Çilek tarlasından tiyatro sahnesine

Mersin’in Silifke ilçesinde, kadınların bir kısmı sabah çilek tarlasında çalışırken, akşam tiyatro provasına gidiyor. Çoğunluğu tarımsal üretim yapan ev kadınları, Gazi Çiftliği ile sanata ve tiyatroya olan ilgilerini keşfediyorlar.

Mersinden Kadın Kooperatifi’nin girişimleriyle Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından yeniden işlevsel hale getirilen ve 30 Haziran 2021’de açılışı yapılan Silifke Gazi Çiftliği, 1 yıl gibi kısa bir sürede yüzlerce kadının ve çocuğun eğitim alanı oldu. Kadınların ekonomik hayata katılmasını sağlayacak; kooperatifçilik, gıda, satış ve pazarlama, dokuma kursu gibi birbirinden farklı alanlarda eğitimin verildiği Gazi Çiftliği’nde tiyatro eğitimi de veriliyor. Gazi Çiftliği sorumlusu Hatice Okur’un önderliğinde başlatılan tiyatro kursunu, Silifke’de sınıf öğretmenliği yapan Murat Değirmenci verirken, yolu Silifke’ye düşen oyuncu Özgün Aydın da drama eğitimi ile hem kadınlara hem de Gazi Çiftliği’ne katkı sundu.

Sabah çilek tarlasında akşam tiyatro provasında

Kurslara çocuklarıyla birlikte gelen kadınlar, çiftlikte istedikleri alanda eğitim alabiliyor. Çocuklar için de eğitim alanlarının olduğu Gazi Çiftliği’nde verilen eğitimlerle, tüm kadınlara cesaret verecek ve örnek olacak çalışmalara imza atılıyor. Tiyatro kursunun açılacağını duyan yöre halkının yoğun ilgi gösterdiği kursta, şimdilik 25 kişi eğitim alıyor. Turgut Özakman’ın ‘Ah şu gençler’ oyununun provalarını sürdüren kadınlar, oyunu ekim ayında sahnelemeyi planlanıyor. Farklı alanlarda eğitimlerin verildiği Gazi Çiftliği, kadınların kendilerini, hayal dünyalarını ve ilgi alanlarını keşfetmelerini sağlıyor.

“Herkese, bütün köylülere örnek olacak”

Oyuncu Özgün Aydın, Silifke Gazi Çiftliği’nin açılışına denk geldiğini ve böyle bir yere katkı vermek istediğini dile getirdi. Aydın, “Gönüllü olarak buradaki insanlarla tanıştım. Hatice hocayla tanıştım. Gerçekten onlar burayı gün be gün bambaşka bir hale getirmişler. Çok güzel bir hal almış. Biz sadece 3-4 gün drama dersi verdik. Daha sonrasında Murat Hoca buradakilerle birlikte, Turgut Özakman’ın ‘Ah şu gençler’ oyununu koymaya karar vermiş. Biz provalarını, videolarını birlikte paylaşıyoruz. Ben İstanbul’da da bu işin bir neferi olarak insanlara bunu tanıtıyorum, anlatmaya çalışıyorum. Buraya bir katkımız olabilirse, vermeye çalışıyoruz” dedi.

“Provalar gayet profesyonelce, şaşırarak seyrediyorum”

Provaları ilgiyle izlediğini ve videoları paylaştığını kaydeden Aydın, “Provaları seyrettim. Daha önce de zaten hocanın çalıştırdığı öğrencilerimizle çalışma fırsatım oldu. Provaların gayet profesyonelce, gayet güzel bir halde gittiğini görüyorum. Şaşırarak seyrediyorum. Bizim normalde İstanbul’da nice yerlerde, yeni öğrencilerle yapamadığımız şeyin aşama kat etmiş halini görmek insana müthiş mutluluk veriyor. İnsanların sabah çilekte çalışırken kendi repliklerini ezberlemeleri, sonra gelip de burada aynı şekilde işlerini yapmaları o kadar değerli, o kadar güzel ki. Beraber üretmek çok değerli gerçekten. Geldikçe insan daha mutlu oluyor. Üretmenin, katkıda bulunmanın artarak devam ettiğini görmek mutluluk verici” ifadelerini kullandı.

