SOHBET KÖŞESİ: BİR GENÇ KIZIMIZDAN MESAJ: “KADINLARA YAPILAN ŞİDDETE KARŞI EVLENMEKTEN KORKUYORUM”
İsminin yazılmasını istemeyen genç bir kızımızdan bir mail aldım.
Mal’inde özetle diyor ki:
“ …Mersin gazetesi, Mersin internet sitesindeki ve Anamur gazeteleri ve internet sitelerindeki yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum.
Ben bu mesajı gönderdiğim gün bir yazınız yayımlanmıştı.
Yazınızın başlığı : “ Kadına Şiddete Karşı Mücadele Günü Ve Kadın Hakları “ şeklindeydi.
İçeriğini biliyorsunuz.
Ben 23 yaşında genç bir kızım.
2 kız kardeşimle, Annemle ve babamla televizyonlarda yayımlanan evlenme programlarını birlikte izliyoruz.
Programlarda boşananların dramları beni üzüyor…
Bir de gazete ve televizyonlarda yayımlanan haberlerde kadınlara karşı erkekler tarafından yapılan şiddet var.
Bütün bunları ve televizyonda yayımlanan “KAKILMIŞ” tiplemesini gördükten sonra evlenmekten korkuyorum.
Ya alacağım genç bana aynı eziyeti yaparsa diye endişeleniyorum.
Kadın haklarıyla ilgili görüşleriniz acaba her erkek tarafından biliniyor mu?
Bir de bazı yörelerde kadın çalışıyor, erkekler kahvehaneye, internet sitelerine, eğlence yelerine gidiyor.
Bizler ev işleri yapıyoruz. Erkekler bize yardımcı olmuyor.
Eve geldikleri zaman yemeklerini hemen önlerinde istiyor.
Biz kadınlar ve genç kızlar dinimize göre ev işlerini yapmaya mecbur muyuz?
Erkekler ev işlerinde eşlerine yardımcı olamazlar mı?
Din bu yardımlaşmayı yasaklıyor mu?
Bu konuları içeren yazılarınızı bekliyoruz…”
Genç kızımızın mesajı kısaca bu…
Bahsedilen makalemde belirttiğim şekliyle dünyada ve Türkiye’de kadınlara yönelik şiddet devam edyor…
Birçok caydırıcı kanunlara rağmen…
Olayı birazda dini yönden ele almak istiyorum.
Evlenmek ve yuva kurmak her bayan ve erkek için en tabii ve medeni bir görevdir.
Cenabı Allah tarafından Nahl suresinin 72?inci ayetinde:
“Allah size kendinizden eşler var eder. Eşlerinizden de oğullar ve torunlar var eder. Size temiz şeylerden rızık verir. Öyleyse bâtıla inanıyorlar ve Allah’ın nimetini inkâr mı ediyorlar?” buyuruyor.
Kütüb-ü Sitte’de bulunan bir Hadis-i Şerifte de Peygamberimiz:
“Ey gençler topluluğu. Sizden evlenmeye gücü yetenler evleniversin. Çünkü o gözü daha bir koruyucu iffeti daha bir muhafaza edicidir.”buyurmaktadır.
Müslüman-Türk milletinin yaşayışında ailenin yeri ve önemi çok büyüktür.
Toplumumuzun bütün insanları aile denilen kutsal çatının altında milli ve ahlaki değerleri benimseyip mutlu bir hayat yaşamanın gayreti içinde olmalıdır.
Genç kızlarımızın; Televizyon ve gazetelerde sergilenen, evlenme programlarında dile getirilen,“KAKILMIŞ” tiplemesine bakıp evlenmekten korkmalarına gerek yoktur.
Evlenilecek her damat adayı şehir magandası, kadın düşmanı değildir.
Kakılmış tiplemesini ortaya koyan yazar, yönetmen ve oyuncular öyle sanıyorum ki; “böyle olun” mesajını vermek değil, “böyle olmayın” mesajını vermek istemişlerdir.
Aksini düşünmek insanlıkta ve İslamlıkla bağdaşmaz.
Müslümanlıkta ahlaki temeller üzerine kurulmuş bir ailede; mutluluk, dirlik-düzenlik, karşılıklı sevgi-saygı vardır.
Fethü-l Barî isimli arapça eserde belirtildiğine göre; Evin her türlü ihtiyacı erkek tarafından karşılanmalıdır.
Bununla birlikte kadının kocasına hizmet etme zorunluluğu da vardır.
Bunlar karşılıklı sevgi-saygı esasına dayalı olmalıdır.
Kadınlarımız; “Kadınlar ev işlerini yapmaya mecbur değildir.”diyerek nasıl bir kenara çekilemezse erkeklerimiz de hem ev işlerini hem de evin dışındaki işleri kadınlara bırakamaz.
Hayatın müşterek olduğu unutulmamalıdır.
Kadın erkeğin hizmetçisi değil, onun hayat arkadaşıdır.
Erkek zaman-zaman ev işlerinde eşine de yardımcı olmalıdır.
Erkek ona yardımcı olurken kadınlar da adeta bir ibadet niyetiyle kocasına yardımcı olmalıdır.
Peygamberimiz ev işlerinde eşine daima yardıma olmuştur.
İsminin açıklanmasını istemeyen bayan okuyucumuzun köşemizle ilgili görüşleri için teşekkür ediyoruz..
O kardeşimize ve onun şahsında kızlarımıza tavsiyemiz mutlu bir yuva kurmak için kadına şiddet haberlerinden ve KAKILMIŞ tiplemesinden etkilenmemenizdir.
Hoşça kalınız.
