GÜL GÜRLEK ÇAĞLAR: SANDIĞA KADAR…
Seçimler yaklaştıkça, siyasi parti liderleri birbirlerini hedef alan konuşmalarına hız vermeye başladı.
Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nın, gerek konuşmalarında, gerek sosyal medyada birbirlerine esprili bir üslupla gönderme yapmalarını izlemek de, epey eğlenceli hale geldi.
Türk filmlerinden repliklerle birbirlerine mesaj yollayanlar, şarkı gönderenler, tekerleme söyleyenler, karşısındakini seri katile benzetenler, neler neler.
Bunlardan birkaçını birlikte hatırlayalım. Söz veriyorum çok eğleneceksiniz.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında, eski bir Türk
filmindeki repliğe atıfta bulunarak, “Dev dijital pano kuracağım. Halktan çalınan ve geri aldığımız her doları panoya işleteceğim. 418 milyar doları görene kadar, devlete iade edilene kadar durmayacağım. Seçimin ertesi günü çetelerin telefonları acı acı çalacak, açtıkları telefonların ucunda bir ses duyacaklar, “Ben Kemal, geliyorum” demişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da, AK Parti grup toplantısındaki konuşmasında bu repliğe yine espriyle karşılık verdi.
Erdoğan, konuşmasında, “Kendisine zaman zaman ‘Bay Kemal’ diye hitap ediyoruz. Bay Kemal ifadesinin sonundaki ünlemi anlamadan kendisine slogan ilan etmiş. Memleketin her işi gibi muhalefetin sloganını bulmak da bize kaldı. Madem ‘Bay Kemal’ bu ifadeyi o kadar sevdi, öyleyse bundan sonra kendisine kullanacağı yeni sloganını da vereyim: ‘Bay bay Kemal” dedi.
İki lider arasında, ‘Bay Kemal’, ‘Bay bay Kemal’ atışmaları sürerken Kılıçdaroğlu, bu kez sosyal medyadan Erdoğan’a ‘Organize İşler’ filmiyle yanıt verdi.
“Bye Bye Happiness” şarkısına gönderme yapan Kılıçdaroğlu, “Ey beşli çeteler, hani bir şarkı vardı…” ifadelerini kullandı.
MHP lideri Devlet Bahçeli de, yine kendi partisinin grup toplantısında, henüz adayını belirlemeyen Millet İttifakı için esprili bir dille, “O piti piti karamela sepeti”tekerlemesini söyledi.
Bahçeli, “13 Şubat’ta Cumhurbaşkanı adayını belirleyeceklermiş. Bu gidişle seçimlere bir gün kala da Cumhurbaşkanı adayının kim olacağını konuşuyor ve tartışıyor olurlarsa hakikaten şaşırmayacağız. Eğer karar veremiyorlarsa Noter huzuruna çıkıp kurayla adaylarını tespit etmeleri de bir seçenek olarak önlerinde durmaktadır. Buna akılları yatmıyorsa kısa ve uzun çöp çekilişi yapmak suretiyle zilletin talihli adayını çıkarabilirler. Bu da olmazsa “O piti piti karamela sepeti” tekerlemesiyle muhtemel adaylarını bularak ilan edebilirler. Buna yanaşmıyorlarsa, Beyaz Saray’a telefon edip veya bir ulak gönderip Biden’in son talimatını alarak karşımıza çıkarlar.“ diyerek salondakileri gülümsetti.
İyi Parti lideri Meral Akşener de, bu atışmalardan geri durmadı. Partisinin grup toplantısında hükümetin enflasyonla mücadelesini, yaptığı espriyle bir ‘seri katile’ benzetti.
Akşener, “Bakan Nebati, her gün enflasyonun bir yerlerini kırıyor, bir gün çıkıyor, ‘enflasyonun belini kırdık’ diyor, bir gün çıkıyor, ‘enflasyonun boynunu kırdık’ diyor. Sırada ne var kolunu bacağını mı kıracaksınız, enflasyonun yoksa boğazını mı keseceksiniz? Bunlar iyice seri katil gibi oldular” ifadelerini kullandı.
Liderler arasındaki bu atışmaları, espriyle karışık iğneli lafları seçimlere kadar duyup izleyeceğiz, orası muhakkak. Ancak, liderlerin bu ‘zeka dolu’ esprili atışmalarını dinleyen ve izleyen ‘asıl patron’ olan halkın da söyleyeceği şarkılar, nameler, yapacağı espriler var elbette.
Seçim günü geldiğinde, sandıklar kurulduğunda, vatandaş sözü ve müziği kendisine ait şarkılar söyleyip, anonim fıkralar anlatacak, espriler yapacak siyasi partiliderlerine.
O zamana kadar, şimdilik vatandaşın söyleyeceği tek şarkı şu:
“Hep susuyorsam, sabrediyorsam,
Sanma ki senin aşkından ölüyorum.
Sabır taşına benzedim diye,
Aptal sanma, günümü bekliyorum.
Yanına mı kalır sandın, sıra bana gelecek,
Bakalım o zaman seni kim kurtaracak…”