“Turgut Özakman’ın ‘Ah şu gençler’ oyununu sergileyeceğiz”

Silifke’de sınıf öğretmenliği yapan Murat Değirmenci, aynı zamanda Gazi Çiftliği’nde kadınlara tiyatro eğitimi veriyor. Müzikle ve tiyatroyla üniversiteden beri ilgilendiğini ifade eden Değirmenci, Gazi Çiftliği’nde tiyatro eğitimi verme sürecini anlattı. Değirmenci, “Burası viraneydi, berbat bir haldeydi. Cumhuriyet ve Atatürk’ün yaptığı bir yere yakışmıyordu. Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer’in buraya el attığını duydum. Daha sonra da eşi Meral Seçer’in de farklı faaliyetlerle burayı canlandırdıklarını duydum. Sonra geldim, kendi gözlerimle gördüm. Ben Büyükşehir Belediyesine ve Belediye Başkanımızın yaptığı çalışmalara nasıl destek olabilirim diye düşündüm. Tiyatroyla başladık. Başka kurslar da düşündük ama tiyatroyla başladık ve hayata geçirdik. Çok güzel bir oyunu bitirdik. Turgut Özakman’ın ‘Ah şu gençler’ oyununu sergileyeceğiz, hazırız” diye konuştu.

“Oyunu 15-20 Ekim tarihleri arasında sergilemeyi düşünüyoruz”

Önemli bir oyunla başladıklarını ifade eden Değirmenci, “Tiyatroyla ilgilenenler bilir. Her amatör grubun çıkarmaya cesaret edemeyeceği bir oyundur bizim çıkardığımız oyun. Bu oyunu da burada çıkarmamın sebebi şu; Büyükşehir Belediyesi nasıl cumhuriyetin değerlerinden olan ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan bir binayı böyle kurtarıp da bir kültür mirası haline getirdiyse, biz de yapılan bu çalışmaya yönelik kopan, dağılan, parçalanan ailelerin sorunları, parçalanan gençlerin sorunları, parçalanan eğitim sisteminin sorunlarını dile getiren bir oyunu çıkarmaya karar verdik. Hem eleştirel bazda, hem de komedi tarzda güzel bir oyundur. 15-20 Ekim tarihleri arasında sergilemeyi düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

“İlgi de çok yoğun, köylü de çok memnun”

Değirmenci, çalışmaları destekleyen Başkan Seçer ve Meral Seçer’e, Gazi Çiftliği’ne sahip çıkan ve ilgi gösteren yöre halkına da teşekkür etti. Bölge halkının, çiftlikte yapılan çalışmalara yoğun ilgi gösterdiğini söyleyen Değirmenci, “Köylü burayı benimsemiş, kendi yeri gibi. Yani bir devlet kurumu olarak değil de zannedersiniz bir köy odası, çalışma odası gibi köyle bütünleşmiş. İlgi çok fazla. Tiyatroya 50, 60 kişilik talep oldu ama biz içlerinden 25 kişi ile birlikte çalışıyoruz. İlgi yoğun. Sadece bizim çalışmamız değil, burada çocukların etüt çalışmaları var. Bilgisayar odaları var, küçük çocuklar için bakım merkezleri var. Sera çalışmaları var. Yani çok alanlı bir çalışma merkezi burası. İlgi de çok yoğun, köylü de çok memnun” ifadelerini kullandı.

“Ben burada kendimi aştığımı hissediyorum”

Gazi Çiftliği’nde tiyatro eğitimi alanlardan biri de Hayriye Çiftçi. Amigurumi, makrome ve iğne oyası alanlarında gönüllü eğitmenlik yaptığını belirten Çiftçi, Gazi Çiftliği’ne gelen Özgün Aydın’dan tiyatro adına çok şey öğrendiklerini belirterek, “Hocam çok güzel eğitim verdi. Çok güzel şeyler öğrendik. Oyunlarımız çok güzel ve ben kendimi çok aştığımı hissediyorum. Oyunlarda çok mutluyum, işimde mutluyum. Ben buraya gelmediğim gün sanki huzur bulamıyorum. Burada çok huzurluyum. Oyunumu oynadığım gün evde damadıma ve kızıma; ‘Gelin size oyunumu oynayacağım’ diyorum. Günümüz güzel geçiyor. Burada benim en büyük motivasyon kaynağımdan biri de, Atamızın mirasına saygı” dedi.