şekillerini değiştirmek, görünen güzelliğin de çok-çok üzerinde güzellik aramak uygun değildir.
Peygamber Efendimizin süslenmek amacıyla vücutlarına dövme yaptıranlara, dişlerini keyfî olarak seyrekleştirenlere lanet ettiği rivayet edilmektedir.
Ancak; vücudumuzun herhangi bir organında toplum içinde küçümsenmemize sebep olacak, bizi aşağılık komplekslere itecek, elem ve üzüntü duymamıza sebep olacak bir anormallik ve fazlalık bulunursa bunun tedavi maksadıyla ameliyatla düzeltilmesinde sakınca yoktur.
Çünkü ortada bir tedavi olayı vardır.
Bazı sanatçılarımızın yılda iki-üç defa güzelleşmek amacıyla estetik ameliyatı yaptırmaları sağlık açısından da zararlıdır.
Kübra Hanım bir başka mail’inde de başka sorular soruyor…
Sorular ÖZEL’E kaçtığı için ÖZEL olarak mail’le kendisine bildirilmiştir.
Ayrıca İSLAMDA KADIN adlı kitap verdiği adrese gönderilmiştir.
Hollanda’dan mail gönderen Kübra hanıma bu duyarlılığından dolayı teşekkür ediyoruz.
Hoşça kalınız.