18 Nisan 2024

BİR CUMHURİYET KADINININ AŞKI ŞAFAK MANGITAY’I KAYBETTİK

0
ARZU ÖZER
19 Temmuz 1950 de İstanbul Beyoğlu’nda doğan Şafak Mangıtay hayata gözlerini yumdu. Baba tarafı Osmanlı dönemi Halil Paşa’nın torunlarından, anne tarafı ise Selanik göçmenlerinden olan saygın bir aileden gelen Şafak Mangıtay koyu bir Atatürkçü ailenin kızıydı.
Rahmetli Yaşar Mangıtay ile evlenerek ‘Mangıtay’ soy ismini almış olsa da, kızlık soyismini kullanmayı bırakmayan Şafak Mangıtay’ı kızı Gazeteci-Yazar Neslihan Mangıtay anlatıyor;
“Geldiği köklerden gurur duyuyordu. Rahmetli Şafak, İzmit’te ikamet ederken öğretmenlik mesleğine devam ederken tanışmıştı müstakbel eşi ile. Rahmetli Yaşar’ın bir çok meziyeti hoşuna gitmiş olsa da, koyu Atatürkçü olması ve kadını destekleyen çalışmalarda kadınların yanında olması Yaşar’a aşık olmasına yetmişti. Evlendiler ve bu yolda birbirlerine rehberlik ederek ilerlediler.”
“ATATÜRK İLKE VE DEVRİMLERİNİ ÖZÜMSEMİŞTİ”
“Şafak, 1970’te Mersin’e gelin geldi ve Yaşar ile 3 çocukları oldu. 2 erkek 1 kız. Kucağında bir çocuk, çocuk arabasında bir çocuk, okulda bir çocuk. Sadece çocuklara bakarak ve klasik ev kadını olarak hayatını sürdürmek değildi amacı. Daha başka bir şeyler yapmalıydı. (Yaşar, ATAŞ Rafinerisinden ayrılmış, PETKİM de çalışıyordu o yıllarda. Bir yandan da ticaret yapıyordu.) O, hem çocuklarını yetiştirebilir, hem de kocasının işlerinde kocasına yardımcı olabilirdi. Ve öyle de oldu. 1980’de eşi ve  çocukları ile Katar da yaşamaya başladı. Türkiye’ye temelli dönüş yaptıklarında çocukları birer yetişkin olmuşlardı. Bu durum, kendi savundugu idealleri uğruna daha cok koşturabilme imkanı yaratmıştı Şafak Mangıtay’a.  Atatürk ilke ve devrimlerine özümsemiş /içselleştirmiş bir Cumhuriyet kadınıydı. Ülkesini vatanını bayrağını çok seviyordu. CUMHURİYET KADINLARI DERNEĞİ /Mersin Şubesi kurucu üyelerinden olan Şafak Mangıtay, ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ /Mersin Şubesi başta olmak üzere, Cumhuriyet ve kadının çağdaşlaşmasını destekleyen bir kaç dernekte üyelikleri bulunmaktaydı. 3 sene önce, yönetimin değişmesi ile birlikte Cumhuriyet Kadınları Derneği’nden ayrılmış, 29 EKİM KADINLARI DERNEĞİ’ne üye olmuştur.”
“YAŞAR’INI ÖZLÜYORDU”
Elinde Türk bayrağı mitinglerde yürürken, çocuklarını da aynı yolda yetiştirdiğini söyleyen Neslihan Mangıtay şöyle anlatıyor;
“Dünyayı sarsan Pandemi zamanında günümüz trendi amansız hastalığa yakalandı. Yine de yaşamdan ve Cumhuriyet aşkından kopmadı. Yaşar’a olan aşkı ve Yaşar ile birbirlerine sarıldıkları sürece bu hastalığın da üstesinden gelebilirdi. Yaşar, eşinin rahatsızlığına çok üzülüyordu. Eş-dost ile dertleşip, karısını çok sevdiğini ve ona bir şey olur ise onsuz yaşayamayacağını söylüyordu. Şafak tedavi olur iken, eşinin hastalığının üzüntüsüne yenik düştü Yaşar. Ve Yaşar, aniden vefat etti. İşte o zaman dünyası yıkıldı bu Cumhuriyet kadınının. Hastalığının gerektirdiği tedavileri reddetmeye başladı. Yaşar artık yaşamıyordu. Yaşar’ın aşkı ile evlatlarına olan sevgisinin arasında kalmıştı. Ne yaşar dan vazgeçti ne de evlatlarında. O tek bir şeyden vazgeçti. Kendisinden. Tedavilerini bıraktı. İlaçlarını almayı reddetti. Kemoterapi kürleri bitirmedi. Böylelikle hastalığı ilerledi. Umurunda mıydı? Hayır… Şafak, Yaşar’ını özlüyordu. ‘Yaşar, Yaşar, Yaşar’ diye sayıkladığı bir gece nefes problemi yaşadı. Ve hastaneye yattı.. Bir yandan evlatlarına olan sevgisi ile hayata tutunmaya çalışırken, bir yandan Yaşar’a duyduğu aşk ile gitmek istiyordu buralardan… Tarih, 17 Mayıs 2023… Günlerden ilkbahar. Bir yaprak düştü ağaçtan süzüle süzüle. Ve kavuştu Şafak ile Yaşar birbirlerine…”

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir