29 Mart 2024
*Geçen günlerde hem gazetede okudum, hem de televizyonlardan izledim.
Bulgar vatandaşları ülkemize sadece kimlik göstererek girebileceklermiş.
*Bu Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile de resmi gazetede yayınlanmış.
*Bu devletimizin kararı.
*Boynumuz kıldan ince…
Ama.
*Pasaportlarını göstererek girseler ne olur?
*Kimliklerini göstererek girseler ne olur?
*Bulgarlar zaten kur farkından ve ulaşım kolaylığından dolayı her gün Edirne’ye geliyorlar.
*Karşılığında bizler Bulgaristana kimlikle girebilecekmiyiz?
*Hayır.
*Öyleyse neden?
*Araştırınca gördüm ki dünya kadar ülke vatandaşı ülkemize kimlikle giriyormuş!
*Alman-Belçika-Fransa-Gürcistan-Hollanda-İspanya-İsviçre-İtalya-KKTC-Lihtenştayn-Lüksemburg-Malta-Portekiz-Ukrayna-Yunanistan-Polonya vatandaşları kimlik göstererek ülkemize giriyorlar.
*Biz ise birçok Avrupa ülkesine gidebilmek için aylarca vize sırası bekliyoruz..!
*Ha bu gün vize verirler..!
Ha yarın vize verirler diyerek..!
*Kimliksiz girenleri de sayarsak altından kalkamayız ama, beton bloklarla çevrili sınırımızı geçip ülkemize sığınan Suriyeliler baştan sona ülkemizi etkiliyorlar…
*Hatta işgal ettiler.
*Yani bu kimlikle giriş benim pek hoşuma gitmedi.
*Bu ülkelerle çok sıkı dostuz ama hala KKTC resmen tanımadılar..!
BİLMEKTE YARAR VAR
*Alman birinci televizyon kanalı ARD Genel Müdürlüğünü bırakan Schlesinger, Berlin-Brandenburg Radyo Kurumu(RBB) Başkanlığı’ndan da istifa etmiş.
*Neden?
*Eşine kıyak yaptı suçlaması…
*Göreve gelir gelmez makam odasını yeniledi suçlaması…
*Makam aracını özel işleri için kullandığı suçlaması…
*Evinde ağırladığı misafirlerine yapılan ikramları kuruma fatura etme suçlaması…
*NOT:(Almanya’da televizyon ve radyoları olmasa bile, izleme ve dinleme imkânı olan herkesin ödediği ayda 18.35 avro harç ile finanse edilen ARD’nin 23 bin personeli varmış.)
*Bu kadar suçlamaya dayanamamış!
*Bu Alman vatandaşı bize bir gün dayanır mı?
*Bu olayı okuyunca aklıma geldi. Yıllar önce mesai sonrası eve giderken şoför durağa yaklaştı.
İndi kapıyı açtı bende baktım ne oluyor diye!
Eşim eve gitmek için durakta bekliyormuş.
Şoför görmüş.
Bana sormadı.
Neyse eşim arabaya bindi. Durakta bizim kurumdan bir memur varmış, ertesi gün işyerinde dedikodu aldı başını gitti.
*Hatta vilayete şikâyet dilekçesi de vermiş.
Soruşturma açıldı.
Şoför, “Görünce durma gereği duydum ve müdür beyin eşini arabaya aldım, müdürüm emir vermedi.” demişti de ben kurtulmuştum!
*Şimdi nasıl acaba?
ÇARPITILMAMIŞ SÖZLER:
Eskiden doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlardı, şimdi şehre yakın köyler mahalle oldu. Doğru söyleyenler nereye gidiyor?

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir